Sen Benimsin (DefÖm)

23. Bölüm

E: Ömer Defne YAŞIYOR!

Ö: NEE! Bu nasıl olur emre? Ben onu kendi ellerimle gömmedim mı? Şaka mı yapıyorsun?

E: Abi o erkan şerefsizi bize oyun oynamış. Hani 5 yıl önce yengem kaza yapmıştı ya. O gün yengemi kaçırıp bir yerde saklıyormuş. Yerini öğrendik de. Işte bu yengemi ölü olarak göstermiş. Bu erkan şerefsizi o ismini anmak bile istemediğimiz babandan olan üvey kardeşinmiş. Bu hep içip içip erkanın annesiyle anladın sen. Işte bir sene sonra erkan doğmuş. Doğduğu gün baban bunları terk etmiş. Bu da sözde senin yaşadığın mutlu (!) hayata ben erişemedim diyerek senden intikam almak için yengemi kaçırmış ki sen mutlu olamayasın diyemiş.

Ö: Vay şerefsiz! Ulan ne istedin defnemden?! Intikam alacaksan benden alırdın! Ben sanki iyi bir çocukluk geçirdim (!) Ulan it herif! Defnemi benden bunca yıl uzak tutmanın hesabını vereceksin!

Emreyle beraber şirketten hızlıca çıkıp arabalarına binerler. Emre korumalara haber vermiştir. Ömer sinir ve özlem duygusu karışımıyla direksiyonu tutan ellerinin boğumları beyazlaşmıştır. Arada bir direksiyona vurup erkana küfrediyordur. Arabayı durduklarında bar gibi bir yere geldiklerini görürler.

E: Abi barın arka tarafında depo var. Orada tutuyor yengemi. Ama oraya direk gidemeyeceğimiz için bara girmemiz gerekiyor. Hadi gidelim.

Bara girdiklerinde herkes kendi halinde içip dans ediyordur. Bi perde arkasında dans eden iki dansçıdan oluşan barın içini gözetlediler. Içeride tam 5 tane adam vardı. Ömer adamlarına işaret verdi. "Onları halledin!" dercesine baktıktan sonra emreyle beraber yürümeye devam etti. Depoya giden koridorun kapısının önündeki adamıda susturucu taktıkları silahla öldürürler. Öldürdükleri adamın cebinden anahtarı alınca kapıyı açıp koridorda depoya doğru ilerlemeye devam ettiler. Depoya vardıklarında celal ve emre hariç bütün korumalar depodaki adamları öldürmek için dağıldılar. Daha sonra ömer emre ile celale döndü.

Ö (fısıldayarak): Şimdi ben itin yanına gideceğim. Siz bana defne'nin olduğu odanın kapısını açacaksınız. Ben işaret verdiğimde arkadan onların üstüne çullanacaksınız. Tamam mı?

E~C: Tamam abi.

Emre ve celal uzaklaştıktan sonra ömer erkan ve birkaç adamının olduğu yere girer.

Er: Oo hoşgeldin iplikçi! Çok mu özledin beni de buraya kadar geldin?

Ö: He seni çok özledim (!) de geldim. Tabiki ondan değil! Defnemi kaçırmaya nasıl cesaret edersin ulan sen İT HERIF!

Ömer hızlı adımlarla erkanın yanına gelip ona en sertinden yumruk çakar. Diğer adamlarda tam ömere doğru gelecekken ömer eğilip adamlara dirsek çakar. Arkadaki emre ve celala baktığında işlemin olduğunu anlayınca tamam diye kafasını sağlar. Yere düşmüş adamları birkaç kere yumrukladıktan sonra emre ve celal gelir. Ikisi erkan ve adamları alıp götürmeye başlar.

O sırada erkan defnenin bir çember içerisinde eli kolu bağlı , gözleri kapatılmış bir şekilde dururken elindeki çakmağı ömer arkasını döndüğünde çembere bağlı olan fitile doğru atar. Alev alan fitil hızla defneye doğru ilerlemeye başlar. Ömer tam kapıya doğru yaklaştığında ise artık çok geçtir. Defne alevli çemberin ortasında kalmıştır ve bir patlama olmuştur.

Ö: DEFNEEEEEEE!

Ömer kapıyı açtığında içeride alevler içerisindeki defneyi görür. Etrafa baktığında alevi söndürecek bir şey göremeyince çemberin içerisine atlar. Hızlıca defnenin ellerini çözüp gözlerini açar. Ömer hemen defneyi omzuna atıp çemberden atlar.

Depodan çıktıklarında ömer hemen defneyi kendine getirir ve motorun arkasına oturtur. Kendisi de hemen motoru çalıştırır. Motoru hızlıca sürüp emre' nin eski karavanının olduğu yere gelirler. Motoru bir kenara sakladıktan sonra defne karavandan ilk yardım çantasını alıp ömerin erkan yüzünden kanayan dudağına pansuman yapar. Pansuman yaptıktan sonra ömer defneyi kendisine çekip sımsıkı sarılır.