Kusura bakmayın beklenmedik şeyler oldu.
-Uyan artık hergün senle mi uğraşıcam.
Noluyor lan bu ses annemin degilki.
-Noluyor lan senin burda ne işin var?
-Lan sana da yaranılmıyor. Mal bugün okula gitmek istemedim o yüzden bende senin okuluna geliyorum. Popüleriteni arttırıyım dedim.
-Olum ömrümü yedin tamam gel gel de çık odamdan bende annemi kötü uyandırır zannederdim. Daha beteride varmış. Çık hadi.
-Kes lan çük. 3 dakikan var.
-Çık artık kaşşar.
Madem bugün Orkun da geliyor. Bugün serbest gitmek gerek. Popülerlik artsın.
-Hadi artık aşağı inelim servis gelicek.
Evden çıktık. Servisi beklerken:
-Bakalım görelim bizim yengeyi.
-Ağzına sıçıcam ama yeter yenge deyip durma.
-Kes lan bakalım yenge mi degil mi göricez bakışlarından.
-Hehe kes hadi servis geliyor umarım boş yer vardır yoksa ayakta gidersin Orkun.
-Valla sikimde olmaz sen kalkar ben otururum ya da kucak kucağa otururuz.
-Bazen senden igreniyorum.
Servis gelip önümüzde durunca içerideki bütün gözler bize döndü. Bende Orkun'a baktım. Göz göze gelince bakıp sırıttı. Yerimize oturduk ve okula gelmeyi bekledik. Servis durduktan sonra aşağı indik ve bütün gözler üzerimizdeydi.
Orkun sessizliği bozan kişi oldu.
-Evet sanırım buralarda yakışıklı kişi görmeye pek alışık değiller.
-Yakışıklı görmeye değil. 2 yakışıklı görmeye alışık değiller.
(EGO TİME)
-Adam ego kasmış. Neyse hadi sınıfına gidelim artık ayakta beni kesmeleri hoşuma gitsede bütün okul bakınca egom bu kadarına alışık değil.
-Kes lan senin egon herşeye yeter.
Bunları konuşurken sınıfın önünde gelmiştik. Sınıfa girmeden etrafıma baktım ama o yoktu. Önüme döndüğümde Orkun çoktan içeri girmişti. Arkasından içeri girdiğimde hayat durmuş gibi herkes nefes almayı unutmuş bize bakıyor bizde onlara sexsi bakışlar atarak sırama geçtim. Orkun ilk önce yadırgadı ama sonra yanıma oturdu.
Fısıldayarak:
-Sanırım sizin sınıf ölmüş. Herkes bize bakıyor.
-Dediğim gibi 2 yakışıklıyı yan yana göremiyorlar. Ben bile tek girdiğimde yine bana bakıyorlar şimdi ölmeleri normal.
-Ee ne zaman tanışıcam?
-Kiminle?
-Yengeyle diyorum.
-Ya olum ne yengesi beni fitil etme. Yenge menge değil. Çok tanışmak istiyorsan teneffüs de tanıştırırım.
-İlk ders ne?
-En sevdiğim ders fizik.
-Sen ölmüşsün olum artık senle daha sık takılmam lazım gidişat kötü. Fizik lan fizik neresi sevilir.
-Kes amk sende yabancı dil seviyosum bem sana bir şey diyomuyum kaşar.
-İyi lan anladık. Sizin sınıfta hiçde güzel kız yokmuş. Neyse teneffüs de bakarım etrafda güzel bulamazsam da senle yetinicem.
-Cidden senden iğreniyorum. Hem teneffüse çıkmak iyi bir fikir değil. Herkes bize bakıyor olucal egon hazır mı buna?
-Sabah dediğin gibi egom herşeye yeter.
-Sen bilirsin benden günah gitti.
Hoca derse girene kadar etrafa bakıp sonra telefonuma bakıyordum hoca gelene kadar. Teneffüs zili çaldığında Orkun ayağa kalkarak.
-Okulunu ve yengeyi görelim bakalım.
-Ona yenge demeyi kes artık.
Dışarı çıktığımızda yine gözler üstümüzde gezerken onu gördüm. Tribün de oturmuş kitap okuyordu.(ÇOK SIRADAN) Orkun'a işaret edip gösterdiğim yere baktığında 0 şeklinde açılmış ağız ve pörtlek gözlerle karşılaştım. 2 kez dürttükten sonra kendisine gelip yürümeye başladı. Bige'nin yanına gittiğimizde.
-Eee kibirli napıyorsun?
Kız afalladı.
-He hiç kitap okuyorum.
-Bu kardeşim Orkun.
-Tanıştığımıza memnun oldum kibirli. Demek hep bahsettiği kız sensin anlattığı kadarda güzelmişsin.
Ben what the fuck diyorum noluyor mk yaşan söylemeyede başlamış bu kaşar artık temiz bir dayağı hak ediyor. Uzun bir sessizlikten sonra Orkun;
-Şey aslında bugün reflekse gidicez bizimle gelirmisin?
-Şey neden olmasın olur.
-Tamam o zaman okul bittiğinde seni buluruz.
Son cümleyi söyleyen Orkun etrafına bakınırken gözleri bir yerde kaldı. O yöne baktığımda bize doğru gelenleri gördüm. Artık karar vermeliyim.
