[2]

4.7K 601 240
                                    


Herkes geniş salona toplandığında sirenin neden çaldığını öğrenmek için merakla beklemeye başlamışlardı. İşitme yetisi iyi olanlar ve telepatlar elbette biliyordu nedenini ama kimse üslerinden biri gelmeden tek kelime dahi etmek istemiyordu. Kapıda eski ekip liderleri Bay Kim göründüğünde herkesin dikkati orta yaşlı adama ve yanındaki korumalarına yönelmişti.

''Çocuklar!'' diye bağırdı Bay Kim kucağındaki bedeni koltukların üzerine bırakmadan önce. Yanındaki iki zırhlı asker donup bakışlarla etrafa bakıyorlardı.

Geniş toplama alanında dağınık bir şekilde oturuyor olan bir grup genç Bay Kim'i ve kucağındaki çocuğu gördüğünde toparlanmış ve ikilinin etrafına geniş bir çember örmüşlerdi.

''Bu da kim?''

''Yeni biri mi?''

''Çelimsiz bir şeye benziyor.''

''Sessizlik.'' diye mırıldandı Bay Kim.

Ama yine de saniyesinde oda sessizliğe bürünmüştü. Hala otoritesinin işe yarıyor olmasına sevinmişti. Ne de olsa artık onların ne öğretmeni ne de liderlerinden biriydi.

''Yoongi nerede?'' dedi etraftakileri sürerken.

''Buradayım.''

Herkes sesin geldiği yöne doğru döndü. Çember parçalandığında ancak görebilmişti demir merdivenlere yaslanmış olan Yoongi'yi.

''Neredeydin? Dışarıda seni göremedim.''

''Oradaydım.''

Her zaman oradasındır, diye düşündü. Hiçkimse göremese bile.

''Kim bu velet?''

Yoongi ağır adımlarla koltuğa yaklaşıp hafifçe eğilerek çocuğun yüzünü inceledi. Sevimli bir çehresi vardı. Tombul yanaklar, dolgun dudaklar ve alnına düşen turuncu tutamlarla buraya ait olmadığı anlaşılıyordu.

''Ona göz kulak olabilir misiniz? Kısa bir süreliğine.''

''Çocuk bakıcısına benzer bir halimiz mi var?''

Yoongi yan bir bakışla çaprazında duran Xiumin'e baktı. Ekibin liderliği konusunda gereğinden fazla tartışmalar olmuştu ve herkes Bay Kim'den sonra liderin Xiumin olacağını düşünmüştü. Yine de üstten gelen emir doğrultusunda ekibin lideri Yoongi seçilmişti. Bunun da nedeni gayet açıktı. İnsan ve insan üstü bir canlının emrinde olmak akıllı ve hızlı birinin emrinde olmaktan daha mantıklı gelmişti üstteki yöneticilere.

''Size sessiz olmanızı söylemişti Bay Kim.''

Xiumin sinirden kasılan çenesine aldırış etmeden geri çekilip geniş salonda kaybolmuştu.

''Park Jimin. Yirmi yaşında ve kimsesiz.''

Yoongi kaşlarını kaldırarak ''Yani çocuk bakıcısıyız?'' dediğinde grubun içinden Hoseok'un belli belirsiz kıkırtısı duyulmuştu. Gergin bir ortamda olmasalardı Yoongi dahil herkes bu kıkırtıya ortak olabilirdi.

''Kısa bir süreliğine. İyileştiğinde başka bir birliğe gönderilecek.''

''Bizden biri mi?''

Taehyung her zamanki gibi elinde büyük bir jelibon paketiyle en köşede duruyordu.

''Ağzında bir şey varken konuşma.'' demişti Jiu yüzünü buruşturarak. Karşılığında da Taehyung jelibonlarla dolu olan ağzını kocaman açarak Jiu'ya dönmüştü. Yoongi onlardan tarafa bakmasa dahi bunların olacağını biliyordu. Her zaman böyleleri çünkü.

X-Force - YoonminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin