Kısa olduğunun farkındayım fakat yazar böyle yazmış benim yapabileceğim bir şey yok. Eğer yeteri kadar vote ve yorum gelirse akşama diğer bölümü yayınlarım :)) Hepinize Iyi Okumalar...
O sabah Malfoy Malikanesi'nde kıyametler kopuyordu. Lucius avazı çıktığı kadar bağırıyordu. Narcissa ise onu sakinleştirmeye çalışıyor ama beceremiyordu. İlk defa Lucius sakinleşemiyordu. Volta atıp duruyor sonra yine başlıyordu. Bir iki saat öncesine kadar herşey normaldi. İkisi de neşeli neşeli kahvaltı ediyordu. Herşey o mektup ile başlamıştı. Mektubu ilk açmamaya karar vermiş, ama sabırsız olduğundan hemen açmıştı Lucius Malfoy. Sakinken çok sinirlenmişti. Narcissa alışıktı onun bağrınmalarına. Ama bu çok şiddetliydi. O da onu sakinleştirememişti. Mektup Pansy PArkinson'dan geliyordu. Mektup şöyleydi:
Sayın Mr Malfoy,
Öncelikle şunu söyliyeyim Draco garipleşti. Bizimle gezmiyor derslerde de dersi dinlemiyor. Çok garipleşti.
Sonra bunu araştırdım. Onu takip ettim. Onu birisi böyle alakasız yapıyormuş. Siz tahmin edin. Bir BULANIk.
İlk önce hayır olmaz, olamaz demiştim ama olmuş. O bulanık onu kendine aşık etmiş. Dersler de hep ona sırıtıyor. Ben de onun ilgisini çekemiyorum. O bulanık onu bayağı etkiliyor. O kız da Hermione Granger. Hep atıştığı sinir olduğu hatta nefret ettiği kız; Hermione Granger. Beni ona tercih etti. Neyse haberinizin olması gerektiğini düşündüm.
Sevgilerimle Pansy Parkinson
Lucius bir mektup için bağırıyordu. En sonunda NArcissa dayanamadı:
-Yeteeer!! Biraz susar mısın Lucius? Başım şişti.
-İyi de Cissy bizim oğlumuz gitmiş bir bulanığa aşık olmuş. Niye bağırmayayım ha? Bana söylermsin!!
-Tamam yanlış kişiye aşık olmuş ta bu sorunu öyle çözemezsin ki yani avazın çıktığı kadar bağırarak. Otur ve sakinleş. Bir plan yaparız. Onu ondan ayırırız.
-Evet haklısın. Uf boğazım ağrıdı. Tamam, şimdi bize bir plan lazım. Ama ondan önce o beyfendiye bir mektup yazacağız Cissy.
-İyi tamam sen yaz.
-Niye?
-Çünkü yarım saatten beri bağırıyorsun başımı ağrıttın biraz dinlenicem.
-Ha tamam ben yazarım,dedi Lucius sakin sakin. ''Tabi ya bunu nasıl düşünemedim!!'' diye düşündü Lucius. Bir parşomen çıkardı. Tüy kalemini eline aldı. Yazmaya başladı.
Draco,
Öncelikle iyi misin? Ben hiç iyi değilim. Nedeni de sensin. Çünkü sen ne halt etmeye bir bulanığa AŞIK olursun? Sen bir safkansın. Bunu kafana iyice sok. Bir daha duymak istemiyorum öyle şeyler. Pansy var niye onunla ilgilenmiyorsun? O bir safkan ayrıca bizim ailenin şanı da yerlerde sürünmez. Ailemize o hastalığı bulaştırmanı istemiyorum. Seninle bu konuları konuşmuştuk. Pansy hem o bulanığa göre daha güzel.
Baban
Lucius mektubuna son birkez daha göz gezdirdi. Hüthüt kuşunu çağırdı. Mektubu gönderdi. Lucius sorunu böyle çözeceğine inanıyordu. Ama sorunu büyüteceğini bilmiyordu...
