Ruhumun bedenimle birleştiği an gözlerimi araladım. Ayaklarımı hareketlendirdim ve evde kısa bir tur attım.
Cole çoktan çıkmıştı. Dün gece yaptığı şeyleri ayık olsa asla söylemezdi, onun için herhangi bir değer de teşkil etmiyordum. O sadece zengin mutlu hayatında, olumsuzluk arayan bir sosyopattan başkası değildi. Kafası eser, dünyayı yakar; kafası eser, beni yakar.Sonucunda zarar verir. Sigara gibi... Bağımlılık yapar.
Zilin ısrarlı çalışı beni sinir ederken, yerimden kalkmaya zorladı.
Yavaşça yatağımdan kalktım ve terliklerimi giydim. Parkelerde çıkan gıcırtılı sesleri umursamayarak çelik kapıyı araladım.
"Ella!"
Sıkıca ona sarıldım. Eşyalarını içeri aldım.
"Nasıl geçti bakalım?"
Yumuşak sesi içimi okşarken onu çok özlemiş olduğumu anladım.
"Beni bilirsin.California pekte farklı değildi. Vee Jack ile buluştuk."
İnanabiliyor musun? Çok güzeldi kızım."Heyecanı gözlerinden okunuyordu. O kadar mutlu gözüküyordu ki kendi kasvetimle onu boğmak istemedim.
"Hani şu internet arkadaşın Jack mi? Sen ciddi misin?"
"Eveet ve dahası var."
"Anlatsana kızım hadi."
"Buraya taşınıyor!!"
Sevinç çığlıkları odayı gürletirken yaptığım tek şey ona ayak uydurmaktı.
Ella aniden duraksadı. Gözlerini masada unuttuğum kanlı bezlere odakladı.- Kafama sıçayım.- Sorgularcasına bana baktı.
"Neler oldu burada, bu bezler ne Hazel?"
Elim istemsizce kafama gitti ve yüzümü buruşturdum. Açıklayamayacağım yalanlar altına yatamayacaktım.
"Ella ne sen sor ne de ben söyleyeyim. Açıklayamam."
"Hazel? Bu kimin kanı?"
"Söylesem de inanmazsın zaten."
"Dene bakalım."
"Cole."
Tepkisiz kalan Ella sakince oturdu.
"Sprouse olan mı?"
Yavaşça başımı salladım.
"Bunu sonra düzgünce konuşalım. Okula gitmem lazım."
"Kaçışın yok. Yine bir boklar yiyorsun dikkat et sonunda zarar gören olursun. Tehlikeye atma kendini."
Sen neredeydin be güzelim. Beni benden daha çok önemsiyorsun, nasıl bir meleksin?
Telefonumun titremesiyle düşüncelerimden ayrıldım ve mesajı açtım.
Bilinmeyen numara: Günaydın güzelim.
Hazel: Pes etmeyeceksin değil mi?
Bilinmeyen numara: Asla :)
Hazel: Pekala o zaman ben pes ediyorum.
Bilinmeyen numara: Gecen nasıldı?
Hazel: Gerçekten sapığım filan mısın?
Bilinmeyen numara: Belki, ama şuan havam yok.
Hazel: Ne oldu?
Bilinmeyen numara: Aile problemleri.
Hazel: En iyi ben bilirim o sıkıntıyı.
Bilinmeyen numara: Güçlüsün üstesinden gelirsin.
Hazel: Sence öyle miyim? Nereden bilebilirsin ki?
Bilinmeyen numara: Ben bilirim. Nerdesin? Okulda değilsin.
Hazel: Geliyorum stalker.
Bilinmeyen numara: Sadece gözlem yapıyorum. :)
***
Uzun aradan sonra yeni bölüm atabildim. İyi okumalar :)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Flawless Skin//Cole Sprouse
Short StoryBen Hazel... hiç kimseyim. Ruhu insanlar tarafından binlerce kez bıçaklanan biriyim. Sevgiye mağdurum ve hayattan nasibimi aldım. Beni pas geçin.Yaşayan ölü olarak devam ediyorum. (Dikkat! Argo kelimeler içerir.)