Multimedia'da Derya var.
Kafayı yiyecektim. Şaka olmalıydı. Tabi ya sazan gibi atlamamı bekliyordu ama ben hiçbir şey yokmuş gibi davranacaktım. Burnumun acısı yeni hissedilmeye başlamıştı. Salondan çıkıp sınıfa gittim. Okul bitmişti çantamı aldım ve servise binmekten vazgeçip yürümeye karar verdim. Yolda Yankı'yı gördüm "Servisi mi kaçırdın uykucu küçük?" dedi sıcacık sesiyle. "Yok yürümek istedim hava çok güzel" dedim. Bir anda benimle aynı yöne döndü elini uzattı. Anlamamış bir şekilde baktığımı görünce "Yalnız yürüme" dedi. Elini tuttum ve sırıtmaya başladım. O da gülümsüyordu. "Dershane de ne yaptın?" "Önemli birşey değil ya seneye kalacağım kesin olunca çalışma programı hazırlayalım falan dediler" "Seneye mi kalacaksın?" "Evet. Seninle birlikte başlarız üniversiteye. Sıkı çalış ha ilk sene kazanman lazım" dedi gülümseyerek. Hoşuma gitmişti. "Benim için mi bekliyorsun?" "Dürüst olmak gerekirse tek sebep sen değilsin. Bu seneki puanımdan memnun değilim." dedi. Az biraz bozulmuştum. Saçma bir alınma biliyorum ama suratıma diyince bozuldum ne yapayım. O da farketti ki çenemden tutup kendisine çevirdi "Ama tek kız sebep sensin" dedi. Burnumdan öptü ardından. O öpünce burnum acıdı ve geri çekilip inledim. "İyi misin?" dedi. Endişelenmişti. "İyiyim, bizimkilerle oynarken top burnuma geldi" "Dikkat et kendine uykucu küçük" deyip sarıldı. Sarılmasına karşılık verdim. Bir süre öyle durduktan sonra yürümeye devam ettik. Evin önüne geldiğimizde "Ah unutmuşum söylemeyi yarın akşam kızların evde parti gibi birşey var. Çok kişi gelmeyecek arkadaş arasında olacak. Sen de gelir misin?" "Olur." dedi. Sonra öpmek için dudağıma yaklaşıyordu ki bakıcı kapıyı açıp "Yine mi sen evladım?" dedi sinirli bir şekilde. "Tekrar merhaba efendim." dedi. "Merhaba. Eslem hadi kızım dikilme öyle ayakta içeri gel" "Tamam tontiş." dedim ve Yankı'ya dönüp "Birşeyler içmek ister misin?" dedim. Tontişe rağmen cesurca bir hareketti hakkımı yemeyin. "Şey ben rahatsızlık vermeyeyim görüşürüz sonra" deyip arkasını döndü. "Yankııı lütfen" dedim başımı hafif eğerek. Yankı tontişe bakıyordu. Ben de tontişe döndüm "Hem tontişin çayını hiç içtin mi sen? Ben bir yudum aldım tadı hala damağımda oh mis" deyip yalakalık yapıyordum tontişe. "Gel evladım tanrı misafirisin sonuçta geç" dedi. İçeri girince "Hadi benim odama geçelim çay hazır olunca seslenirsin tontiş" deyip yanaklarını sıktım. "Yok yok ben beş dakikaya hazırlarım senin oda daracık havasız yer. Salona geçin hem bahçe kapısı da açık çimen kokusu çiçek kokusu falan güzel olur" dedi telaşla tontişim. Yankı ve ben gülmeye başladık. "Tamam tontişim" dedim ve salona geçtik. Tontişi beklerken Yankı "Çok enteresan bir tip" dedi. "Evt çok değişik ama sevdim." dedim iç geçirerek. "Birlikte çalışabiliriz seneye ben planladım herşeyi" dedi. Allahım sen plan mı yaptın. "Ya öyle mi. " "Esleeem! Kızım bir gelsene" diye bağıran tontişin sesiyle konuşmamız bölünmüştü. "Ben bakıp geliyorum" dedim ve koşarak mutfağa gittim. "Kuzum benim yeğenim doğum yapıyormuş acil oraya gitmem lazım sen başının çaresine bakabilir misin?" dedi. "Aa gerçekten mi ne hoş. Ben hallederim git sen." "Bu çocuğu da çok tutma bir bardak çay içir gönder" dedi Yankı'yı göstererek. "Tamam tamam" deyip onu yolcu ettim. Bizim evde Yankı ve ben yalnızdık. Muhteşem. Salona gittiğimde Yankı film CDlerini karıştırıyordu. "Beğendiğin varsa izleyebiliriz. Popcornlar müessesemizden" dedim. "İyi de senin tontiş film bitmeden beni evden kovar" dedi gülerek. "Gitti o" dedim. "Hımm o zaman şunu izleyebiliriz." dedi bir yarış filmini göstererek. "Tamam sen CDyi tak bende içecek falan ayarlayayım" deyip mutfağa geçtim. Kola ve popcorn alıp geri dödüğümde Yankı filmi açmış koltuğa da kurulmuştu. Yanına oturdum. Filmi başlattı. Tek kelimeyle sıkıcıydı. Yankı'ya baktığımda tüm dikkatiyle filmi izliyordu. Elime bir tane popcorn alıp ağzına götürdüm. Hoşuna gitmişti. Bikaç tane daha yedirince elini omzuma attı ve beni kendine çekti. Omzuna başımı yasladım ve filmi izlemeye çalıştım. .... Yine uyuyakalmıştım.Gözümü açtığımda Yankıyla salondaki koltukta sarmaşdolaştık. Kulağına eğilip "Horlama" dedim. Duymamıştı. "Bak ya takıyor mu hiç horlama" dedim tekrardan. Gözünü hafif açıp "Beni böyle sev" deyip daha sıkı sarıldı. Zaten okulu bugün ekeceğime kızlara söz vermiştim parti için hazırlık yapacaktık. O yüzden ben de Yankı'ya sarılıp tekrar uykuya daldım. Böyle anlar kolay kolay yakalanmazdı.
![](https://img.wattpad.com/cover/17624604-288-k725886.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Uykucu Küçük
RomanceNasıl böyle bir salaklık yaptım hala inanamıyorum. Tamam deliyim ama bunu her durumda belli etmek zorunda mıyım? Biri benim kafamı alıp duvara sürtüp alev aldırsın. Ne mi yaptım? Anlatayım. Bir çocuktan hoşlanıyordum. Her liseli Türk kızı gibi plato...