Dur Ey Akıl!

685 49 2
                                    

Din'in terakkiye mani olduğu yalanının her yerde yayıldığı bir zamanda, İslam'ın nelere ve nasıl malik olduğunu delileriyle ortaya koyan"ed-Dîn-u ve'l-Ulûmu'l-Akliye", akla önce ulaşabileceği nihai sınırı gösterdi sonra da "Dur!" dedi ona. "İşte burası sana tayin edilen dünyanın sidre-i müntehası, öteye dair, öteden habersiz söylediğin her şey senden sonra gelecekler tarafından çürütülecek; bu da nesiller boyu böyle devam edecek; İnsanlar da bu yaptığına bilim diyecekler. Yapma ey akıl! İnsanlığı mağruriyetine kurban etme! Felsefenin en zor bahislerini gel, birlikte konuşalım. Hem de sonuna kadar... Acziyetini, ifade edemezliğini, "Din, terakkiye manidir!" diye İslam'a mal etme!" dedi.

Kitabın sonuna geldiğinizde akliyat cephesinin şımarık çocuklarına dair zihninizde oluşan hüküm şuydu, "Onlar sadece zannın ardı sıra gidiyor ve yalnızca yalan söylüyorlar."8 ya da "İşin aslı şu ki, onlar, mahiyetini kavrayamadıkları ve henüz kendilerine yorumu gelmemiş olan şeyi yalanladılar." 9

İslam'ın üzerine çöküp, onu yok etmeyi amaçlayan Batı Aklına haddini bildirenAbdulbarî en-Nedvî'ye, menhecte bir kurbiyet, harekette bir aidiyet aranacaksa o, Gazzali'dir. Eserini Gazzalî ruhuyla, Onun çizgisinde telif etti. Gazzalî gibi önce felsefi metinler okudu, onların mahiyetini kavradı, hedeflerini keşfetti, sonra insanların sorunlarını çözecek yegâne nizamın İslam olduğunu ilan etti. Din ve akıl noktasında eski-yeni çok sayıda eser okuduğunu söyleyen Ebu'l-Hasan en-Nedvi, bu kitap Peygamberlerin ilminin yanılmaz olduğunu ilan ve isbat ediyor, dedi.10

Kardeşlerim Abdullah, Mahmud ve fakirden oluşan ilim talebelerini İstanbul'dan HocamSelman en-Nedvî'nin İstanbul'daki oğlu Yunusuğurladı. Leknev Havaalanında ise diğer oğluYusuf karşıladı. Yunus da ağabeyi Yusuf gibi Arap'tan daha fasih Arapça konuşuyor, her ikisinin de ilmi seviyesi yaşlarının çok üzerinde.

İlimde İtidal Çizgisi

Bir tarafta İngiliz hâkimiyeti ve Sir Seyyid Ahmed Han (ö. 1898) gibi, onların himayesinde hadisler hakkında şüpheler yayan, mucizeleri inkâr eden, dış güçlerle birlikte hareket etmenin gereklilik arz ettiğini iddia eden Aligarh Ekolu, diğer tarafta ise dünyaya kapalı, bütün meselesi metin tercüme etmekten ibaret olan bazı medreseler ve hocaları... Nedvetu'l-Ulema böyle bir süreçte bir araya gelen âlimler tarafından 1894'te Kanpûr'da kuruldu. 1898'de Leknev'e taşındı. Aynı yıl Dâru'l-Ulûm Nedvetu'l-Ulemaaçıldı.

Hayra Motor, Şerre Fren

Nedvetu'l-Ulema tarihi süreç içerisinde "Hayra motor, şerre fren oldu.". Bölen, parçalayan, tahrik eden yaklaşımlara karşı direndi.Süleyman en-Nedvî ahir ömründe Diyobend Dâru'l-Ulûm'un allâmesi Eşref Ali Tahanevî'nin dergâhında uzlete çekilerek Ebu'l-Hasan en-Nedvî de, Ramazan'ın son on günündeZekeriyya Kandehlevî'nin yanında itikafa girerek bir âlimin ulemaya nasıl bakması gerektiğini haliyle gösterdi.

İhsan hocam 😊

Bizim Boş Vaktimiz Yok!-1  [ Bitti ]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin