Never Give Up ! (Ed Sheeran - Harlena *H.S)-Düzenlendi.

6.O'nun kalbi hakkında hiç birşey bilmiyorsun !!

Bölüm 6..

Ed Taylor'un partisinden geldiğinden bu yana sadece Marissa adındaki periyi düşünüyordu. Genç kızın yetenekleri sınırsız olmalıydı. Bu kadar güzel bir sesi olmasını beklememişti. Uzun zaman sonra ilk defa bir kızın gülüşünü unutamıyordu. Genç kızı ağlarken görmüştü ve muhteşem gülüşü ile ödüllendirildikten sonra bir daha asla o gülüşü soldurmayacağına yemin etti. Taylor ilk defa verdiği bir parti ile genç adama dokunabilmişti. Bu parti kalbinin bir numarasında yer bulmuştu. Marissa'yı sadece bir gün tanımış olsa da içinde bu kıza karşı engel olamadığı bir çekim vardı. Genç kızın gözleri mavi gözlü adamda mıknatıs etkisi yapıyordu. Ed kayıp yarısını bulduğunu düşünüyordu. Artık yeni bir ilham perisi vardı. Bunları düşünerek uykuya dalmak iyi hissettirmişti.  

Harry bütün gece amaçsızca dolaşmış olmasına rağmen bir türlü acısını dindirememişti. Kime, nasıl, hangi yüzle gideceğini bilmiyordu. Yolunu kaybetmişti. Neşesini, gülüşünü kaybetmişti. Harry bile kendisini aynada görmek istemiyorken kimin ona katlanabileceğini bilmiyordu. Issız sokaklarda londra'nın güneşi karşılamasını izledi. Güneş ışıklarını yansıtsa da ısıtmıyordu. Tıpkı Marissa gibi. Uzaktı. Gerçek güzelliğini bulutların arkasına saklıyordu. Doğa bile kendisiyle dalga geçiyordu. Harry kaybolmuştu. Bıkmıştı kendisini Taylor'a bağlayan saçma anlaşmadan. Yeniden özgür olmak minik meleğini kollarında saklamak, her kötülükten korumak istiyordu. Ölüm Marissa'yı almaya geldiğinde Harry Styles azrail'in karşısında durmaya ve sonuna kadar savaşmaya kararlıydı. Genç kızı ölümden kaçırabildiği kadar kaçıracaktı. Bu bütün kariyerinin bitmesi demekse bitecekti.

Ed sabah uyanır uyanmaz rüyasında gördüğü meleğin etkisi ile gitarını eline almış yeni bestesi için mırıldanmaya başlamıştı. Kapının kırılacakmış gibi çalması mavi gözlünün daldığı derin düşleri bıçak gibi kesmişti. Bu tam anlamıyla saygısızlıktı. Kapıya bir an önce bakmazsa kırılacakmış gibi hissediyordu. Kalkıp kapıya doğru ilerledi. Açtığında karşısında görmeye alışık olmadığı bir manzara vardı. Yıkılmış bir Harry Styles...

Harry amaçsız gezintisine dostunun evinde son vermeye karar verdi." Çocukların yüzüne nasıl bakabileceğimi bilmiyorum Ed.. " Dedi kapının açıldığına sevinirken.  Neler olmuş olabilir diye düşünmeden duramıyordu mavi gözlü genç. Merak damarlarında bir zehir gibi akıyordu. Harry ne yapmış olabilirdi?  One Direction bir aileydi. Birbirlerini her zaman affederlerdi. Bu kadar kötü ne yapmış olabileceğini bilmiyordu. Harry çok uzun zamandır arkadaşıydı. Sinirli bir yapısı vardı ancak herkes Hazza'nın kimseyi bilerek kırmayacağını bilirdi. " Sakin ol Hazz.. " Dedi Ed ve onu içeri aldı. Gerçekten yıkılmış görünüyordu. Çocukların yüzüne bakamayacak durumda olmasının sebebi içini kemirip duruyordu. Harry koltuğa doğru yaşayan bir ölü gibi ilerlerken Ed sebepleri gözden geçirmeye başlamıştı. Birden aklına gelen fikirle içi buz kesti. Marissa...

Harry ve Marissa birbirlerine diğerlerinden daha yakındı. 'Yoksa...' diye düşündü Ed ama bu  kendisini ilgilendirmezdi ve açıkcası bu konunun neden kalbinde fırtınalar kopardığını anlayamıyordu. Onu daha bir gündür bile tanımıyordu. Ed arkadaşının  arkasından bakıp düşüncelere dalarken Harry çoktan koltuğa geçmiş boş boş karşıya bakıyordu. Adımlarını mutfaga doğru çevirip ikisi içinde bir bira aldı. Bu konuşma biraz alkol gerektiriyormuş gibi gözükmeye başlamıştı.

Elindeki biralardan birini Harry'e uzatıp dikkatini çekebildiğinde karşısına oturdu. " Sorun ne ? " diye sorduğunda şaşırmış gibi değildi. Daha çok nasıl anlatacağını bilemiyor gibiydi. Bu da aklındaki ihtimali güçlendiriyordu. Odanın içindeki oksijenin azaldığını hissediyordu Ed Sheeran. Kalkıp camı araladı. Harry konuşmaya başlamıştı.." Marissa.. " Harry'nin dudakları arasından umutsuzca çıkan bu isim mavi gözlünün bir an duraksamasına neden oldu. Boğazındaki yumruyu yutkunarak gidermeye çalıştı. " O benim yüzümden ölüyor.. " Dedi Harry.