Çalar saatimin sesiyle gözlerimi yavaşça açtım. Güneş gözüme doğru çarpıyordu. Yatağımın üzerinden istemsiz olarak yavaşça kalktım.Annem formalarımı kapının arkasına asmış. Hemen ordan alıp bir hışımla üstüme geçirdim. Yeni okulumunda kim bilir beni neler bekliyordu. Bir an dalmışım. Annemin ''Kahvaltı hazır üstünü giy gel Feyza'' sözüyle irkildim. Merdevinlerden hızlı bir şekilde indim. Annem yine donatmıştı masayı. Belkide annemi bu yüzden çok seviyordum. Sandalyeyi çekip oturudum. Bir şeyler atıştırdıktan sonra çantamı tek omzuma takıp çıktım. Okul evimize yakındı. Yavaş yavaş okula yaklaşmaya başlamıştım. Benim arkamdan önümden her tarafımdan birileri çıkıyordu. Okulun giriş kapısına geldiğimde gözlerim faltaşı gibi açıldı okul o kadar büyükti ki nerdeyse bir şirket boyutundaydı. Kapıdan içeriye girdiğimde heryerde öğrenciler vardı okul tıklımtıklımdı. Çık çık sınıfıda bulamadım. Ta ki bir çocuğa sorana kadar ''Pardon 11-E sınıfı ne tarafta?'' diye. Çocuk durup bir süzdü beni sonra yavaşça konuşamaya başladı.''Sen herhalde bu sene yeni geldin.Aynı sınıftayız.He bu arada ben Poyraz'' diye böyle yarım saat konuştu. Sınıfa geçtiğimde sınıfın düzeni beni şaşırtmıştı. Poyraz denen çocuk birden seslendi ''İstersen gel benim yanıma otur''. Oturcak başka yer olmadığı için bende kabul ettim. Poyraz çok geveze idi. Ben ise suskun sakindim. Hocanın gelmesiyle sınıfta 1.sınıf gibi sessiz sakin bir yer oluştu. Hocayı gördüğümde tanımamıştım. Ama sonra dikkatlice bakınca eski okulumdaki geometri öğretmenim Serkan hoca idi. Eski okulumda hocaya arkadaşlar arasında İngiliz derdik. Hocanın güzel bir İngilizcesi vardı. Ayrıca hocaya çektirmediğimiz kalmamıştı. Hoca beni dikkatlice süzdü gördüğünde ağzı açık kaldı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gizem
RomanceHayatının en güzel dönemlerini en kötü bir şekilde geçiriyorsun ? Yaşadıkların sana ağır geliyorsa ? Gücün kalmadıysa ? Ya yanındaki kişiden yardım isteyeceksin. Ya da en uzağındakinden.