10. BÖLÜM: "KARANLIK"

71 13 0
                                    

Gözlerimi yeni bir güne araladığımda karşımda yarı çıplak sigarasının dumanından zevk alan Batıkan'a baktım.  Bugün bir farklıydı.

Neden gözleri yeşilden ibaretti?  Bir şeye mi kızmıştı?  Bunları düşünmeyi bir kenara bırakarak aklıma gelen ağlayışlarımı hatırlamaya başladım.  Birinin kollarında ağlamak istiyordum ölesiye.

Kokusunu içime çeke çeke, her çekişimde biraz daha ağlamak istiyordum. 

"Kalk gidiyorsun." Dediğinde anlamsızca ona baktım. Yattığım yerden doğrularak "Nereye gidiyorum?" diye sordum.

"Burada olduğunu baban biliyor. Seni daha güvenli bir yere götürücem." Diyerek sigarasındaki dumanı yüzüme üfledi.  Bir anda sigarası olmak istemiştim. 

"Babam bana sen varken bir şey yapabilir mi?" diye sorduğumda güldü. "Bu sorunun cevabını biliyorsun." Dediğinde. "Cevabını bildiğim soruları bir daha sormayı severim." Dediğimde "Ama ben 2. defa cevaplamayı sevmem." Diyerek bakışlarını başka bir yere çevirdi. 

"Piskolojin allak bullak olur." Diyerek gözleriyle valizimi işaret etti.  "Temelli mi taşınıyorum?" diye sorduğumda, "Ben işimi bitirine kadar." Diyerek dışarıya çıktı.  Valizi çekerek derin bir nefes aldım.

Bagaja atarak ön koltuğa oturdum.  "Nereye götüreceksin beni?" diye sorduğumda sanki hiç sormamışım gibi cevap vermedi. Sessiz kaldım.  Ağaçlar yolu kapatıyordu. Karanlığa doğru bir yola çıkmıştık sanki, arabanın farları aydınlığımızdı.  Bir kaç saatlik yolculuğun ardından dağ başında bir eve gelmiştik.

Üzeri yarı çıplak ve kaslı bir adam ağaca asılı olan boks torbasına vuruyordu.  Batıkan arabadan inerek valizimi almamı belirten bir bakış attı. Dediğini yaparak bagajdan valizimi aldım fazla ağırdı.. 

"Ooo kardeşim Batıkan." Dediğinde Batıkan umursamaz bir şekilde "Atakan." Dedi.  Atakan'ın gözleri bana kaydığında kahve rengi gözleri mavi gözlerime sanki ateş ediyordu. 

Batıkan'a göz ucuyla baktığımda umursamaz bir şekilde etrafı süzüyordu.  "Atakan ben." Diyerek elini uzattığında Batıkan söze girdi.

"Atakan bu kız bir kaç gün sana emanet kılına zarar gelirse. Yakarım." Diyerek arabaya doğru ilerledi.  Hızla burdan uzaklaşırken içimden bir ses kanın yerlerde süzüleceğini söylüyordu.. 

"Bende Elisa." Diyerek tebessüm ettiğimde Atakan valizimi alarak "Hadi gel sana oda seçelim." Dedi.  Eve girdiğimizde bir sürü odası vardı. "Hangisini istersen." Dediğinde "Korkunç olmasında.." Diyerek sessiz bir şekilde yutkundum.  Gözüne kestirdiği ilk yere valizimi bırakarak "Burası iyi mi?" diye sordu. 

Kapının hemen sağ tarafında uzunlamasına bir dolap duruyordu. Odayı ortalar şekilde bir yatak ve yanında iki tane komodin vardı. "İyi." Diyerek etrafı süzdüm. 

"Batıkan'ın eski odasıydı dağınık olabilir." Dediğinde "Önemli değil izninle ben eşyalarımı yerleştireyim." Diyerek dolabın kapağını açtım.  "Tamam, ben dışarıdayım bir şey olursa gel." Diyerek çıktı. "Tamam." Diyerek valizin ağzını araladım. Asılacak gömlekleri dolabıma astım. Bütün valizdeki her şeyi dolaba yerleştirdikten sonra kapımı kapatarak yatağın içerisine girdim. 

Kafamı yastığa koyduğumda alışmış olduğum bir kokuyu fark ettim.  Yastığı kokladığımda Batıkan'ın kokusu olduğuna onay verdim.

Yataktan kalkarak dışarıya çıktığımda Atakan'ı aradım. Boks yapıyordu.  "Sen aynı şeyleri yapmaktan hiç sıkılmaz mısın?" diye sorduğumda durarak eldivenlerini çıkardı.  "İnsanlardan hıncımı almak yerine kum torbasına vuruyorum. Tabi katil olduğumda söylenebilir, ama Batıkan kadar olamaz." Diyerek güldü.

ÇİLEK REÇELİ (DÜZENLENİYOR)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin