İthaf: @kardiyee @heyswiftie
Bölüm için fikir aldığım herkese teşekkür ederim öncelikle. Diğer bölümleri de onlara ithaf etmeyi unutmayacağım.
Şu an vote'dan çok yorum bekliyorum sizden. Hikayenin yönünü size göre değiştireceğim arkadaşlar ;-;
İyi okumalar!
-
"Anlamadım?"
Ağzımdan çıkan küçük çığlığı engelleyememiştim. Refleks olarak ağzımı elimle kapayıp kocaman açılmış gözlerimle Arda'ya baktım.
"Şşşş!" dedi işaret parmağını dudaklarına götürürken.
"Geç oldu, içeride konuşabilir miyiz?"
Başımla onaylayıp kapıyı açtım.
Tanrım.. Eren duysa çıldırırdı yüksek ihtimalle.
Seslerimizin apartmanda yankılanmasını önleyebilmek için içeri geçmesine izin verdim. Bu saatte aşağı inecek halim de yoktu zaten.
Kuşkulu gözlerle Arda'nın salona geçip tekli koltuğa yayılışını seyrettim.
"Ne?" dedi anlamsız bakışlarıyla.
"Biraz tuhaf değil mi?" dedim karşı koltuğa yavaşça otururken.
Koltuktan çok diken üstünde oturuyor gibi hissediyordum.
Saat 11.07
Akşamın -neredeyse gecenin- bir vaktinde genç bir çocukla aynı evde olmam.. Tek başına. Ne bileyim.
Abartıyor muydum?
"Yalnız olmamız mı?"
Dudaklarının kenarları yukarı kıvrılırken muzipçe gülümsedi.
"Buraya ilk defa gelmiyorum."
Doğru ya.. Tam anlamıyla tanımadığım bu çocuğu daha önce iki kez eve almıştım zaten.
Ehh, Eren haksız da değilmiş yani.
Konuyu değiştirerek sorular yöneltmeye devam ettim. Bir yandan da kapının bir köşesine bıraktığı bavullarını anlamlandırmaya çalışıyordum.
"Ne misafirliğinden bahsediyorsun?"
"Sadece birkaç günlük. Ailemden ayrıldığımı söylemiştim, yanında kaldığım arkadaşımla biraz problemler yaşadık. Her neyse, sadece yeni bir yer bulana kadar bir odanı işgal edebilirim diye düşündüm. Şüphen olmasın; birkaç günü geçmez"
Gözlerini kırpıp onaylayacağımdan emin hareketlerle arkasına yaslandı.
Onu bu evde tutmam imkansızdı. İlk seferinde ayağımın üzerinde duramadığım için eve bırakmasına birşey demedim. Aptallık edip o saçma iddiayı da kabul ettim, hatta gerçekleştirdim. Tanımadığım bir çocukla uzun bir gece geçirdim ve yine beni eve bırakmasına izin verdim.
Ama bu kadarı..
Ona güvenip güvenmememle ilgili birşey değildi bu. Tamamen mantıklı düşünüyordum. Zaten güvendiğim de söylenemezdi hani..
Ona neden güveneyim?
"Hayır."
Cevabımın böylesine keskin olmasını istememiştim ama düşüncelerimden ancak bu şekilde sıyrılabildim.
Ani çıkışım onu şaşırtmış olacak ki yayıldığı koltukta toparlanıp doğruldu.
"P-peki."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kedi
Teen FictionKendisini insanlardan soyutlamış genç bir kızın hayatını değiştiren kedinin bazen eğlenceli, bazen romantik, bazense duygusal hikayesini umarım beğenirsiniz.