ALIŞVERİŞ

45 8 0
                                    

ÇAĞLA'DAN

Bugün taburcu oluyordum ve artık hastane ile alakalı ne bir şey duymak istiyordum ne görmek istiyorum.

Duş alıp banyodan çıktım. Artık girme vakti olduğundan üstüme ablamın getirdiği siyah eşofman takımını giyip üstünede gri hırkayı giydim. Ablam saçlarımı kurutup iki yandanda balıksırtı örmüştü.

Yere eğilip kalın bir çorap giyddim ve spor ayakkabılarımı ayağıma geçirdim. Hava buz gibiydi. Masanın yanına gidip koltuktaki siyah mont ile şapkayıda alıp üzerime geçirdim. Ablam bana bakıp gülümsedi.

Yanına gidip sarıldım.
"Yeni bir hayat başlıyor"diye fısıldadı kulağıma.

"Merakla bekliyorum"diyerek cevap verdim.

Nasıl geçineceğiz diye düşünmüyordum. Çünkü dedem ablam ve bana tüm şirketi devretmişti. Her ne kadar itiraz etsekte kabul etmemişti.
●●●

Hastaneden sonunda çıkmış eve doğru gidiyorduk. Çağrı abiye bakıp
"Nasılsın Çağrı abi"diye sordum.

"Sen iyiysen iyiyim fıstık"diyince gülmeye başladım.

Burak'a baktım bu seferde
"Sen nasılsın"diye sordum.

Birden "çok iyiyim" diye karşılık verince bu sefer hep beraber gülmeye başladık.

Bizim eve gitmiyorduk. 
Kalacağımız ev yine köydeydi ama ablamın arkadaşının eviydi.

Pasaport ve vize işlerimleri hallolduğundan dolayı yarın gece yola çıkıp İtalya'ya gidecektik.

Araba bir Avm'nin önünde durunca heyecanla arabadan indim.

Hoplaya zıplaya gidiyordum. İtalya işi için çok heyecanlıydım.
Bir mağazaya girince bavul alacağımızı anladım.
Aldığımız bavullara bakarak sırıttım.

Burak ile Çağrı abi'nin attığı bakışlardan korksakta belli etmedim.

5 tane en büyük bavuldan almıştım. Aynılarından ablmada 5 tane almıştı.

Burak ile Çağrı abi ise 2 tane ile yetinmişti.

Mağazadan çıkıp arabaya doğru ilerledik. Geri dönecektik. Elimize birer tane valiz alıp geri avm'ye girip mağazaları dolaşmaya başladık.

İlk mağazadan tüm tişört ve gömlek ihtiyaçlarımı karşılamıştım. Diğer mağazadan ise pantolon, şort, etek ihtiyaçlarımı karşılayıp ödemeyi yaptım ve görevli ile beraber poşetleri valize sığdırmaya çalışıyorduk. Sonunda koyduğumuzda ablama baktım oda yorulmuş gibiydi.

Ama daha yeni başlıyorduk.

Bir diğer mağazadan ise elbiseler, eşofmanlar, ceketler,hırkalar derken alışverişimiz elimizde zor tuttuğumuz poşetlerle bitmişti.

"Çok yoruldum"

Ablama bakarak bende işareti yaptım. Konuşmaya bile mecalim kalmamıştı.

Çağrı abi ile Burak elimizden valizleri alarak arabaya götürmeye başladılar. Yükümüz azalmıştı.

Sonunda araba bindiğimizde bir yerde daha durduk.

Gözlerim açılmıyordu artık. Kafamı Burak omzuna koyunca kendimi uykunun kollarına teslim ettim.
●●●

Araba durunca gözlerim açıldı. Etrafta göz gezdirdim. Gelmiştik ve araba köyün en ucundaki evde yani ablamın arkadaşı olan Gizem ablanın evinin önünde durmuştu.

Ahmet abi evden çıkarak yanımıza geldi. Merabalaştıktan sonra bizi içeriye aldı. Ahmet abi ve Gizem abla evliydiler. 

Oturma odasına geldiğimizde hepberaber oturduk.

"Açmısınız sofra kuralımmı?"diye soran Gizem ablaya herkes evet anlamında başını salladı.

Ablam ayağa kalkarak mutfağa yönelince bende yardim etmeye gidecektimki herkesin öldürücü bakışları ile gülümseyerek geri yerime oturdum.

Ahmet abi bana bakarak"İyileşmişsin bücür aferin"diyince
"Ben bücür değilim"diye karşı çıktım.

"Sen ufaklıksın"diyen Çağrı abi ile bakışlarım ona döndü.

"Ya Çağrı abi ya sendemi?"

Çağrı abi ile Ahmet abi el tokuşturduktan sonra sohbete daldılar.

Burak çok sıkılmışa benziyordu ve yanıma gelip elimden tutup beni çekiştirmeye başladı. Bahçeye çıkıyorduk herhalde.

"Gözlerini kapat" dedi beni bir yere oturtturarak.

"Tamam"diyerek gözlerimi kapattım.

Burak'ı bekliyordum şuan.

"Açabilirsin"diyen Burak ile gözlerimi açtım. Gördüklerimle mutluluktan gözlerim dolmuştu.



KÖYLÜ KIZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin