İLK GÜN

199 9 2
                                    

Ben Duru atak. 18 yaşındayım.  Ünlü  mafya babası Kenan Atak'ın kızıyım. Ne kadar da havalı :/  size biraz hayatımdan bahsedeyim. 13  yaşına kadar her şey   çok güzeldi hayatımızda.  annem bizi tam bir hanımefendi gibi  yetiştirdi.  13 yaşına kadar diyorum çünkü ondan sonra annem annelik görevinden istifa etti. Abimin ölümünden sonra kendini toparlayamadı. abim benden 6 yaş  büyüktü. Babam o zamanlar ne abimi nede bizi işlerine bulaştırmazdı hattâ o zamanlar babamın mafya olduğunu bile bilmiyodum. O ailesine çok düşkün bi babaydı ama yinede bilmediğimiz dövüş sporu yoktu. Ama bu abimi korumaya yetmedi 19 yaşında  öldürdüler. O ölünce  babam bildiği  ne varsa banada öğretti. Ikizleri pek karıştırmadık bu işlere. Evet ikiz kardeşlerim var. Beste ve melis. Onlarla aramızda  1 yaş  var. Demirel Koleji'nde okuyoruz. Babamdan öğrendiğime göre  bu yıl  babamın düşmanlarının birinin oğluda bizim okula gelecekmiş. Gelsinler bakalım gelecekleri varsa görecekleride var.

Okul günü

Sabah hafize sultanın sesiyle açtım gözlerimi.

" hadi küçük hanım kalk bakalım.  Bugün  okul var geç  kalican"

Of laya of laya kalktım yataktan.  Hemen kısa bi duş aldım.  Duş  alırken aklimdaki tek şey babamla dün gece ki konuşmamız dı. Uğur kılıç ın oğlu.  Bu adamdan ölesiye nefret ediyorum oğlunun da onun gibi pisligin biri olduğuna eminim.

  Neyse .

Okulumuzun çok şükür forması yok yani istediğimizi giyebiliyoruz. Üstüme Siyahlı pembeli bi şort onun  üstüne göbeğimi açık  bırakan  sıfır kol badimi giydim son anda aklıma gelen siyah mini çantamı da aldım. Artık çıkabilirim. Ayakkabımida hemen giyip kahvaltıya indim. Kahvaltı masasında  ikizlerden başkası yoktu. Annem abimin ölümünden sonra otellerimizle ilgilenmeye başladı kendini işlere adadı diyebilirim kahvaltı yapmadan gider. Babam çoğunlukla kahvaltı masasinda olur ama bugün işlerinin yoğunluğundan erken gitmiş olmalı. Anlaşılan kızları yeni çocukları anlatmak bana kaldı.  Masaya oturup

" kızlar sizinle bi şey  konuşmam  lazim "

Benim sesimle ikiside  bana döndü

" okula yeni çocuklar  gelecek haberiniz varmi? "

Melis hemen lafa atladı

" yoooo. Kim geliyormuş  yakışiklimiymiş bari"

dedi. Bu sözüme gözlerimi  devirmeden edemedim.

" uğur  kılıç ı  tanıyorsunuz...."
beste sözümü  kesip

" o şerefsizin oğlu  geliyo  deme sakin "  dedi.

" bi daha sözümü  keserseniz....!!!"

Of sözümün kesilmesinden nefret ediyorum . Ikiside başlarını olumlu anlamda sallayinca devam ettim

" evet onun oğlu  ve iki arkadaşı gelecekmiş.  Ayağınızı denk alın onlarla konuşmayı  bırak  göz  göze  geldiğinizi bile görmicem"

Melis " ayaz niye bizim okula alınmalarına izin verdi ki "

Ayaz'in abisi bizim okulun sahibi. Yani ayaz da okulun sahibi sayılır.

" babam'a sormuş ayaz babamda bi sorun olmayacağını söylemiş "

Beste nin yüzü  düştü

" yine ne oldu beste "

beste bana bakıp
" hayatımız  babamın düşmanlarından kaçarak geçiyo "

dedi  beste babamın  işlerini  en çok karşı  çıkanımız oydu.

Melis" kim demiş  kaçıyoruz diye eğer  onlardan kaçsaydık onlarla ayni okula gidecek olmazdık."
Diyip evden çıktı 

" melis haklı  beste. Neyse hadi  kalk okula  gidelim  bakalım  yeniler gelmişmi"
ve nihayet evden çıktık Bestede arkamdan geliyodu. Melis kendi arabasına  binmiş  bizi bekliyodu. Bende hemen kendi arabama binip. Önden  gitmeye  başladım.  Arkamdanda melis ve beste kendi arabalarıyla geliyolardı. Kısa  süre  sonra okulun  otoparkın da olmuştuk.  Arabaları  park edip indik. Bizden biraz ileride  ayaz ve demirin birileriyle  tartıştıklarini gördüm  kızlarda  görmüş  olmalı  ki

melis " ovv hangi cesur çocuk ayazın par yerine girmeye cesaret etmiş "

diyip gözlerini  devirdi . Ayaz'ın  bazı  takıntılari var mesela  arabasını  hep aynı  yere park eder eğer  orda başka  birinin  arabasını  görürse  kimse tutamaz onu. Tek oda değil  kantinde de hep aynı  masaya oturur. Zaten etrafımda bi tane normal insan olsa şaşarım .Neyse daha fazla burda dikilmeyip onlara doğru  ilerlemeye başladık.  Ayaz'ın  arabasi  ve başka  bi araba burun buruna ayni park yerine girmek için  hamlede bulunmuşlar . Ayaz'ın  yanına  gidip kulağına  yinemi dedim  tabi sessiz bi şekilde. Kavga ettiği  çocuklara  dönüp  baktım  bu okuldaki herkes bu park yerinin ayazin olduğunu bildiği  için  kimse park etmez daha doğrusu  edemez. Bu çocuklar yeni gelenler olmalı. Karşımda kide uğur  kılıç ın  oğlu  cenk kılıç  büyük ihtimalle

" bak yeni çocuk  bu park yeri ayaza ait ( diyip parmağımla ayazi gösterdim ) buraya ondan başka  kimse  park etmez , edemez. Şimdi  bu seferlik  arabanı  buraya park edebilirsin  ama yarın  veya baska bi gün  yine buraya park etmeye çalışırsanız  bu kadar anlayışlı olmam."
ayaza döndüm 

" arabalarınızı bizim arabaların  yanına  park edin BUGÜNLÜK."

ayaz itiraz edecek gibi oldu ama  bakışlarimi görünce susup  sinirle arabasına  binip bizim arabaların  yanına  park etti demirde ayaz gibi arabasını  park ettikten sonra hep beraber otoparktan çıkmak  için  yürüyoduk ki yeni çocuk  konuştu

" sen kim oluyosunda bana ne yapacağımı söylüyosun "  dedi.

Yavaş  bi şekilde  arkamı  dönüp  Yüzümdeki  sinsi siritişla  yeniden karşısına  geçtim.  Kulağına  eğilip

" bana kim olduğumu mu soruyosun cenk kılıç ?  Aaaa yoksa baban benden bahsetmedimi ?  Kırıldım ama. ben DURU ATAK ... kim olduğumu şimdi öğrendin bundan sonra attığın adımada aldığın nefesede dikkat et "

Diyip otoparktan çıktım  arkamdanda melis demir ayaz ve beste de çıktı.

MAFYA ANASIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin