6«ORMAN»

45 8 79
                                    

Medyadaki Flex

Gözlerimin önüne gelen kısık kısık görüntüler belirginleşmezken kulağımda çınlayan yaşlı sese odaklandıgımda soru soruyordu birine " Neden üç tuzak kurdun daha fazlasını olmasını istiyorum " dediğin de genç bir ses

" Mantığını anla bu üç tuzagın ilki oldukça yüksek bir yerin altı çamurla dolu bu çamura düşen kişi anında bütün vücudu donup kalmakla yetmiyor paramparça olup etrafa dağılır ortada bir köprü var ama pek sağlam olduğu söylenemez !" deyince kadının kahkahası genç sesin sözünü bölür , tekrar konuşan sese odaklandım " İkinci tuzakta virüslü bir aslan normal bir aslanın iki katı ve bir özelligi daha var bu aslan ölü bir canlı olsada hâlâ aç , son tuzagımız ise bak o bana bile süpriz o aşamaya kadar gelecek kimse yok , " dedikleri sıra sesler de bulanık görüntüler de kaybolya başladı gözüme inen yakıcı güneş ışığı ile gözümün acısı suratımın buruşmasına sebep olurken inleye inleye boylu boyunca yüzüstü uzandıgım bu kuru toprakta yarı oturur pozisyona geldigimde tam karşımdaki tek ağacın gölgesine oturmuş Max ve diğerleri bana sırıtarak oturdukları yerden Anastasia merak ve kuşku ile suratıma bakarak
"Percy ne gördün ?" dedigi sıra sağ gözümün üzerine koyduğum elimi çekerken zavvalı gözümü zorla açarken bana sırıtarak bakan Max'e bakarak

" Aşk olsun be Max ben sana dostum diyeyim sen gel gözümün üstüne çak mosmor et üstüne birde sırıt !" diyerek sitem ederken eline aldığını küçük taşı üzerime atarak

"Ulan hepimizin iyiligini düşünüyorum , napayım kimden çıkarayım sinirimi dostum , ne güzel bayılttım seni !" diyerek hâlâ alay ederken sağlam gözümle tam tepemdeki güneşe somurtarak

" Ulan alçak herifler , adiler ben sizin için ayılıp bayılıp ölümden kurtarmaya çalışayım sizlerde kendinizi gölgeye beni de yakıcı güneşin altın da bırakın zalımlar !" dediğimde Flex oturduğu yerden kalkıp yanıma geldiğinde elini uzatıp
" Hadi lan sızlanıp durma da yolumuza devam edelim çok fazla vakit kaybettik !" dediğinde sesindeki sertlik her ne kadar beni ürkütsede taviz vermeden elini yutup ayağa kalktıgım da her yerimim bır acı içerisinde olduğunu hissettim , yanıma ilk gelenlerde Anastasia ve Max onun arkasında meraklı diğer gözler de bana bakarken ben diğer elimide başıma koyduğum da kafamın sızı bütün vücudumu acıdan kıvrandırıken yine Anastasia'nın sesini duydum

" Percy birşeyler hatırlayabildin mi söylesene artık güneşin batmasına 1.5 saat kaldı !" diyerek bağırınca ellerimi aşağı sarkıtarak boynumu biraz sola büküp " Bak kızım senden en başından beri gözüm tutmadı , seni ne kadar umursamayıp uzak dursamda gelip burnumun dibinde bitiyorsun , benden uzak takip et olan biteni !" diyerek birkez daha sertçe çıkıştıgım sıra yine ses etmeden arkasını dönüp benden uzaklaştıgında Max dibeme yaklaşıp

" Eee napıyoruz zeki çocuk anlat planı " diyerek sırıtarak mosmor ettiği gözüme bakarken ona omuz atıp arkalarındaki Justenin yanına yaklaşıp bir elimi sert omzuna koyup

"Dostum , bir iyi birde kötü haberim var hangisini önce istersin ?" dediğimde elini kolunu sallaya sallaya yanıma gelen Max

" Aaaa zeki çocuk bana küsmüş dayanamam buna Percy hem ben hepimizin iyiliği için yaptım dostum !" sesindeki alaya kaşlarım çatık suratına bakarak

" Ulan daha napacan dost ayağına yatıp gözümü morattın üç dört defa beni boğmaya çalışırken bayıltın boğazım da senin elinin izi var lan kıpırmızı, başım desen sizin yüzünüzden yarıldı , daha başıma ne gelecek çok merak ediyorum !" diyerek içimdekileri dökünce rahatladıgımı hissettigim an gerçek dünyaya geri dönüp suratımı Justen'e dönüp

" İyi haber orman da üç tuzak var kötü haber en son tuzagın ne olduğunu bilmiyorum hepimize süpriz olacak !" dediğim de herkesi bir telaş ve şaşkınlık kaplarken gözüm Anastasia ya kaydıgında sanki bu söyleyeceklerimi biliyirmuş gibi bir tepkisi vardı ona böyle dikkatlice baktıgımı görünce Diananın yanına geçip kendini benden saklamaya çalışıyordu onu şimdilik boş verip az ilerdeki çantamı alıp orman yoluna doğru yürümeye başladık herkesin içinde bir kuşku vardı , yine en önde ben , Max , Justen ve Flex , kızlar hemen arkamızda diğerleride onların arkasında ilerliyorduk , Sert ve meraklı çıkan ses Flexindi

Ölümcül OyunHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin