AİGOO!! TAENNİE♥

10

Şuanda okulda hatta sınıfın içindeyim. Ders Edebiyat. Hoca uyutmuyor aklım tae'de. Sabah onu göremedim. İlk dersteyiz ya ondandır. Dersin bitmesine 1 dakika kalmış 39 dakika nasıl dayandım ben aq.

Zil çalar çalmaz. Dilcilerin olduğu sınıflara yönelecektim 2  sınıf vardı.  Tam sınıftan çıktım ki Tae'yi görmem bir oldu. Ona doğru koştum. Yanına Geldiğim de ilk sözü ben attım..

Jennie: Nasılsın? Sabah göremedim seni. Neyse şimdi gördüm. Eeee daha daha nasılsın?

Tae: Ben iyiyim ama sen? Düşündün mü? Kendine geldin mi?

Hala kendimde değildim. Aklımda olan tek bir şey vardı.  O da tae'yi üzmemek. Ona karşı bir şeyler hissetmek istiyordum. Sürekli yanında olmak. Hatta evlenmek istiyordum dur çok abarttım. Ama ondan iyi bir baba olabilirdi. Böyle uzaylı minikler. Tae gibi yakışıklı bir oğlum.

Tae: Jennieee! Dünyaya dön

Jennie: Dünyadayım zaten..

Tae: Eeee?

Jennie: Seninle evlenmek istiyorum..

Dur bi dakika. Evlenmek. Çomak gibi kafam var. Amk

Tae: Evlenmek! Reşit değiliz!Dur EVLENMEK!

bağırarak söylediği için tüm kolidordaki öğrenciler bize bakıyordu. Teşekeler

Jennie: Dur yavaş! Evlenmek değil yanlış oldu. Bak taehyung sana gerçekçi olmak istiyorum..

Tae: Okuldan kaçsak mı? Hem sen tecrübelisin. Daha iyi konuşuruz? Ha?

Jennie: İmkanı yok! Salak! Dün kaçarken ne vadeler atlattım ben. Ama hadi kaçalım!

Tae:İşte benim kızım!

Çantamı alıp bahçede buluşmak üzere anlaştık tae ile. Buluştuğumuzda:

Jennie: Hazır mısın zuzaylı jojuk?

Tae: Her zaman

Tellere tırmanacaktık. Ama yapamıyorduk aq. Dün ben nasıl çıktım?

Tae: Nasıl çıktın sen bunla kızım?

Jennie:Ne bileyim?

Tae elimden tutarak okul kapısına doğru gitti.

jennie: Salak mısın oğlum?

Tae: Hem de nasıl

Tae ile okul kapısında dışarı çıktık. Güvenlikçi uyuyordu. Allahım şanslu günümdeyim galip?

Tae: Çok güzel gülüyorsun. Gülerken kısılan gözlerini seviyorum

Utandım çocuk. Yanaklarımın kızardığına yemin edebilirim.. Cidden şuan kıpkırmızı kesildiğim kesin.

Jennie: Teşekkür ederim. Güldüğüm zaman 32 diş gülmeni kare ağzını seviyorum dedim.Cidden gülüşü güzel bir uzaylı.

Tae: Şey teşekkürler. Ama böyle yapma dedi

Jennie: Bakıyorum da biz aslında iyi bir çift olabiliriz ya.

Başını öne eğdi. Eğmemeliydi  Elimle kafasını kaldırıp;

Jennie: Uzaylın olmak istiyorum.

Tae: Gerçekten seversen zaten uzaylım olmazsın. Zorlana sevmeye çalışma beni Jennie. Kendiliğinden sev beni. Bana acıdığın için değil kendin istediğin için sev.

Haklıydı.  Ama içimden gelen bir şey ellerini tutup bırakmamak istiyordu. Aşka inanmayan ben şimdi aşık olmak istiyordum.

Jennie: Ellerini tutmak istiyorum tae.  Hiç bırakmamak istiyorum. Ben aşka inanmazdım. Şimdi ise aşık olmak istiyorum. Yanında olmak istiyorum dedim bu sefer başını öne eğen bendim.

Tae: Gerçek duygularının olmasını istiyorum

Jenni: İlk defa böyle hissediyorum. Tae bilmiyorum. Kalbim atıyor ama Severek mi bilmiyorum. Sana dürüst olmam lazım. Üzgünüm. Bir şeyler hissediyor gibiyim ama galiba..

Tae: Anlıyorum.. Acıdığın için böyle oluyor. Beni sevmeye çalışma! SEV!

Jennie: Anlayışlı olma bu kadar. Üzgünüm dedim başım önde. Tae bana sarılarak

Tae: Senin varlığın beni mutlu etmeye yetiyorken böyle yapman emin ol beni mutlu etmiyor. Zorla sevme beni..

Jennie: Zamana bırakalım Tae

Tae: Zaman halleder mi? Ben o zamana kadar acı mı çekeceğim?