Bölüm 34

72K 5.5K 741
                                    

İnstagram: pembekalemhikayeleri

***

Keyifli Okumalar. ❤️

*****

Bölüm Şarkısı;  Rafet El Roman - Seni Seviyorum

***

Mehmet'i karşısında gören Ceren korkuyla iki adım geriledi. Kocasının burayı nasıl bulduğunu ve neden geldiğini tahmin bile edemiyordu. İçinde sadece sonsuz bir korku vardı.

Genç adam onun aksine fazla rahat ve karısını gördüğü için fazla mutluydu. Karısına doğru ilerleyip onu incecik belinden kavradı. Gözlerine bakarken çapkın bir şekilde göz kırptı. "Neden geldiğimi tahmin etmen lazım aslında" derken gözleri aşkla parlıyordu. "Düğüne karımı yalnız gönderemezdim. Ha bir de birazcık hasretine dayanamamış olabilirim"

Genç kızın içi aniden rahatlarken, tuttuğu nefesini geri verdi. Evde çok fazla eski hayatına dair eşya vardı. Abisinin hala yatak odasında olduğunu düşünerek tedirgin oldu. Yine de adama karşı kayıtsız kalamıyordu. Gözleri dolarken gülümsedi. Sağ elini yanağına uzatıp gamzesini okşadı. "Ben de seni çok özledim"derken sesi titriyordu.

Mehmet artık daha fazla beklemeden karısının dudaklarına yapıştı. Onu hasretle öperken bedenini bedenine yasladı. Ona olan özlerimi artık had safhaya gelmişti ama ileri gitmek için Ceren'in hazır olmasını bekliyordu. Daha fazlası için biraz daha beklemeliydi. Genç kızın dudaklarını serbest bıraktığında ondan ayrılmadan alnını alnına dayadı. Kısa kısa soluklar alırken gözlerine bakıp gülümsedi. Bir günde bile deliler gibi özlemişti onu! Onsuz senelerde nasıl nefes alabildiğini kendisi bile bilmiyordu. Ama artık o günler geride kalmıştı. Sevdiği kadınla beraberdi ve onu ölene kadar, hatta öldükten sonra bile bırakmayacaktı.

"Ceren?". Arkalarından gelen sert erkek sesiyle genç kız bir anda Mehmet'in kollarından ayrılıp, onun bir yanıt bekleyen gözlerine baktı. "Abim. O da benimle buraya geldi"

Mehmet anlayışla kafa sallarken arkalarındaki kapı sonuna kadar açıldı. Tolga önce kız kardeşine daha sonra karşısındaki adama baktı. Kim olduğunu elbette biliyordu, fakat bu ilk tanışmaları olacaktı. Kardeşinin şaşkın surat ifadesine gülümseyerek baktıktan sonra adama elini uzattı. "Anlaşılan Ceren'in bizi tanıştırmasını beklersek sabaha kadar burada kalacağız. Ben Tolga, Ceren'in abisi"

Ceren utançla kızarırken Mehmet elini adama uzattı. "Ben de Mehmet. Biraz garip olacak ama ben de Ceren'in eşiyim"

Tolga gülmeye başlarken "Fazlasıyla" dedi. "İçeri geçsenize, neden kapı eşiğinde bekliyorsunuz"

Genç kız korkuyla abisine baktı. Abisi Mehmet'i içeri çağırmış olamazdı. İçeride oğullarına ait çok şey vardı. Mehmet bu şekilde öğrenmemeliydi. Tolga onun korku dolu bakışlarını fark edince rahat olmasını sağlamak amacıyla göz kırptı. Fakat Ceren hala tedirgindi. Mehmet içeriye girerken nefesini tuttu. Genç adam salonun ortasına geldiğinde arkasından hızla ilerleyip yatak odasının kapısına baktı, kapalıydı. Ortada onu ele verecek hiçbir şey yoktu.

Tolga kız kardeşine ben demiştim bakışı attıktan sonra yeni tanıştığı damatlarına dönerek "Biz de Ceren'in burada kalan eşyalarını almaya geldik" dedi. "Daha sonra otele geçecektik"

"Tahmin ediyorum. Asistanın bana bu adresini verirken anlamıştım. Sizin düğün ne zamandı?"

Ceren olmayan düğün için yeniden bir panik yaşarken Tolga daha rahat davranarak "Maalesef artık katılacağımız bir düğün yok" dedi. "Gelin düğünden iki gün önce başka biriyle kaçmış"

KALBİMİN SAHİBİ / Davetsiz Aşklar ~ 2Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin