Arkamdaki sen

.elveda sevgili.

Hangimiz , sevdalisina kavuşmuştur ki? Hangimiz sevdiği insandan karsiligini alabilmisti? Hangimiz sevdiğiyle kurdugu hayalleri gerçekleşmişti ? Hangimiz sevdiği için ölümü bile göze almıştı? Peki hangimiz Miray gibi sevdiği adam için sevdasına elveda demişti? Belki hiçbirimiz belkide hepimiz .

Sevda , bazıları için saçma, bazıları için gerçek ve bazıları için acidan ibaretti. . İmkansız olan aşkların denizinde yüzmek için çabalayan Miray vardı. Ancak bir süre sonra bedeni o kadar yorulmustuki kendini denizin kara sularına bıraktı. Artık kalbiyle değil aklıyla hareket edecekti . Baran , yasak meyveydi. O meyveye ulaşmak ve yemek imkansızdı. Bunun bilincinde olup yazdığı notu Baran nin baş ucuna bırakıp oradan Baran in uyanma ihtimaline karşı odayı terk etti.

Baran ' in , miray ' a karşı duyduğu his nefret olmalıydı. Sevkat veya adı bilinmez zirvaliklar olmamalıydı. Bu saçmalıktı. Miray ' in yüzündeki hayal kırıklığı , aglayisi gözünün önünden gitmiyordu onu öptüğünde hissettiği tat bambaşka olsa bile kendini tutmaliydi. O aptal kadina hicbir sekilde tepki vermemeliydi. Lanet olsun !! Sanki yan odada kalan Miray onu duyabiliyormus gibi fisilti eşliğinde lanet okudu . Sinirle ayağa kalkıp yatağın içine girdi , uyumak ve aklından çıkmayan Miray in görüntüsünden kurtulmak istedi .

...

Uyanalı yarım saati bulmuş , aklında düşünceleriyle yatağının üzerinde öylece yatıyordu Baran.  Yaşadıklarını anlamdirmaya çalışıyordu. Miray  ' in bunca zahmete girmesinin nedeni neydi? 
Baran ' la geçireceği bu iki ayın ne önemi vardı? En önemlisi bunların hepsini yapan asil kisi miray miydi  yoksa başka birimi?

Aklındaki düşünceleri kovmak istercesine kafasını sağa sola salladı.  Yataktan kalkmak icin yaptigi hamlede kaslarinda hissettiği gerginlikle , gereğinden fazla kendini uykuya kaptırdığıni  anladı , guruldayan karnı Baran 'a içten bir destek sundu. Ayağa kalkıp banyoya ilerledi elini yüzünü yıkayıp bu uyku mahmurlugundan kurtulmak istedi. 

Odaya geri döndüğünde hissettiği soğuk ile üzerine baktı,  yatmadan önce kazagini  çıkardığı için üzeri çıplak bir vaziyetteydi. Çekmeceye  yönelip cekmecenin içine elini attığında çıkardığı kazağa  baktı . Tam istediği tarzdaydi , sonra bir an duraksamasina neden olan görüntü belirdi gözünün önünde.

" senin herşeyini biliyorum Baran Arslanoglu "

Miray , onu bu kadar yakından nasıl tanıyabilirdiki ? Yine aklının Miray  ' a gittiğini hissettiğinde öfkeyle kazağı başından geçirdi. Gidip yemek yiyecek daha  sonra Miray ' a karşı hissettiği nefreti kusacakti. Arkasını tam dönmüştü ki , komodinin üzerindeki beyaz zarf ilişti gözüne. Eline aldığında üzerinde adının yazılı olduğu zarfı , ikisinden başka kimsenin bu evde yaşamadığından dolayi Miray ' in    bıraktigin düşündü .  Baran zarfı göz kararı tartmak istercesine elinde  çevirip yatağa oturdu.  Yavaşça zarfı araladiginda içinde bir kağıt ve araba anahtarı çıktı anahtarı yatağa bırakıp katlanmış kağıdı açtı . Miraya ait olduğu belli olan yazıyı okumaya başladı. 

Söze nereden başlayacağımı bilemiyorum ,

Fakat ben gidiyorum Baran...    Biliyorum beni aramaktan öfken dinene kadar vazgecmiceksin fakat beni arama , bulmaya çalışma!

Zarfın içinde çıkan araba anahtarını al ve git , Nur senin evinde şuan başından beri oradaydı  .

Üzgünüm , sana cevabını alacağını söylemiştim fakat yapamam . Beni arama beni unut Baran... sonsuza dek !

   Miray

Okuduklarina sonra kafa yoracagini  aklinin bir kenarına yazıp yanındaki araba anahtarını eline aldığı gibi evden dışarı çıkmak için koşturmaya başladı. Sonunda kardeşine,  Nuruna kavusucakti. Onu kollarıyla sarmalayarak yüreğine kapatacakti kimse göremeyecek zarar veremeyecekti . Arabaya bindiği gibi süratle navigasyona uyarak evine sürmeye başladı.