PRENSES #wattys2017

Korkuların peşinde

Buradan mı gideceğiz diye sordu kısık bir sesle.kaşlarını çatıp olumlu anlamda başını salladı.o önden giderken.prenses arkada rüzgarın uğultusunu ve uzaktan gelen kuş seslerini dinliyordu.gözlerini kapatıp ormanın alacakaranlıktaki sisli havasını içine çekti."memorias silvam a girmeden önce bir kasabaya uğramalıyız"dedi.gözlerini açıp prensin mavi gözlerine baktı.başıyla onayı aldıktan sonra önüne geri dönmüştü
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

boşluktayım.nerede olduğumu bilmiyorum belki başka bir boyut yada sadece soyutluk.hiçbir şey hatırlamıyorum.ve tanımadığım biri benim elimde olan tek şey tanımadığım birisi..
Kasaba meydanına geldiğimizde.atlarımızdan indikten sonra meydandaki kalabalığın hedefi olmuştuk.ben ona garip bakışlar atarken.elimi tuttu ve hızlı ilerleyerek beni bir dükkana soktuktan sonra sanırım dükkanın sahibi yaşlı bir kadın bize selam verdi"hoşgeldiniz majesteleri size nasıl yardımcı olabilirim?" diye sordu gülümseyerek."kadına bakmadan askıda aslılı bir pelerini askısından alıp omzuma koydu önündeki düğmeleri kapattıktan sonra elini omzuma koydu.giysim yüzünden mi bana öyle bakıyordular?diye sordum"dinle senin bir suçun yok kimse kimseye kıyafet konusunda karışamaz.asıl ve tek suç açık giyinenlere bakan hayvanlardır.sana bu pelerini aldım çünkü sana dik dik bakan hayvanlar var ve benimde şu an bu kasabayı alev alev yakasım yok"dedi ve göz kırptı son dedikleri komiğime gitmişti.bayana parasını ödeyip dışarı çıktık.beni yine elimden tutup bu sefer de bir bara soktu.sarhoş pisliklerin bana bakmasından tiksinirken prensin elini daha sıkı tutuyordum.onun arkasından ilerlerken birisinin pelerinimden tuttuğunu hissetim tam kafamı çevirecektim ki plerinimden tutan pisliğin anlına bir bıçak isabet etti.ben şoktan çıkamamıştım"yürü hadi!"diye kolumdan çekmeye devam etti.ben hala öldürdüğü adama bakıyordum.gözlerimin önünde.ama neden ona kızıyorum ki.benim istediğimi yaptı.içimden geçeni onu öldürdü,kanlar içinde kaldı.ne diyorum ben böyle.sonunda barmenin yanına geldik.gözleriyle yanındaki sandalyeyi gösterdi.gösterdiği sandalyeye oturdum.