Brice ile birlikte olduğumuzdan beri iki hafta geçmişti. Ve biraz garip olmadığını söylersem yalan söylemiş olurdum. Beni yanlış anlamayın... Hala en iyi arkadaşlar gibi takılıp sohbet ediyorduk. Ama yaşadıklarımız hala zihnimdeydi ve olmadık anlarda aklıma geliyordu. Ve Brice de bunu kolaylaştırmıyordu.
Mesela soyunma odasında antrenman için üzerimizi değiştirirken gözlerim onun seksi kıçına kayıyordu. Ve Brice ona bakıp yaramaz şeyler düşündüğümü anladığında ya göz kırpıyor ya da dudaklarını yalıyordu. Demek istediğimi anladınız mı? Bunu hiç kolaylaştırmıyordu.
Aramızda geçenler hakkında hiç konuşmamıştık. Bunu gündeme getirmek istemiyordum ve sanırım o da aynı düşünüyordu. Dürüstçe arkadaşlığımızı mahvetmek istemiyordum. Ayrıca hala Bree yüzünden dağılmış haldeydi. Her gün onu okulda görmek zorundaydı. Kızın Brice ile yüzlerce defa konuşmaya çalıştığını biliyordum ama Brice sadece onu görmezden geliyordu. Ve kız her seferinde nedenini bilmediğim şekilde bana ölümcül bakışlar gönderiyordu ve de ona bana baktığı gibi geri bakıyordum.
Biseksüel olduğum gerçeğini kabul etmiştim. Şimdiye kadar bunu fark etmemem garipti. Çünkü Brice'i ateşli bulduğu gibi başka çocuklar da aynı şekilde ilgimi çekiyordu. Ve kızlara da aynı ilgiyi duyduğumun farkındaydım. Çünkü şimdiye kadar onlarla seks yapmak ile ilgili hiçbir sorunla karşılaşmamıştım.
Kişisel olarak, keşfettiğim yeni beni seviyordum. Takılabileceğim insanlar konusunda artık daha fazla seçeneğim vardı. Brice'in aramızdakilerin tek seferlik bir şey olmadığını söylediğini biliyordum ama buna inanmak zordu. Daha önce de dediğim gibi Brice ilişkilerin adamıydı ve onun bir adamla, özellikle benimle birlikte olabileceğini düşünemiyordum. Beni yanlış anlamayın, Brice'i seviyordum ama aramızda olanların takılmaktan daha fazlası olduğu gibi illüzyonun içinde kalacak bir insan da değildim. Ve bunun için gücenmiş de değildim. Eğlenmiştim, kuşkusuz o da ve filmin sonu. Brice'in cinsel kimliğini kabul edebileceğini düşünmüyordum.
Çalan zil son iki haftadır içinde bulunduğum düşüncelerden beni çekti. Herkes ayağa kalktığı için bunun okulun bittiğini gösteren zil olduğunu farz ettim. Kalkarak kapıya doğru ilerledim ve sınıftan çıktım. Yolda hala düşüncelerime dalmış durumdaydım ki sert bir şeye çarptım.
Hafif homurdanmalarla birlikte kitapların yere düşme seslerini duydum. Baktığım da karşımdaki Colton'du. Alt sınıftaydı ama o da futbol takımındaydı. Diğer çocuklarla da ilgilendiğimi söylediğimi hatırlıyorsunuz değil mi? Evet, bu da onlardan biriydi. Kısa altın kahve saçları, ve şimdiye kadar gördüğüm tüm göz renklerinden farklı havalı altın gözleri vardı. Soyunma odasından vücudunun nasıl göründüğünü bildiğimi söylemeye gerek bile yoktu. (Sapık? Ben? Tabi ki evettttt!) Benden biraz kısaydı ama bu çocuğun harika bir vücudu vardı. Sadece o olağanüstü karın kaslarında dilimi gezdirmek nasıl hoşuma giderdi.
Sesi beni fantezi dünyamdan kendime getirdi. "Hey, Devin iyi misin?"
"Siktir evet Colt, üzgünüm, sadece dalgındım. Siktir. Üzerine çıktığım için üzgünüm."
O güzel beyaz dişlerini göstererek gülümsedi. Sanırım kalp krizi geçiriyordum. "Önemli değil dostum. Bu akşam Holly'nin partisine geliyor musun?"
"Tabiki oradayım. Hayatta kaçırmam. Eğlenmeye ve büyük ihtimalle fazlasıyla içmeye ihityacım var."
Güldü. " Zor bir hafta?"
"Hiçbir fikrin yok dostum."
Bir süre yere baktı ve sonra parlayan gözlerini yüzüme çıkarttı. Eğer yanlış anlamadıysam beni süzmüştü. Bunun farkında değilmişim gibi davrandım ama gözlerine baktığımda orada oynayan yaramaz pırıltıları görmüştüm. "Sanırım seni bu akşam partide göreceğim o zaman huh?"
"Evet, akşam görüşürüz." Daha sonra ayrılarak yolumuza gittik.
Bana asılmış olabilir miydi? Siktir umarım öyleydi çünkü bir ondan bir parça almayı umursamazdım.
Düşüncelerim koridordan Brice'in adımı seslendiğini duymamla bir kez daha dağıldı. Döndüm ve onu gördüğümde kalbim azıcık heyecanla çarptı. Bu siktiğim şeyde neydi? Hissettiğim şeyi görmezden geldim ve ona doğru yürüdüm.
"Adamım naber?"
Garip bir şekilde bir saniye beni süzdükten sonra sordu. "Colton ve sen ne zamandır arkadaşsınız?"
Bu garip bir soru, diye düşündüm ama yine de cevapladım. "Uhh, kazayla üzerine çıktım ve bana akşam Holly'nin partisine gidip gitmeyeceğimi sordu?"
Aşağı baktı. "Oh güzel. Gece seni arabayla alıyım mı?"
"Tabi neden olmasın?" Biraz güldüm ve o da güldü.
"Tamam o zaman saat 9 da seni alırım tamam?"
"Tamamdır. Akşam görüşürüz adamım." Söyledim ve yürüdüm.
Ayrılırken 'görüşürüz' diye mırıldandığını duydum.
Yürürken Colt hakkındaki soruyu neden sorduğunu düşünüyordum. Bekle... Colt ile konuştuğum için beni kıskanmış olabilir miydi?....
Hayır. Kesinlikle hayır. Kendi kendine düşünmek için bile komik bir fikirdi. Ama içimde küçük bir bölüm bunu umuyordu.
![](https://img.wattpad.com/cover/121001770-288-k784661.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
LovelyConviction
RomanceKitap 1: A One Time Thing (MaleXMale) Dünyadaki en sevdiğin insan incinirse ne yapardın? Devin'in en yakın arkadaşı Brice'ın kalbi kırık ve Devin onun rahatlaması ve daha iyi hissetmesi için her şeyi yapmaya hazır. Peki rahatlama ve seks arasındaki...