Gıcırdayan kapıdan geçip doktorun karşısındaki sandalyeye oturdu. Elleri gerginlikten terlemişti, pantolonuna sildi ve doktorun konuşmaya başlamasını bekledi. Saniyeler sanki ona inat yavaş ilerliyormuş gibiydi.
Doktorun gözleri acır gibi bakıyordu sanki. Bu sırada o geçmeyen saniyelerden nefret etti. En çokta acırmış gibi bakan gözlerden nefret etti.
"Hala ameliyat olmamakta kararlı mısın?"
"Evet kararlıyım."
"Ne desem de kararın değişmeyecek?"
"Evet değişmeyecek."
"Peki, sana dozu yüksek bir ağrı kesici yazacağım, ağrın olursa iç. Tekrardan bir düşün çok geç olmadan ameliyat olmalısın."
"Peki düşüneceğim. İyi günler."
"İyi günler."
Doktorun odasından çıkıp köşedeki tuvaletlere doğru ilerledi. Boş bir kabin bulup içeriye girdi. Klozetin üstüne oturdu, başını elleri arasına aldı. Göz yaşlarını elinin tersiyle sildi. Ailesine ve arkadaşlarına bu durumu nasıl anlatacağını bilmiyordu. Belki de en iyisi hiçbir şey söylememekti.
Sevgilerimle~ İyi okumalar ^3^