Karanlık Kuyu

Kavga

Multideki alperen:)

Duğrunun Ağzından

Kulüpler yakın mesafede oldugu için ve kimsenin de arabası olmadığı için az bir mesafede olsa yürümek zorunda kaldık. Beren ve Nisana baktığımda
yürümekten şikayetçi olduklarını anlamıştım.
Sevmezdik biz yürümeyi Nilsu ve Su hallerinden memnun gibiydiler Su ve Emre el ele önden önden yürüyorlardı
Nilsu da Kerim'in yanından yanından gidiyordu galiba onlarda sevgiliydi, hareketleri ona karşı çok yakındı.
Beren,
ben ve Nisan arkadan arkadan yürüyorduk ve aramızda, konuştukları şeyleri duyamayacagimiz kadar mesafe vardı.Biraz daha yürüdükten sonra mekana gelmiştik çok fazla lükstu mekan.
Nilsu ve Su sanki her an onları rezil edebilecek bir hareket yapmamizdan korkuyor gibiydiler ilk defa bir kulübe gelmiş olabilirdik ama kimseyi rezil edecek bir şey yapmazdik Nisan ve Berende aynı şeyleri düşünüyordurlar kesin genelde aynı şeyleri aynı şekilde dusunurduk tam o sırada Nisan'da
"Nilsu ve Su ya baksaniza ya sanki onları rezil edecekmişiz gibi korkarak bakıyorlar.
Berenle aynı anda "aynennn" dedik
sanki hiç kulübe gelmedik diyeceğim de gelmedik ki zaten ama bu nasıl davranacağımızı bilmediğimizi göstermez.
Beren "neyse ben içecek almaya gidiyorum" Nisanda "Dur ben de geliyorum"dedi.
"Kızlar bana da bişeyler aliverin ya"
Dediğimde Beren "olduuu canım az yede kendine uşak tut"dedi.
"yaaa al işte eline mı yapışacak sanki Beren"
"Tamam almıcam"
"iyi peki alma"dedim.
Kızlar gittiler ben de etrafı incelemeye başladım.
Etraftaki bazı insanlar dans ediyorlar,bazıları çoktan kafayı bulmuş bazılarıda sevgilileriyle sarmaş dolaş nilsu ve kerim gibi,Su ve Emrede dans ediyordu karşı masadan bir çocuk da beni izliyordu ne ?!
Nededim ben diye düşünürken gerçekten de bana bakıyordu umarım yanıma gelmez Yoksa Nisan büyük bir kavga çıkartabilirdi.

Kızlar gelmişti birisi bana duru duru diyip duruyordu ama ben kafamda bir sürü senoryo kurmuştum o çocuk bu masaya gelirse hiç iyi şeyler olmazdı gelmemeli o çocuk bu masaya gelmemeli kafamda kurduğum seneryoları bir kenara bırakıp arkamı döndüm.
Nisan "ne düşünüyordun Duru"dediğinde
"Hi hiçç bişey"dedim hemen.
"yemedik ama hadi bişey demiyorum bu seferlik"dediğinde daha fazla soru sormadığına şükrettim yoksa saçmalamaya başlıcaktım.
Beren
"Aynen"dedi şüpheci bakışlarla
"ciddiyim hicbişey yok sadece dalmışım öyle"dedim ben masumum der gibi bakarak.
Berenle Nisan
"peki öyle olsunn"dedi
Nisan "şu karşı masada oturan çocuk sana mı bakıyor duru"dedi kızgın bir ses tonuyla
Ben hemencecik kıvırmaya çalışarak
"yooo niye baksın ki bakmıyordur ki o hem yanında arkadaşları var niye bana baksın."
Beren
"bu çocuk bildiğin sana bakıyor Duru!"dedi.
"hayır ya niye baksın bakmıyor"
Bize doğru gelen Emre ile hepimiz sustuk
Emre nisana bakaraktan "oturmaya mi geldiniz kalkın dans edin had..." sözünü tamamlayamadan
hepimiz aynı anda "biz böyle iyiyiz"dedik
Emre "peki öyle diyorsanızz" dedi ve Su'yun yanına geri gitti.
Dans müziği çalmaya başlamıştı ki karşı masada ki çocuk bizim masaya doğru gelmeye başladı ay nolur gelmesin yaa ahh hayır harbi buraya geliyor bu çocuk hayır gelme gelmee..
Çocuk
"benimle dans eder misin Barbie"dedi alay edercesine
Nisan "Barbie mi ne diyorsun sen be canına susadin galiba"dedi
"sakin ol nisan"dedim bende sessizcr sadecr nisanın duyabileceği şekilde.
Nisan
"nasıl sakin olayım Duru farkında mısın sana Barbie diyor o senin barbien falan olamaz anladin mi defol git bu masadan akşam akşam sinirini bozma benim" dedi ilk bana sonra ona bakarak.
"sen durunun nesi oluyorsunda ona karışıyon sanane kız belki kabul edecek."
Nisan "Ben onun kardeşiyim hem kabuk de etmeyecek, edemez de dimi duru" dedi iğneleyici bir tonda.
Ben şok olmuş durumda onları izlerken Nisan tekrarladı
Nisan"Dimi dedim duru dimiiiii"
Bense sadece olayın şokuyka "hı hı" diyebildim
Nisan "hadi duydun yaylan şimdi"
Çocuk "gitmiyorum evet diyinceye kadar da gitmeyeceğim"
Nisan "ehhh yeter bee" diyerek masanın üstünde ki aksesuar olarak duran şişeyi çocuğun kafasında patlattı ve çocuğa vurmaya başladi hadi ama çok bile dayandı en sonunda patlığcanı biliyordum Nisan'ın.
Beren
"aaaa dur Nisann napıyorsun dur sakin ol"
Ben
"ya durun durun napıyorsunuz"diyebildim çaresizlikle.
Çocuğun arkadaşları da geldi ve nisanı uzak tutmaya çalıştılar ama dikkatinizi çekerim sade çalıştılar çünkü Nisan çoktan kızgın bir boğaya dönmüştü ki onu ayırmak çok zordu.
Onlar başaramayınca olaya biz el attık ve bu sefer bizde Nisanı çocuğun üzerinden çekmeye çalıştık ama bizde başarılı olamadık koala gibi yapışmış çocuğa mübarek.
En son ayakkabılar, şişeler ,çantalar ,masalar havada uçuşuyordu sonra polis arabasının sesleri gelmeye başladı.Ama nafile Nisan durmuyordu gülsem mi ağlasam mı bilemedim polis zorlukla ayırmışti Nisanı çocuktan. Arabalarla karakola götürüldük.
Polis
"Alperen bey şikayetçi misiniz?" Dedi demek adı Alperenmiş ama polis nerden tanıyor onu.
Alperen bana dudaklarını oynatarak senin için dedi ve polise
"hayır memur bey değilim" dedi.
Polis "siz şikayetci misiniz ?" Diye sorduğunda
Nisan hemen ağzını açtı tam evett dicekken ben
"hayır değiliz memur bey" dedim nisan bana kötü kötü baksada iş uzasın istemiyordum.Benim yüzümden yeterince şey olmuştu zaten.
Eve doğru yol almaya başladık erkeklerdr kendi evlerine.Yol boyunca kimse konuşmadı ama Su ve Nilsunun kötü bakışlarına maruz kaldık.
Eve vardığımızda Nilsu kızgın kızgın oturmuş bize bakıyordu
Su
"kızlar gelin bişey konuşmamız gerekiyor" dedi.
Beren
"tamam geliyoruz" dedi Beren önde biz arkada Su'nun yanına gittik ve oturduk.(Su'yun üstüne değil tabiki koltuğa oturduk.)
Su
"evimde istemiyorum artık sizi derhal gidin bu evden"dedi.
Kızlarla bir birimize baktık bence hepimiz aynı fikirdeydik.
Beren
"senin evine kalmadık kalkin kızlar gidiyoruz"dedi atarlı atarlı.
Nisan
"aynen gidelim buradan bir saniye bile duramam burda artık"dedi.
Ben de
"aynen kızlar kalkin"dedim

