LucyHeartfilia
Annemin ölümünün üzerinden bir kaç gün geçmişti. Olayın şokunu atlatamıyordum. Onu o halde görmüştüm. Son nefesini benim ellerimde vermişti. Ben ne durumdaydım peki? Tek kelimeyle: Berbat.
Yapılan incelemeler sonucu hayvan saldırısı demişlerdi. Hayvanlar...önce yumuşak dokulara saldırırmış. Bu beni tatmin etmiyordu bu kadar basit miydi yani? Hayır kabul etmiyorum.
Bir de o gece gördüğüm şey vardı tabi. Hayal olduğunu düşünüyorum. Daha açık söylemek gerekirse deliriyordum. Şuan psikologda olmam da bunun bir kanıtı galiba.
Olan tüm şeylerden sonra babam beni psikoloğa sürüklemişti. Karşımdaki kadına baktım. İyileşmekten çok kadına baktıkça sinirim bozuluyordu. Sırıtışı sinirimi bozuyordu. Hadi ama BANA ŞÖYLE BAKMAYI KES.
Ona olan her şeyi anlatmıştım ve şuan sessizlik içinde bekliyordum. Kafasını kaldırdı:
-Anneni çok seviyordun değil mi?
-Evet...
-Bu cidden zor bir durum. Olanları düşünürsek böyle olman normal. Zamanla ve seanslarımızla düzeleceksin.
-Peki ya o gece gördüğüm şey?
-Beynin sana oyun oynuyor. Anneni öldüren şeyi bir canavar olarak düşünüyorsun. O kötü adamı beraber izlediğiniz filmlerdeki cana-
-Bu aslında bir masaldı.
Sözünü kesmiştim.
-Annemin küçükken anlattığı bir masal. Annem sevdiklerini korumak için...o canavarlarla...savaştığını anlatırdı.
-İşte annenin savaştığını söylediği kötü canavarları onu öldüren şey olarak hayal ediyorsun. İş kafada bitiyor ve..bilinçaltında.
-Yani delirdim.
Suratımı inceledi. İnceledi. İnceledi. Yüzümde bir şey var mı diye düşünmeden edemedim.
-Hayır delirmedin.
Bunu demek için mi bu kadar inceledin suratımı!
-Bugünlük bu kadar yeter Bayan Heartfilia. Çıkabilirsiniz.
Sonundaa....
-İyi günler.
Kendimi dışarı attım. Babamı gördüm. Zaten iyi olmayan aramız iyice açılmıştı. Ne güzel(!)
Asansöre yöneldik. Aşağı indik. Ne o bir şey soruyodu ne ben cevap veriyordum.Arabaya geçtik hala konuşmuyorduk. Kulaklıklarımı takıp dışarıyı izlemeye başladım.
**********
Eve gelince yukarı çıktım. Odama geçecektim ki annemin odası gözüme çarptı. Temizliyorlardı. İçeri girdim. Ben girince hizmetçiler biraz fısıldaşıp çıktılar.
Annemin eşyalarına baktım. Çekmecesini açtım. Eşyalarına dokundum. Gözümden süzülen yaşa aldırmadım. Tanıdık bi kutu gördüm. Çocukluğumda beni büyüten o masallar aklıma geldi.
Kutuyu alıp yatağa oturdum. Açtım ve o anıları tek tek hatırladım.-Levy,Gajeel,Mirajane,Laxus,ikizler,Natsu....Annemin öldüğünü biliyor musunuz...
Gözümdrn akan yaşlara aldırmadan devam ettim. Kutuda tanıdık olmayan bir şey vardı. Bir paket?
Elime aldığımda üzerinde Lucy'ye yazıyodu.-Bunu bana mı verecekti?
Paketi açtım. Bir kitap çıktı. Açtım. İçinden bişeyler düştü.
Küçükken beraber baktığımız harita...
Küçükken bu haritayla zaman geçirmeye bayılırdım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Master Makarovun Tuhaf Çocukları
Fiksi PenggemarHayran Kurgu Çok beğendiğim bir roman ile en sevdiğim animeyi birleştirmenin sonucu ortaya çıkan bir kitap. Romanın genel konusunu alıp değiştire değiştire bir şeyler yapmaya çalıştım umarım beğenirsiniz. "Kendimi rüyada gibi hissediyordum. Burası...