Kendiside oturunca hoca desr anlatmaya başladı. Ben hocaya bakar ve dinliyor gibi gözüküyordum. Yamaç'ın bana baktığını hissede biliyordum ama bakmıyordum. Ama artık bakma isteği duyduğumda ona baktım. Tahmin ettiğim gibi bana bakıyordu. Ona bakmaya başladığımdan 1 dk sonra beni süzmeye başladı en sonunda tekrar gözlerime baktı. Zilin çalmasıyla gözlerimi kaçırarak eşyalarımı topladım. Masanın üstüne oturarak telefonumu çıkartıp sosyal medyada oynarken yanıma gelen erkeklerle telefonu kapatıp onlara baktım.
"Noluyor."dedim.
"Sen bu sarının kim olduğunu bilmiyorsun. Ama zamanla öğrenirsin."dedi aralarından biri.
"Onun kim olduğunu bilmiyorum evet. Ama o da benim zamanla kim olduğumu öğrenecek."dedim sert sesimle. "Adı ne."diye devam ettim.
"Azra."dediğinde güldüm.
"Sert bir adı var ama adı onu korumasın kendi özgüveniyle karşıma çıksın."dedim. Hepsi çapkın çapkın gülmeye başladı. Aralarından yamaç'ın çekil çekil demesiyle dibime kadar gelmişti.
"Bana bak azradan uzak dur yoksa senin için kötü olur."dedi. Masada oturduğum için ona biraz aşşağıdan bakıyordum. Ayağa kalkıp bende aynı sert ses tonuyla konuştum.
"Sen neden onun arkasını koruyorsun. Arkası değil kendisi bireysel gelip bunları söylesin. Tabi götü yiyosa. Çok götü kalkmış ama ben indirmesini bilirim."dedim net duruşumla. Bişey diyemeden bana öylece bakarken konuştu.
"Çıkın dışarı, sınıfta kimse kalmasın."dedi hala bana bakarken. Diğerleri sırıtarak kapıya doğru yürüyüp çıktılar ve kapıyı kapattılar.
"Off senin için ayakta dikilemem."dedim ve masaya tekrar oturdum sonrada ona baktım.
"Neyine güveniyorsun çok merak ediyorum."dediğinde hemen konuştum.
"Kendine güvenen insanlardan biriyim."diye cevapladım sonra devam ettim.
"Ama senin o ezik sevgilinin yanında olman gerek. Çünkü son morarmamış yüzünü görecen."dedim sırıtarak.
"Sertsin."dedi.
"Evet öyleyim."dedim en güzel ses tonumda. Iki elini masanın kenarına koyarak üzerime yaklaştı. Yüzümü inceledikten sonra tekrar gözlerimde durdu.
"Sevgilin görmesin sonra sana kızar."dedim sonrada dudaklarımı aralık bıraktım.
"Sevgilim benim herşeyim onun başina gelen bişey bana gelmiş sayılır."dediğinde of'layarak masaya uzakdım ve tavana baktım.
"Söylesene nesine aşık oldun."dedim. Kendisi masaya uzandığımda açılan göbeğime bakıp yüzüme yüzünü yaklaştırdı ve kulağıma eğildi.
"Kıskanıyormusun onu."dediğinde kahkaha atmıştım. Biraz başını kaldırıp bana baktı.
"Ben onun nesini kıskanayım be. Çöplükten çıkıp gelmiş."dedim hala gülerken. Baş parmağını dudağıma bastırıp beni susturmuştu.
"Ona yapılan yada söylenen bişey bana yapılmış yada söylenmiştir dedim ama sen hala onu küçümsüyorsun. O zaman bunun bedelini ödersin."deyince bende bu sefer onun yüzünü inceledim ve tekrar baktım. Parmağını çekip işaret parmağını boynumdan başlayarak şortumun düğmesini kadar sürmüştü. Hafif titresemde dik durmaya çalıştım ve konuştum.
"Kendini bana cezbetmeye calışma, beceremiyorsun. Ve rezil oluyorsun."dedim. Yine kulağıma yaklaşıp konuştu.
"Sert olduğun kadar zorsunda. En sevdiğim ikili."deyince sırıttım. Bende onun gibi kulağına yaklaşarak dudaklarımı kulağına değdirdim ve konuştum.
"Ukala olduğun kadar yavşaksında. En nefret ettiğim ikili."dedim. Kaşları çatılmış bir şekildeydi. Ama sonra sırıtmaya başladı.
"Seninle uğraşmak güzel olacak."dediğinde bu sefer benim kaşlarım çatılmıştı. Doğrulduğumda kendiside geriledi. Ayağa kalkıp onu duvara ittim ve dibinde durdum.
"Ben asla oyuncak olmam, oyuncak oynatırım."dedim. Kendisi sırıtırken iki elini belime koyarak birden kendine çekti. Bir ayağım onun ayaklarının ortasına diğer ayağım dışarıdaydı. Çok yakındık ama bu durumdan etkilenmiyordum. Hala asi duruşumla ona baktım.
"Bu durumdan bile etkilenmiyorsun. Imm."dedi.
"Beni o sevgilin olacak kişiyle kıyaslama."dedim.
"Yok, o bu durumda olsaydı hemen benden faydalanırdı. Tabii bende. Nasıl olsa sevgilim istediğimi yaparım
"deyince sinirlenmiştim. Istediğimi kelimesine baskı uygalaması sinirimi bozmuştu. Ondan ayrılıp arkamı döndüm bir adım atacaktım ki tekrar belimden tutup kendisine çekti. Ellerini belime sarmış bulağıma nefesini veriyordu. O da benim yaptıgım şeyi kıskanmıştı. Dudaklarını kulağıma deydirip konuşmuştu. Aklı sıra beni kendine cezbedecekti."Ama ben sadece ondan değil. Istediğim kişiden faydalanırım. Kimse itiraz edemez."dediğinde güldüm.
"Zorunlu mu?"diye sordum. Boynuma kondurmaya başladığı öpüçükler sırasında konuştu.
"Evet."dedi.
"Saplantılısın yani."dedim bu sefer.
"Öylemiyim."
"Evet. Ama şuan bana kendini etkilemeye çalışma çünkü olmuyor. Yani bana saplantılı olma çünkü sonu hüsran olur."dedim. Kendisine daha çok bastırarak tekrar nefesini vererek konuştu.
"O kadar emin olma küçüğüm."deyip kendini bana sürtmeye başladı. Elleeini tişörtümün altın tenime değdiğinde irkilmiştim.
"Sadece dokundum daha bişey yapmadım."deyip kahkaha atmaya başladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ZOR KIZ
Jugendliteratur"Kendini bana cezbetmeye çalışma, beceremiyorsun. Ve rezil oluyorsun." "Sert olduğun kadar zorsunda. En sevdiğim ikili." "Ukala olduğun kadar yavşaksında. En nefret ettiğim ikili." "Seninle ugraşmak güzel olacak."