Bavullarimizi aldık ve oradan çıktık yakında küçük bir pansiyon vardı şanslıydık oyüzden yoksa birde pansiyon arıcaktık gece gece.

Beren "3 kişilik oda istiyorum"dedi
Adam tip tip üçümüzede bakıp
"sadece 2 kişilik odam var ister misiniz" dedi.
Ben
"olur"
dedim kafamlada onaylayarak.
Yukarı çıkıp hemen üstümüzü değiştirdik duş alıp yattık.
Bugün Üniversiteye gidecektik çok heyecanlıydım , heyecanlıydık hepimiz.
Uyandıktan sonra hemen hazırlandık ben mavi kot pantolon üstüne Beyza t-shirt ve üzerine mavi kot ceket giydim birde beyaz çanta taktım.
Nisan siyah kot pantolon üzerine mor t-shirt giydi çanta olarak siyah bir çanta taktı.
Beren de lacivert kot pantolon üzerine beyaz hafif desenli bir t-shirt ve lacivert deri ceket giydi çanta olarak beyaz bir çanta tercih etti.
Ben saçlarımı salık bırakmıştım kafama da güneş gözlüğü takmıştım ama yanıma toka almayı da unutmadım.
Beren de saçının üstten birazını toplayıp topuz yapıp saçının altta kalan kısımlarınıda salık bıraktı.
Nisan da saçını salmıştı.
Sonra hep beraber hazır olduktan sonra yemek yemeğe gittik oradan da okula geçtik okula gidince kapıda kimler hangi bölümde olduğu yazıyordu nisan psikoloji bölümü kazanmıştı.
Beren hukuk bölümünü ben de uzay mühendisliği kazanmıştım.
Nisan
"derslere daha 1 saat var karşıda ki kırtasiye ye gidelim mi ?" Diye sordu
Ben
"olurrr" dediğimde Berene döndük
Beren de
"olur hadi gidelim" dedeğinde yönümüzü kırtasiyeye çevirdik.
Kırtasiye'ye geldiğimizde pembe ne varsa almıştım nerdeyse çünkü pembeyi çok seviyordum.
Beren de benim gibi pembe ve mor karışımı bişeyler almış.
Nisan da mor ve siyah renklerinde almıştı.Saate baktım gözlerimi birden açtım olamaz dersler başlamıştı.
Ben hemen "kızlar geç kaldık koşun" dediğimde
Nisan
"yaa of ilk günden geç kaldık olamaz yaa"dedi.
Beren
"off hoca kızar mı ki?"dedi.
Sonra koştura koştura sınıfları aradık.Sonra sınıfını bulan gitti bende sınıfa gittiğimde daha hoca gelmemişti. Ama her yer doluydu bir erkeğin yani boştu oraya oturmak zorundaydim.
Çocuğun yanına geçip oturduğumda çocuk yüzünü bana dönünce
"Barbie"
dedi şaşkın ve bir o kadar da çapkın bir şekilde.
Yahu bu çocuk hala daha barbie diyor ya
Ben..