1 Ay Sonra
Demlikte kaynayan suyun sesiyle çayımı yudumlarken huzurumun sesizliğini sevgilimmmin çağrısı böldü. Hemen açtım.
''Efendiiiiim!''
''Napıyorsun sakarım?''
Oturuyorum sen?''
''Bende otuyorum... Bak ne dıycem.''
''Dinliyorum sol yanımm.''
''Hadi hazırlanda gezelim. ''
Tamam olur.''
Telefonu kapattık ve hazırlanmaya başladım. Gardrobumdan siyah püskülü gömleğimı ve petrol mavisi bilek kalem eteğimi çıkarttım ve giyindim üzerine ise eteğimle aynı renkte şeritlere sahip şalımı yapıp bot ile kabanımı giyinip çıktım. Telefonumu çantamdan çıkartıp Yusuf'u aradım , gelemesini söyledim. Yaklaşık 15 dk sonra Yusuf arabasıyla yanı başımda belirdi . Kapıyı açıp ardından ön koltüğa oturup direk
''Nereye gidiyoruz?'' dedim
''Keşke bir öpseydin yada sarılsaydın , nebiliyim yani.....'' Yusuf'un sözünü yarıda kesip
''Hadi yaa merak ettim. '' dedim ve Yusuf biraz kızmış şekilde arabayı çalıştırdı.
***
Yusuf arabayı çarşının içinde, eski püskü bir evin önünde durdurdu. Emniyet kemerini çıkardı. Çevreye bakmak için cama kafamı yasladım. Anlaşılan Yusuf kafeye girecekti. Emniyet kemerini çıkardım ve arabadan çıktım.Yusuf bir hayli ilerlemişti ona yetişmek için hızlı ve büyük adımlar attım. Dik omuzlarından kayan deri ceketini düzeltip elini saçlarında biraz gezdirdi. Biraz sonra da bir şarkı mırıldanmaya başladı. Yusuf'un şarkısını dinlerken etrafa bakındım ve gözüme yaşlı, kirli sakallı, temiz yüzlü, mısır satan amca ilişti. Yusuf'un söylediği şarkıyı bölercesine
''Mısır!''
Yusuf biraz sesiz kaldıktan sonra
''Ne mısırı?''
''Hani varya sarı renkli taneli yeniyor.''
Nedense mısırı görünce sevinmiş, heyecanlanmıştım. Yusuf bu heyecanımı görüp gülümsedi.''Hadi gidelim.''
Yusuf'un bu sözünün üzerine önüme düşen şalıma rağmen koştum ve mısırcının yanına geldim ve gülümseyerek''Selamün aleyküm amca.''
''Aleyküm selam kızım.''
Ben mısırlara hayran hayran bakarken Yusuf'un sesini duydum.
''Selamün Aleyküm.''
Aleyküm selam paşam.'' ve devam etti
''Abi 2 kap alırız.''
''Hemmen ! Siz şöyle oturun.''
Amcanın eliyle göstediği masalara oturduk biraz sonra mısır lar geldi. Yusuf amcaya hem teşekkür etti hem de hesabı ödedikten sonra ben Yusuf ,a''Sevgilim sen mısır sever miydin ya?''
''Tabi ki. Hemde aşırı derecede.''
''Ama emin ol ben senden daha çok SEVİYORUM.''
''Sen be nim sakarımsın kesin mısırlarıda yerken dökersin.''
''Komik mi bu şimdi? Zaten ''sakarım'' diye sesleniyorsun.''
''Çünkü sen benim sakarımsın.''''Telefonunda bile sakarım die kayıtlı.''
Yusuf biraz güldükten sonra boş mısır kabını iler itti ve
yaygın bir oturuş sergileyerek ellerini cebine attı. Beni bekledi, bende bitirdikten sonra avm ye gittik.***
Karşıda ki arbaya gittmek için karşıya geçerken çok yakınımdan gelen fren ve korna sesini duydum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
RUHUMUN KATİLİ
ChickLitHayatta istediğin herşey istediğin gibi olmuyor. Tam mutluluğa bir adım atacakken o seni kapı dışarı ediyor.