İYİ OKUMALAR
Korkak ve yavaş adımlarla eve doğru yürümeye başladım. Kapıya varmama beş adım kaldığında olduğum yerde durdum. Birkaç kez derin nefes alıp tekrar kapıya yöneldim. Anahtarı deliğine koymaya çalışırken ellerimin titremesine engel olamıyordum. Anahtarı çevirip kapıyı ittirdiğimde içimdeki korku ikiye katlandı. Neyden korkuyordum? Babamdan mı? Bu çok saçmaydı. Kendimi avutmaya çalışarak içeri girdim. Kalp atışlarım gittikçe hızlanmaya başlamıştı. Korkaklığın zamanı değildi. Ne kadar hızlı olursam buradan o kadar çabuk kurtulabilirdim. Aceleyle ve aklımdakileri silmeye çalışarak odama yöneldim.
Hızlıca kıyafetlerimi çantama doldurmaya başladım. Birden aklıma biriktirdiğim para geldi. Para salonda, babamın intihar ettiği odadaydı. Çantanın ağzını kapattım. Hızlı ve korku dolu adımlarla salona doğru ilerledim. Kapının kolunu tutmak için elimi uzattığımda başıma inen ağrıyla dengemi kaybettim...
Sırtımı oturduğum yerden duvara yaslayıp önüme baktığımda tanımadığım bir adam elinde silahla bana bakıyordu. Ayağa kalkmaya çalıştım ama başımdaki ağrı buna izin vermedi. Korkuyordum.
Buna şimdi hazır değildim. Ölmek, çok soğuk geliyordu... Ölmekten hiç korkmamıştım ama şimdi yaşamamı gerektiren bir şey varmış gibi hissediyordum. Bu hayatta kimsemin olmamasına rağmen neden yaşamak istiyordum?
Bir şeyler yapmalıydım. Adama karşılık vermek gibi ama sanki biri beni sıkıca tutuyormuş gibi hiç bir şey yapmadan ölümü bekliyordum, aptallıkla bekliyordum işte.
Yapacak bir şeyim kalmamıştı. Sessiz bir şekilde ölümü beklerken açık olan kapıdan biri hızlıca girdi. Önce bana baktı sonra silahlı adamı bir yumruğuyla yere serdi. Bulanık gördüğüm için başta içeri girenin kim olduğunu anlayamamıştım. Sanırım onu tanıyordum, biraz daha dikkatli baktığımda dün tanıştığım dayım olduğunu anladım. Dayım yere düşen silahı eline alıp adama ateş edecekmiş gibi çevirdi. Başımdaki ağrı gittikçe artıyordu. Elimi saçlarımın arasına götürdüğümde bir sıvı hissettim. Bakmak için elimi önüme çevirdiğimde başımın kanadığını anladım. Dayım arkasını dönüp bana baktığında o da elimde ki kanı fark etmiş olmalıydı ki gözlerini büyüttü. Yerdeki adam ayağa kalkıp dış kapıya doğru koşmaya başladı. Dayım da hemen arkasından gitti. Bir kaç dakika sonra geri geldiğinde adamı yakalayamadığını anlamıştım. Gözlerim gittikçe ağırlaşmaya başlamıştı. Dayım beni kucağına alıp "Sakın uyuma." dedi, nefes nefese.
Beni arka koltuğa bindirip kendi de hemen şoför koltuğuna geçti. Dikiz aynasından bana bakarak "İyi olacaksın merak etme." dedi. Benim için endişeleniyor muydu? İki gündür tanıdığı biri için endişelenecek biri değildi herhalde.
Onun yanında kalamazdım "İnmek istiyorum." dedim. Şaşırmış bir şekilde bana bakıyordu. Cevap vermeden arabayı sürmeye devam etti. "İndir beni. İyiyim ben!" diye bağırdığımda sinirlendiğini kırışan anlından anlamıştım."Hastaneye gidiyoruz, başın için." dedi. Şimdi de dayıcılık mı oynayacaktı. Gaza daha fazla yüklenmeye başlamıştı. Kaza yapmamamız için bir süreliğine susma kararı aldım.Hastaneye gittiğimizde ikimiz de hiç konuşmadık. Başıma küçük bir pansuman yaptırıp hastaneden çıktık. Ben durağa doğru ilerlerken kolumdan tutup " Arabayı bu tarafa park ettim." dedi, gittiğim yönün tersini göstererek. Sanırım onunla gideceğimi zannediyordu. "Ben seninle gelmiyorum." dedim. "Hayır küçük hanım benimle geliyorsun." dedi. Hayatımı kurtardı diye o ne derse onu yapacağımı mı sanıyordu. "Hayatımı kurtardığın için sağol ama seninle gelmeyeceğim." deyip kolumu çektim.
Yanıma bir adım yaklaşıp "Lütfen zorlama beni Melis. Benimle gelmeni istiyorum çünkü senin hak ettiğin hayat bu değil. Sen benim için değerlisin. Bir de sana anlatacağım çok önemli şeyler var." dedi. Bana anlatacaklarını ne kadar merak etsemde onunla gidemezdim. Kendi ayaklarımın üzerinde durmayı biliyordum. Kimseye ihtiyacım yoktu. "Her şey için teşekkürler ama ben hayatımdan memnunum." dedim. "Melisçim burada yaşayamazsın." dedi. Sanırım birşeyler biliyordu. "Neden?" diye sorduğumda derin bir nefes alıp " Çünkü baban sana burada bir hayat bırakmadı. Sence bugün sana saldıran adam neden böyle birşey yaptı?" diye sordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SEVİMSİZ
RomanceHayatımı doğduğum gün kaybettim. Babam bana ne kadar kızsa da ben onu çok seviyordum ta ki beni burada yanlız bırakana kadar... Her şey yeni başlıyor. Gerçek beni herkes görecek...