Elimi burnuma götürdüm. "Anne ablamın burnu kanıyo!" Jake anneme doğru koşup kolundan çekti ve yanıma getirdi. "Herkesin burnu kanar Jake." Dedi ve peçete verdi. Burnumu sildikten sonra eve gittik. Hep beraber salona geçip oturduk. "Sana bir şey söylememiz lazım." Dedi annem. Burnum hala kanıyordu. "Ben tuvalete gidiyorum." Dedim. İçeri girip kapıyı kapattım. Aynadan kendime baktım. Burnumu silip saçlarımı düzelttim. "Buda ne?" Elime bir tutam saç gelmişti. Aynadan tekrar kendime baktım. "Hayır! Babam ölmedi onun yaşadığını biliyorum!" İçeriden Jake'in sesi geliyordu. Kapıyı açıp baktım. "Hayır bu olamaz!" Dedi ve odasına koştu. Annem arkasından baka kalmıştı. "Ben ilgilenirim." Dedim ve Jake'in odasına gittim. Yatağa yatmış ağlıyordu. "Jake-" sözümü bölerek "Git burdan!" Dedi. Yatağına oturup kafasını okşadım. "Bak Jake dünyada insanlar doğar ve ölür bu hepimizin başına gelicek annem bunu duyduğunda çok üzüldü ve şu anda senin bu davranışın onu daha çok üzüyor. Senden tek isteğim üzüldüğünü anneme belirtme." Dedim. Bana baktı. "Ama o benim babam. O..o" dedi ve bana sarıldı." Biliyorum bunun üstesinden beraber gelicez. Şimdi aşağıya inip anneme destek olmalıyız." Kafasını kaldırıp salladı. Elinden tutup dışarı çıktık. Annem sandalyede oturmuş bize bakıyordu. Jake yanına koşup sarıldı. Onları izliyordum. Bu yıl belliki bizim için çok zor geçicekti. Elime korkuluklara tutundum. "Abla?" Dedi Jake. Başım dönüyordu. "Jake acili ara!"
"Merhaba tatlım." Gözlerimi açtığımda karşımda annemi ve bir doktoru gördüm. "Noldu?" Diye sordum. Bir odada koltukta yatıyordum. "Bayıldın." Dedi annem üzgün bir şekilde."Ben Dr.Jeffer ve sende..." "..Rose.Tanıştığıma memnun oldum doktor." dedim ve elini sıktım. "Şöyle gelebilir misin ?" dedi ve koltuğun yanındaki masaya geçti."Tatlım doktor seninle bir şey konuşmak istiyor." dedi annem bana bakıp sahte bir gülücükle.Doktor keldi uzun boylu ve kiloluydu iyi birine benziyordu." Seninle konuşmak istediğim konu şu. Kanser ne biliyorsun değil mi?" diye sordu. "Tahmin ediyim. Kanser oldum." diye cevap verdim."Zeki bir kızsın Rose. Sen kan kanserisin.Duyduğuma göre sabah burnun kanamış ve zor durdurmuşsun." dedi. "Evet lavaboya gidip yıkadıktan sonra azda olsa durdu ve sonra..." dedim ve durdum. "Sonra ne ?" diye sordu. "..sonra saçımı düzeltirken elime bir tutam saç geldi." dedim ve başımı öne eydim. İkiside bana dikkatli bir şekilde bakıyordu. "Bu hastalığı birlikte atlatabiliriz." dedi.Güldüm ve "Diğer ölen kan kanserleriyle atlattığınız gibi mi ?" dedim. Oda güldü. "Bak Rose ben yaklaşık 15 yıldır bu işle uğraşıyorum hastalarımızın çoğunun çok geç zamanda teşhisi kondu ve elimizden geleni yapmamıza ramen onları kaybettik. Ama sende iki üç belirtiden hemen sonra teşhis konuldu ve bu bizim,senin için daha iyi." dedi. "Zaman ne fark eder ki her şekilde sonunda ölücem." dedim ve ayağa kalkıp dışarı çıktım.Lanet olsun.Bir kaç dakika sonra yanıma annem geldi." Rose tatlım. Bu kadar kaba olma." dedi."Ah affedersin kanser olduğum için üzgünüm." dedim ve oturdum. "Rose ne düşündüğün fark etmiycek. Bunu değiştiremezsin eğer çabalamazsan. Sen kötü günlerde hep benim Jake'in ve babanın yanında oldun şimdi ben senin yanındayım bunu beraber yenicez. Şimdi doktorun yanında gidicez ve dediklerini çok dikkatli dinliyceksin." dedi. O haklıydı bu işten böyle davranarak kurtulamazdım. Ayağa kalkıp içeri girdim. Doktorun karışısına oturdum. "Sizi dinliyorum."...
Vote ve Yorum gelirse çok sevinirim teşekkürler :)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Umut Var Korku Yok
RomanceLise sonda olan bir kız ve sahip olduğu ölümcül hastalığı.Dostluğun ve aşkın gücü bu hastalığı yenebilecek mi ? Merhaba :D ben yeni bir hikayeye başlamak istiyorum tabi ki diğerinede devam edicem ama aklıma bu hikaye geldi ve umarım bunuda okuyu...