Donanma'nın güçsüz olması ile 1533 yılında Hızır(Barbaros) reisi İstanbul'a çağırdım ve onu Kaptanı derya yaptım.
böylece gün geçtikçe donanma güçlendi hatta Praveze'de Barbaros komutasındaki Osmanlı donanması Andre Dorya komutasındaki haçlıları yendi ve Akdeniz'de artık Osmanlı söz sahibi oldu.
Piri Reis'in Hint seferinde gemileri bakım için bırakıp hazineleri Mısıra getirmesi ve bana gelen kötü raporlarla Mısırda Piri Reis'in kellesinin vurulması emrini verdim.
Son seferim olan Zigetvar'a yola çıktığımda şahadet'in yakın olduğunu biliyordum ama askerlere moral olsun diye bu sefere kalkıştım.
Neticede şimdi vefat ediyorum.
İnşallah bu kitap gerçekten hak eden birinin eline geçer.
Ben babam Yavuz Sultan Selim'den güçlü bir ordu ve ağzına kadar dolmuş bir hazine aldım.
Bunun neticesinde şu ana kadar Osmanlı Devleti'nin en geniş sınırları da benim zamanıma oldu.
İnşallah benden sonra tüm Cihan Osmanlı'nın olur.
Bunları yazdıktan sonra padişah vezirine kitap'ı odamda bulunan altın rafa koy emrini verir ve vefat eder.
Vezir sultanın emrine uyar ancak bazı yeniçeriler kitap'ın kapağında ki altınların çok değerli oldukları için kitap'ı sultanın odasından çalarlar tam saray'dan kaçarlarken vezir kitap'ın çalındığını fark eder ve onları kovalar yeniçeriler kütüphaneye sığınırlar 5.rafa kitap'ı saklarlar ve saraydan kaçmaya çalışırlar kaçarlarsa kitap'ın yerini bir arkadaşına söyleyecek arkadaşı kitap'ı alacak ve hepsi birlikte kitap'ı satıp kaçacaklardır.
Ancak planları tutmaz,vezir ve yanındakiler hain yeniçerilerle savaşır hepsini öldürürler ancak kitap'ı kimse o günden sonra bir daha göremez.