Eylül çok heyecanlanmıştı.
Eylül:"Seni dinliyorum." diye gülümsedi.
Serkan:"Nasıl söylesem bilmiyorum. Şey... bugün yanındaki kız... adı neydi?"
Eylül:"Cemre..."
Serkan:"Evet Cemre... sevgilisi var mı?"
Eylül:"E... evet var." dedi titreyen sesine engel olmaya çalışarak.
Serkan:"Neyse boşver o zaman."
Eylül:"Ondan mı hoşlanmıştın?"
Serkan:"Biraz... Ama ne olur kimseye bu konudan bahsetme."
Eylül sadece başını sallamakla yetinmişti.
Serkan gülümsedi. "Artık ikimizin arasında bir sır var kanka. :)"
Eylül Serkan'ın yanında ağlamamak için "Neyse iyi akşamlar." dedi ve koşarak eve girdi.
Eve girer girmez hıçkırarak ağlamaya başlamıştı.
Songül:"Eylül... ne oldu? Niye ağlıyorsun?"
Eylül ağlamaktan konuşamıyordu.
Songül:"Tamam şimdi sen otur sakinleş. Ben bi su getiriyim sana."
Eylül elleri titreyerek Songül'ün getirdiği suyu içti.
Songül:"Konuşabilecek durumda mısın?"
Eylül:"Serkan'la geldik buraya kadar."
Songül:"E ne güzel işte."
Eylül:"Cemre'yi seviyormuş." derken tekrar ağlamaya başlamıştı.
Songül:"Yuh!!... Ya boşver kardeşim üzülmene değmez onun için."
Eylül:"Nasıl üzülmeyim Songül? Beni sevmiyormuş."
Songül Eylül'ün yüzünü okşadı. "Kardeşim ağlama ne olur."
Eylül:"Songül kızlara bir şey söylemeyeceğiz tamam mı?"
Songül:"O pislik mi söyleme dedi?"
Eylül başını sallayıp odasına gitti. Sabaha kadar ağlamıştı. Serkan'ın bakışı, gülüşü, konuşmaları gözünün önünden gitmiyordu. Ne ara bu kadar bağlanmıştı ona?
Sabah Songül kahvaltıyı hazırlayıp Eylül'ün odasına gitti. Eylül sabaha karşı uyuyabildiği için çok derin uyuyordu.
Songül kardeşim dediği insanın üzülmesine kahroluyordu. Saçlarını okşadı kardeşinin ve usul usul "Eylül... uyan hadi kardeşim." dedi.
Eylül güçlükle gözünü açtı. "Okula gelmeyeceğim ben Songül."
Songül:"Hayır geleceksin. Onun inadına geleceksin."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
UMUT (EySer)
FanfictionUMUT... Hiç bitmeyen bahar mevsimidir, İçinde kar da yağar fırtına da kopar... Ama çiçekler açmaya hep devam eder.