Kapının çalmasıyla birlikte Luke oturduğu koltuktan kalkıp telefonunu aldı.
Kapıya yürürken arkasından abi Jack geldi. ''Kim geldi?'' Küçük kardeşine sordu. Luke, ''Seni ilgilendirmez.'' dedi.
''Ben senin abinim. Elbette ilgilendirir.'' Luke henüz kapıya ulaşamadan Jack ondan önce kapıya vardı. Kardeşini beklemeden kapıyı açtığında karşısında mavi saçlı, daha önce görmediği bir çocuk ile karşılaştı.
''Bu tuhaf saçlı kim?'' Jack, Luke'a dönerek konuştu.
Michael, Luke'un onun aldattığından şüphe etti. ''Ben Luke'un sevgilisiyim.'' dedi ''Sen kimsin?'' Ama Luke'a güveniyordu.
''Ben de abisiyim. Senden daha önce söz etmemişti.'' Mavi saçlı çocuğu süzdü. (Niye süzüyorsun çocuğu makarna mı bu) Michael'dan pek hoşlandığı söylenemezdi.
''Ben de bir abisi olduğunu bilmiyordum.'' Luke onu aldatmadığı için rahatladı.
''Bir tane değil, iki tane abisi var.''
''Her neyse.'' Michael gözlerini devirdi. ''Gidelim mi, Luke?''
Sarışın çocuk başını sallayarak Michael'ın yanına geldi.
''Dışarı çıkmana izin vermiyorum.'' Jack, Luke'un kolundan tutarak durdurdu.
Luke kolunu kurtarmaya çalıştı. ''Umurumda değil.'' dedi.
''Luke!'' Jack bağırdı ancak Luke onu duymamış gibi yaparak Michael'ın elini tutarak evin önündeki Michael'ın olduğunu düşündüğü arabaya yürüdü.