‘’Çok eski bir muhabbet’’
Gözbebeklerim büyüdü bir anda, hayretler içindeydim. Kaç yıl geçmişti sahiden ben ve o. Donmuştum. Merhaba dedi soğuk ve acınası bir ifadeyle ben kekeleyerek cevap verdim. Peki, neden onca şeyden sonra neden hala heyecanlanıyordum ki aradan kaç yıl geçmişti. İki sevgiliden platonik bir aşka dönen bir şeydi benimkisi. İrkildim Can Bey'in sesiyle. Yiğit bey dedi her zaman ki dolgun bir o kadar da gür sesiyle. Ayşenur Hanım alanında uzman bir hukukçu arkadaşımız bundan sonra hukuk büromuzun başında o olacak ve artık birlikte çalışacaksınız dedi. Bende soğuk bir gülümseme attım. Can Bey devam etti o hayran olduğum konuşmasıyla ''Ayşenur Hanım, Yiğit Bey size her şeyi gösterir. Yiğit Bey şirketimizin basın ve medya sorumlusu dedi ve arkasından kahkahasını basarak bu şirkette en güvendiğim adamımdır. Eminim anlaşacağınıza dediğinde. Ayşenur söze girerek 'Bundan emin olabilirsiniz Efendim zaten önceden bir muhabbetimiz var dedi. Can Bey -o kahkaha atan adam- bir anda kas katı kesildi nasıl yani dedi. Söze atıldım ve lise arkadaşım dedim. Ayşenur başıyla onaylayarak evet lise arkadaşıyız dedi. Can Bey buna sevinmiş olacak ki o başıyla onaylayarak çok iyi haber bu dedi. Ve sonra şöyle bir pantolonun kemerini yukarı çektikten sonra bana döndü ve '' Yiğit Ayşenur Hanımı gezdirdikten sonra seninle konuşacaklarım var odama gel dedi. Onaylayarak başımı Tabii Efendim dedim. Ayşenur la o an hiç konuşmak istemiyordum sanki. Aramızdaki soğuk havaya aldırmadan devam ediyordum. Tam benim ofisimi geçip hukuk departmanın önüne geldiğimizde ; bir an çokbilmiş sekreterim lafa atıldı. Yiğit Bey sizi bugün 3 kez biri aradı. Kim aradı diye sorduğumda ise ‘’ıııı şey Efendim unutmuşum not almıştım ama ‘’ dedi bende yanaklarımı şişirerek of Aslı dedim. Ayşenur’da biraz tebessüm oluştuktan sonra holdingin hukuk bürosuna geldik ve ona dönerek buyurunuz Ayşenur Hanım Önal Holding Hukuk Departmanı dedim. Bir sıkıntınız olursa tam karşınızda benim ofisimi bulacaksınız diyerek soğuk bir tebessüm attım gene ondan karşılık beklemeden döndüm arkamı gittim. Eminim çok söylenmiştir. Odama geçtim Aslıda hemen odama damladı. Yiğit Bey özür dilerim sizi arayan arkadaşınız Fatma Hanımdı. Benden tamam teşekkürler Aslı diyerek bilgisayarımın karşınsa geçtim.
15 dakika oldu Can Bey aradı. Onun yanına çıkarken aklıma tek düşünce vardı. Ayşenur’u nerden bulmuştu. Yanına vardığımda o sevecen tombik patrondan tek bir eser kalmamıştı. Hemen söze girerek ‘’Nerde kaldın ‘’ dedi. Efendim şirketimizle ilgili haberleri gözden geçiriyordum dedim. Var mı elle tutulur bir şey dediğinde Yok diye geçiştirdim. Ama neler çektiğimi ben biliyorum. Bundan 2 gün önce patronun oğlunun eski karısını dövdüğüyle alakalı haberleri yayınlatmayacağım diye canım çıktı. Böyle bir işte çalışıyorsan kurumunu korumak için her şeyi yaparsın. Her şey derken merak etmeye gerek yok henüz bir mafyamız yok henüz. Aklımdan ben bunları geçirirken Can Bey düşüncemi bölerek bilinçaltımdan uyandıran tok bir sesle ‘’Bak Yiğit’’ dedi. Biliyorsun genel müdürümüz yaptığı son işten sonra büyük bir Mevla ile yurtdışına kaçtı gerçi hakkında arama falan yapılıyor ama ; nafile bu saatten sonra. Bizim haytanın da durumunu biliyorsun o yüzden sana terfi teklif ediyorum ne dersin? Ağzındaki bakla çıkmıştı bir anda. Ben ise buna hiç sıcak bakmıyordum. Çünkü Basın sorumlusu birinin genel müdür olması en başta genel müdür yardımcısının ve alan müdürlerinin hoşuna gitmezdi. Ve bu arada en son isteyeceğim şey buydu. Ben istemiyorum desem de Can Bey’in baskılarından kurtulamayacağımı biliyordum. Ben bunu biraz düşüneyim dedim. Can Bey yüzü soğuk bir şekilde düşün bakalım sana bir hafta mühlet dedi. Tamam, efendim dedim müsaadenizle derken aklıma bir şey takıldı.
Efendim üstüme değil ama neden Ayşenur Hanım dedim. O da ne demek estağfurullah canım artık sen genel müdürümüzsün tam yetki sende dedi ve ekledi bilirsin ki ben Isparta’da doğdum o sıralar Isparta ‘da babamın bir davası vardı ve eski bir dostumuz baktı bu davaya ve babamı hapisten kurtardı ve Ayşenur’da onun ricasıyla geldi. Bende kıramadım. Zaten kızın özgeçmişine baktığın zaman bayağı başarılı olduğunu göreceksin dedi. Bende tamam efendim dedim. Müsaadenizle derken Can Bey eğer iznin olursa bende sana bir şey sorabilir miyim dedi. Bende buyurun dedim o da bana dönerek dedi ki ‘’ Ayşenur sadece bir lise arkadaşı değil dimi ‘’ .Ben halimde biraz üzgün bir tebessüm yaptım ve eski bir dost dedim. Müsaadenizle Can Bey iyi günler. Müsaade sizin Yiğit Bey dedi ve çıktım odadan.
