İlk olarak, bu bölüm EreninCilekliDonu 'nun anlamaması üzere yazılmıştır... (Garip oldu...)
Bazı anlaşılmayan şeyleri, açıklığa kavuşturacağım. Lâkin, hâlâ anlamadığınız bir şey varsa yorumlarda sorabilirsiniz. Elimden geldiğince cevaplayacağım.
Neyse, devam edelim.
-
"Eğer bu kadar önemli bir şey ise, güvenliği arttırmalıyız. Siz bilindik 'Jaeger' şirketi işinizi böyle mi yapıyorsunuz cidden? Bu kadar gelişmenize şaşırıyorum doğrusu." Sasha, sinirle hem kâğıtları masaya vuruyor, hemde sinirle şikâyetlerini savuruyordu.
"Bu kadar yeter Sasha. Zor durumda olduklarını ve bütçelerinin kısıtlandığını biliyorsun. Bizde yardımcı olmalıyız." Eren'e hem güven verici, hem de iç ısıtan bir gülümseme yolladıktan sonra devam etti. "Evet, bazı yanlışlar var ama senin halledebileceğine eminim, Sasha."
Sasha anında değişmişti. Hemen gaza geldi ve kâğıtları masaya vurarak düzeltti. Ardından yerine oturup, yazıları tekrardan gözden geçirdi. Düzeltilmesi gereken yerleri not almaya başladı.
Kesinlikle bir anda dostça bir hava oluşmuştu. Herkes bir anda birbirine yardım etmeye başlamıştı.
Köşedeki adam hariç.
Levi'a öfke ile bakıyor, gözleri ateş saçıyordu. Eren'in varlığı Levi'ın varlığına hafifçe perde olsa da, adam için yeterli değildi. İntikam istiyordu. İşsiz kalmasının. İşsizlikle gelen parasızlıktan dolayı ölen kardeşinin. Hepsinin.
Sadece yerinde duruyordu. Ne kıpırdıyor, ne bir şey söylüyordu. Kıyafetine bakılırsa, şirkette çalışan temizlikçilerden birisiydi. Yine de normal bir temizlikçiye göre... Fazla garipti.
"Levi... Şurada ki adam hiç iyi bakmıyor... Özellikle de sana."
"Ha?" Kafasını bilgisayar ekranından ayırıp, Eren'in gösterdiği yere baktı. "Önemli bir şey değildir bence." Yine de bir gariplik hissetmişti. Adamda bir gariplik vardı.
Ani bir hareketle, adam bıçakla Levi'a doğru koşmaya başladı.
Eren ise düşünmeden önüne geçti.
Bıçak, boynunu delip geçmişti. Kanlar boynundan aşağı akıyordu. Gözlerini yukarıdan, yavaşça aşağı indirmeye başlamıştı.
Levi önce olayların farkına varamadı. Neler olduğunu anladığında ise, Eren düşmeden onu hemen yakaladı. Yavaşça yatırdı ve, bıçağın bir yere gelmeyecek konuma getirdi boynunu. Nasıl yaşadığını bile bilmiyordu. Çok şaşırmıştı.
"BUNU NEDEN YAPTIN?!"
Eren'in gözleri yumuşak bir ifade ile kısıldı ve hırıltılı bir sesle konuşmaya başladı. Neredeyse anlaşılmayacak şekilde.
"Bu halde bile beni azarlıyorsun... seni seviyorum, Levi. Karşılık alamasam da seviyorum. Gerçi, şu andan itibaren bir şey fark etmezdi. Öleceğim sonuçta, değil mi?" Sesi çok sık kesiliyordu. Habire öksürüp, kanlarını dışarı çıkarıyordu. Levi ne yapacağını şaşırmıştı.
"Öyle deme. Y-yaşayacaksın..."
"Yüzüme karşı yalan söyleme bari, Levi."
Bir anda gözü adama kaydı. Eren'in durumuyla resmen onu unutmuştu. Sinirle bakmaya başladı. Eren'i Sasha'ya bıraktı. Adamın yanına gitti.
"SENİ PİSLİK! NE CÜRETLE BÖYLE BİR ŞEY YAPARSIN?!" Karnına bir tekme. Acı bir inleme.
Tekrar tekme. Tekrar inleme.
Bir süre böyle geçti. Ta ki, Levi boş yere adamı dövdüğünü fark edene kadar. Hemen Eren'in yanına gitti.
Eren'in durumu, anbean kötüleşiyordu. Daha fazla kan, daha fazla acı. Daha fazla gülücük.
Bıçağa hafifçe göz attığında, paslı olduğunu kavradı. İşleri çok zordu. Hemde inanılmaz zordu. Eğer paslı ise, bu adamın zehir sürme ihtimali bile vardı. Yine de o iyimser düşünmeye çalışıyordu.
"Levi..."
Levi cevap verircesine, gözlerinin içine bakmaya başladı. Eren ise onay aldığını anladığında, devam etti.
"En iyisi ol. En iyisi ol ve gururlan. Seni yukarıdan izleyeceğim. Sevdiğim adamı ve onun muhteşem başarılarını..." Eren'in başında artık bir güç yoktu. Eliyle hiçbir şey hissedemiyordu. Baktığında ise, üstüne kan yapan narin eller ve huzurla uyuyan bir yüz.
Bıçak dışında...
Bu arada medya alakasız ama çok güzel buldum. Sjsjsjsnsn
Ayrıca niyese kötü bitirdiğime üzülmüyorum. Nedenini bende bilmiyorum. Belki bitirdiğim ilk hikâye olduğu içindir. Mantıklı... İyi geceler~
![](https://img.wattpad.com/cover/119749879-288-k876678.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İhtiyaç | Riren
FanfictionEren Jaeger bir şirket sahibidir ama başarılı değildir. Levi Ackerman ise, çok başarılıdır. Ama yüksek başarısından dolayı hiç bir zaman, asıl başarıya ulaşamamıştır...