Elimi alnımdan çektim ve etrafa bakındım.Müziğin yüksek sesi beynimi patlatacak kadar baskı yapıyordu kulaklarıma.Kafamı salladım ve etrafı daha net görmeye çalıştım.Ama bu pek mümkün değildi.Elimdeki bardağı önümdeki sehpaya bıraktım.Başım inanılmaz dönüyordu.Beynim,küçük bir çocuk gibi salıncakta sallanıyordu.
Sol elimdeki sigaradan biraz daha çektim.Onu da artık içemeyecek duruma geldiğimde yere atmıştım.Eve gitmem lazımdı.Yoksa burada ölebilirdim...
Doğu'nun evindeydik.Parti vardı onlara göre..Evde adım atacak ne bir boşluk ne de alacak temiz bir hava vardı.Sigara dumanından göz gözü görmüyordu.Büyük çoğunluğu bana aitti,kabul ediyorum.Gözlerimi kapatarak elimi boğazıma götürdüm.Nefes alamıyordum.
Oturduğum koltuktan destek alarak ayağa kalktım.Beynim uyuşmamıştı ama vücudum tamamen uyuşuktu.Dans edenlere çarpa çarpa ilerlemeye çalıştım.Doğru düzgün yürüyemiyordum bile.Zik zaklar çizerek yürümeye devam ettim.Etraftaki her şeyi sanal gibi görüyordum.Ellerim boşlukta destek alacak bir yer arıyordum.
Bir kapının koluna tutunmuştum ki tüm yükümü oraya verince kapı açıldı ve bende içeri yığıldım.Kafam yere çok sert çarpmıştı ve kalkmak için çırpınmamıştım.Onu yapmaya halimde yoktu zaten.Yerde öyle boylu boyunca uzanmışken Aras gelmişti yanıma ve başımı kucağına almıştı.
"Masal!" gözlerimi hafif araladım.
"Beni eve götür."
"Tamam bebeğim." Bacaklarımı kavradı ve beni kucağına aldı.
"Masal,bu kadar çabuk pes edemezsin.Hava daha yeni aydınlanıyor.Parti daha yeni başlıyor." Baran'ın sesiydi sanırım bu.Başımı Aras'ın göğsüne yasladım ve sadece el salladım.
"Bizim evde işimiz var çocuklar."
"Oooo..." gülüşmüşlerdi hepsi.Aras,sadece havasını korumaya çalışıyordu.Beni kucağında taşıyarak kalabalığı yara yara çıkmıştı evden.Bilincim kayıptı.Arabaya oturttu ve kemerimi bağladı Aras.O an ölmek istemiştim.Gerçekten,ölmek istemiştim.Dünyanın benim için hiçbir anlamı,amacı yoktu.Her şey boşunaydı.
Gece yoktu.
Onu en son dört gün önce görmüştüm.Nasıl özlemiştim...Her şeyi kaybetmişçesine,ruhumu yitirmişçesine özlemiştim...O dört güne ait hatırladığım tek şey sürekli sarhoş oluşumdu.Partilerden,gece kulüplerinden çıkmamıştım hiç.Eski hayatıma geri dönmüştüm.Yine insanları aşağılıyor,havam uğruna herkesi eziyordum.İster istemez öyle olmuştum.Çünkü çevremdeki herkes öyleydi.
Kimse Gece kadar iyi değildi.O sürede kimse benim için endişelenmemiş,beni merak etmemişti.Bende öyle.Hayatı böyle olan biri neden yaşamak istesin ki? Normal olarak ben de ölmek istiyordum.Geldiğimizde tekrardan kucağına aldı ve odama çıkardı beni.Yatağa yatırdığında bir süre başımda dikilip,yanıma oturmuştu.
"Neden bu kadar içtin?"
"Düşünmemek için." Gözlerimi açmadan konuşmuştum.
"Peki,şu an düşünmüyor musun?"
"Maalesef,hayır."dudaklarım ve sesim titredi.
"Onu özlüyorsun" yavaşça gözlerimi açıp,ona baktım.O da ayağa kalktı ve ayakkabılarımı çıkardı.
"Araas..." yumuşaktı sesim.
"Aptal değilim Masal.Başka bir adamı sevdiğini,onu özlediğini biliyorum." Korkarak gözlerimi kaçırdım.Elbise odama gitti,pijamalarımı aldı ve geri geldi.Yanıma oturdu,kollarımdan tutup doğrulttu beni. Çıplak omuzlarımdan kavradı.Gözlerimin en içine baktı.Zorda olsa açık tutmaya çalıştım gözlerimi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ölü Papatyalar
Romance•HayranKurgu versiyonu ve hikayenin devamı açıklamadaki hesabımdan paylaşılacaktır.• İki farklı dünya,iki farklı karakter.. Aydınlık ve karanlık,iyikiler ve keşkeler,umutlar ve pişmanlıklar,Aşk ve nefret,ihanet ve arzu,Papatya ve Adam.. Güneşin çıpl...