Lokantadan çıktıktan sonra arabaya binmediler. Yürümek istedi Kürşat afrada kabul etti. Çünkü karşı koyması için bir sebep yoktu. Hava biraz rüzgarlıydı, Afra'nın o güzel saçları dalgalanıyordu. Kürşat Afra'nın az da olsa titrediğini fark etti. Bir anda Kürşat'ın içinden sanki soğuk bir şey geçmişti. Kürşat bu hissi boşverdi bir centilmen olarak üstündeki —nerdeyse beş kilo olan– montunu Afra'nın omzuna koydu. Afra bir an irkilir gibi oldu. Sonradan fark etti Kürşat montunu Afra'nın omzuna koyduğunu. Kürşat tedirgin bir ses tonuyla iyi misin? dedi –bunu söylediğine pişman olmamıştı– İyiyim bir şey yok dedi Afra.
Biraz daha yürüdükten sonra o zifiri karanlıktan Afra sesleri yükseldi. Kürşat ani bir tepkiyle arkasına döndü. Kimse onun yanındaki kıza bağiramazdi. Sınırlı bir şekilde bu kim lan dedi. Afra baya tedirgindi, ya boşver Kürşat başka birine bağırmışlardır. Bu dünyada bir tek Afra ismi bende yok ya. Öyle değil mi? Kürşat da öylede Afra. Bu sözlerin üzerine Afra biraz rahatlar gibi olmuştu ki Kürşat sözüne devam etti. Burada bizden başka kimse yok. Yoksa varda ben mi görmüyorum dedi Kürşat. Evet yok dedi Afra, ne yapacağını bilmez bir şekilde. İçinden ise şunlar geçiyordu: Kürsati buradan uzaklaştirmam lazım. Eğer uzaklaştıranassam çok kötü şeyler olacak!! İyi, neyse hadi bakalım bu sefer senin istediğin gibi olsun dedi Kürşat şüpheci bir şekilde. Afra evine, Kürşat ise mekana geçti. Kürşat'ın kafası hala şu yükselen Afra sesindeydi yüzü solgun ve beş karıştı birazda dalgindi. Kapıdan içeriye girerken Savaşa çarptı. Savaşta Hop dediiiiik, sakin ol şampiyon. Hayırdır sohbet nasıl geçti. Kürşat değişik bir ses tonuyla sohbet güzel geçti de. Sonrası yani evlere gelirken.. düşünceli bir şekilde devam etti. Bir gariplik oldu. Meraklı bir şekilde Savaş ne oldu??
Vallahi bilmiyorum yolda yürüyorduk sonra ben Afra'nın uşuduğunu fark ettim montumu onun sırtına verdim. Aysima direkt lafa girdi Romantizm yani. Ya geç romantizmi. Biraz daha yürüdükten sonra Arkadan biri Afra diye bağırdı. Afrada baya tedirginleşti beni oradan uzaklaştırmaya çalıştı. Ya bunda ne var eğer biride benim ismimi bağırsa bende tedirgin olurum. dedi Aysima. Kürşat devam etti: Hayır Aysima bu daha farklı bildiğin Afra'nın eli ayağı birbirine dolandı. Savaş'ın yüzünü şaşkınlık kapladı nasıl yani diyerek şaşkınlığını gidermeye çalıştı ama nafile.
Saat 2–3 olmuştu haydi artık dağılalım dedi Aysima ama savaş çoktan oturduğu yerde uyumuştu. Kürşat ise tavana bakarak çok derin bir düşünceye dalmıştı– Uzaktan bakınca fark edile bilirdi– Aysima bağırarak heyyyyyy saat geç oldu diyorum biriniz uykuda biriniz derin düşüncelerde diyorum iyi misiniz diyorum. Öffff tamam ne Aysi gidiyoruz. Hayır ya gitmeniz için söylemedim yorulmuşsunuzdur diye söyledim hemen yanlış anlamayın dedi üzülerek. Kürşatta birazcicik sempatik olarak ayyy tamam sen yeterli üzülme biz yanlış anlamayiz. Hemen dalgageçmeyin.
Kürşat bu gün Afrayla buluşacaktı. İlk önce her sabah yaptığı gibi yataktan kalkti–Eğer yataktan kalkmazsa üstünü giyinemezdi– Elini yüzünü yıkayıp dişlerini fırçaladı tabi bunlara iki dakikaya halletti. Daha sonra odasına geri döndü ve gardırobunu açtı her yer sim siyahtı.Siyah üstünde kuru kafa olan t–shotunu giydi. Altınada siyah bir pantolon geçirdi. Ayna karşısına geçip o güzel ve tane tane olan saçlarını taramaya başladı. Tabi o karanlık hissettiren parfümünü sıkmadan çıkamazdı sıktı ve siyah deri ceketini giyip kapıdan dışarıya çıktı. Afrayla buluşacakları yere doğru ilerlemeye başladı.
Bir yere klasik olarak ilk erkekler geldiği için buluşacakları yere ilk Kürşat geldi. Beş on dakika sonra ise Afra kapıdan içeriye girdi. Kürşat arkasını döndüğünde Afrayı gördü. Dondu kaldı–klasik olarak– O dalgalı saçları dalgalanıyordu. Hafif topuklu ayakkabisindan gelen sesler Kürşat'ın beynini yakıyordu hele o gözleri Kürşat resmen kul olmuştu. Afra masaya oturdu. İlk başta Kürşat konuşamadı. Afraya döndüğü an aklina direkt annesi geldi. Yüzünü acayip bir şekilde öfke kaplamıştı. Afra'nın aklına hemen dün akşam geldi. Tedirgin (birazda çekingen) bir ses tonuyla, Kürşat iyi misin? Kötü bir şey mi oldu? Yooook iyiyim yani bir şey yok. Sen iyi misin? Teşekkür ederim bende iyiyim derken konu bir anda dün akşama geldi...
