Başlayan Yaramazlıklar.

252 21 10
                                    

Ayağa kalktıktan sonra sarı saçlarını bezle kapattı be etrafına baktı. Rumlar ile Türkler arasında oluşan karmaşa,koca bir kaosa dönüşmüştü. Bay Kaos,sanki Çisil'e tutku besliyormuşçasına onu kuşatmak istiyordu. Kaos her geçen dakika daha çok arttı. Hızlıca uzaklaşırken arkasını bir daha döndü Çisil.

İşte o an parlak güneşin altında Türk kanının nasıl daha asil göründüğünü fark etti.

"Kesinlikle doğuştan Türk olmalıydım..." diye geçirdi içinden.

Halkın yaptığı kaostan dolayı beynindeki elektrik alış verişi iyice karışmıştı,ne yapacağını bilmiyordu.

Sanırım bu da abisinin dahiyane planlarından birisiydi. Ya da İtilaf piyonlarının yaptığı ortak dahiyane planlardı.

O an arkasını döndü ve Hükümet Konağı'na baktı. Askerler,o tarafa doğru ritmik bir şekilde ilerliyorlardı.

Birden beyninde bir şimşek çaktı.Beyni,ona "Telgraflar.Belgeler Çisil. Hepsi orada!" diye bağırdı.

"Tabi ya..." dedi. Kendisini belli etmeden hızlıca Hükümet Konağı'nın yan kapısından  girdi. Ön kapıdan girmediği için ne eski 'Abi' dediği insan onu yakalamayacaktı,ne de askerler onun bir temsilci olduğunu fark etmeyeceklerdi.

Şuan ki görevi;onlar belgeleri ve telgrafları ele geçirmeden belgeleri bulup en yakın karargah olarak kullanılan kordon boyundaki köşke götürmekti. Muhtemelen askerler her yeri arayacaktı,bu yüzden elini çabuk tutmak zorundaydı.

Hızlıca düz koridorda ilerlemeye başladı. Adımları ahşap zeminde tok bir ses çıkartırken ses dalgaları sadece bulunduğu yerde değil,konağın içini inletircesine yankı yapıyordu. Bu yüzden koşar adımlarını parmak uçlarında yükselerek sessiz birer adımlara dönüştürdü ve belgelerin tutulduğu odaya daldı. Burada Osmanlı'nın son yıllardaki askeri alanda yaptığı bazı mali işlemler,yine aynı dönemden kalma ekonomik alanda yapılan önemli yatırımlar vardı. Belgelerden özellikle askeri alanda yapılmış cephaneliklerdeki sayımların yazıldığı belgeleri aldı ve hızla odadan çıktı.

Bu sırada "Rap Rap" sesleri,konakta yankılandı.

Sonrasında o seslerle bir ritm halinde söylenen "Yaşasın Venizelos" nidaları.

Ardından kapıları zorlama sesleri.

Hızla hükümete ait olan belgelerin olduğu başka bir odaya gitti ve raflardan belgelerin olduğu dosyaları inceledi.

"Tanrı'm nerede bunlar-"

Aniden,arkasından bir el dokundu.

Hızla arkasını dönen Çisil,gördüğü yüzle rahatlaması bir oldu.

Omzuna dokunan kişi,17’nci Kolordu Askerlik İşleri Reisi Erkanıharp Miralayı Süleyman Fethi Bey idi.

"Ben de aynı belgeleri almaya gelmiştim! Çabuk buradan çıkmalısınız!" dedi.

"Fethi,ben mermiden etkilenmem."  dedi ve hızla belgelerin bir kısmını Fethi Bey'e verdi.

Tereddüt etmeden alan Fethi Bey,bir ara kapının eşiğinden hole baktı,sonra geri Çisil'in yanına gitti.

"Muhtemelen ana kapının yan tarafındaki odalara bakıyorlar. Bu arada,bunları nereye koyacağız."

"Karargahın yanındaki kışla iyi bir fikir olabilir. Belgeleri oraya götür."

Fethi Bey,tek kaşını kaldırarak temsilciye baktı. Temsilci,'ne oldu?' gibisinden bakarak sordu:

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Sep 10, 2017 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

İyi Çocuklar Ağlamaz :: Çisil Adnan//Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin