Uyandığımda hala aynı şekildeydik. Bir an önce bu okuldan gitmemiz gerekiyordu. Hyun Ji'yi dürttüm. Çok geçmeden o da uyandı. Kar küresini elime aldım. -"Ne kadar güzel öyle değil mi? Çünkü bu bizim arkadaşlık küremiz. Sonsuza kadar da öyle olacak" -"Teşekkür ederim" -"Neden?" -"Benimle arkadaş olduğun için. İyi ki seni tanımışım" Ona tekrardan sarıldım. -"Şimdi çıkmamız gerekiyor. Okuldan gitmemiz lazım" -"Neden? Nereye?" -"Ceza yiyebiliriz. Okul kaydımız kötü olursa Üniversiteye gidemeyiz. Hadi çıkalım şuradan" Kar küresini ve telefonumu elime aldım. Dolabın kapağını ittirdim ve çıktım. Aynı şekilde Hyun Ji de. -"Şu an herkes okulda. Giyinelim. O günkü şeyleri giy" -"Tamam" Jungkook'u dövdüğümüz günden bahsediyordum. Tabii sonrasında bir tekmeyle uçmuştum o ayrı mesele. Üstümüzü giydik. Şapka ve maskemizi taktık. Çantalarımızı alıp kıyafetlerimizi ve kitaplarımızı koyduk. Son olarak kar küresini koydum. Çantamı sırtıma taktım. Odanın anahtarını aldım. Pencereyi açık bıraktım. Odadan çıktık. Odayı kilitledim. Hyun Ji ile el ele tutuştuk. Çok sessiz ilerliyorduk. Son erkekler katına geldiğimizde ise bir ses bizi durdurdu. Bu Jungkooktu. -"Hey! Ne oluyor?" -"Bunlar kim?" -"Baksanıza!" Hyun Ji ile gözlerimizle anlaşıp koşmaya başladık. -"Hey! Kaçmayın! Kimsiniz siz?!" -"Kaçmayın durun!" Sadece Jungkook değildi. Arkadan erkek gibi görünüyorduk. Büyük ihtimal bizi erkek sanmışlardı. Hemen yatakhaneden çıktık. Okulun demirliklerinden atlayıp okuldan koşarak uzaklaştık. Bir kafeye gittik. -"Acıktım. Yemek yiyelim" -"Aynen. Nereye gideceğiz?" -"Bizim eve. Annemler hala Japonya'da. Benim odamda da gizli oda var. Okuldan kaçtığımız ailelerimize bildirilecektir. Annemler 1 haftaya kalmaz gelirler. Biz de o gizli odaya gireriz. Orası büyük. Ama Jungkook'u özleyeceğime eminim. Ah Tanrım" -"Ben de Shiro'yu özleyeceğim. Hey garson!" Yemeklerimiz geldiğinde hemen yedik. Karnımız doymuştu. Bayağı bir caddede gezip eğlendik. Daha sonra bizim eve gittik. Ev sanki korku filmlerindeki terk edilmiş evlere benziyordu. Odama geçtik. Ben odamı topladım ve temizledim. Üstümü değiştirdim. -"Hadi film izleyelim" Salona geçip film açtık. Komedi filmiydi ve biz gülmekten yerlere yatmıştık. -"Aptal! Rezil oldu!" -"Kudurmuş domuz götü bifteği nedir?!" Bir yandan konuşup bir yandan da kahkahalar atıyorduk. Film bittiğinde ise birbirimize bakıp gülüyorduk. En sonunda odama geçtik. Biraz oturduktan sonra kapı çaldı. Odamdan çıktım ve sessizce kapıya gittim. Hyun Ji de peşimden geliyordu. Kapı deliğinden baktım. Jungkook, Shiro ve Chen gelmişti! Bir de tanımadığım çocuk vardı. Kapıya öküz gibi vuruyorlardı. -"Açın kapıyı! Orada olduğunuzu biliyoruz!" -"Okuldan neden kaçtınız?! Hyun Ji! Reika" -"Açın şunu yoksa zorla açarız!" -"İyi siz istediniz" Hyun Ji'yi kolundan tutup odama götürdüm. Kapıyı kapattım ve kitaplığa yöneldim. Kitaplığı tutup çektim. Merdivenler gözükmüştü. Hyun Ji hemen İçeri girdi. Ardından ben de girdim. Kapı açılma sesi gelmişti. Eve girmişlerdi. Kitaplığı kaparken bir tane kitap düşmüştü. İyice kapattım. Merdivenlerden hızlıca çıktık. -"Vay! Burası çok güzel! Buzdolabı bile var! Banyo da var. Ama çok ürkütücü. Çatı katı bir de." Hyun Ji etrafı gözetlerken ben de telefonumdan bir şeyler bakıyordum. Konuşma sesleri gelince Hyun Ji ile birlikte Merdivenlerden indik. Başımı kapıya yasladım. Sesleri duyabiliyordum. -"Bu kitap düşmüş. Allah allah" -"Filmlerde oluyor ya hani gizli geçit. Belki burada da vardır." -"Of. Reika! Neredesin? Evde yoklar galiba. Yine geliriz. Gece elbet gelirler" -"Aynen hadi gidelim" -"Ben buradan şüphelendim" dedi tanımadığım ses. Merdivenleri geri çıktık. Buzdolabını açtım ve ramen çıkarttım. Ramen pişirdikten sonra rameni yemeye başladık.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
