Tam Unuttum Derken

2. Bölüm| Havuzun Dibine Kadar Yolun Var! ..

Selamlar efeniim. Keyifler nasıl? İyidir,iyidir. Tatile de girdik hayırlısıyla.. Umarım iyi bir tatil geçirirsiniz. Valla ben görünüşe göre Kıbrıs'a gidiyorum tatile.. Ve bir hafta felan yeni bölüm gelmeyebilir.. Ben size söyleyeceğim zaten. Ama ben söyleyene kadar tam gaz devam! Bu bölümü @AygenEser'e ithaf ediyorum. Umarım beğenirsin tatlış.. Kaç bölümdür sana ithaf yapıcam diyorum hep unutuyorum.. Gönlünü alabilirim inşallah bu bölümle.. Multimedya'da Oğuz var.. Bu bölüm giriyor hikayeye.. Biraz gıcık ama çok eğlenceli biri. Neyse görüceksiniz zaten. Multimedya'da ki şarkıyı da dinleyerek okumanız önerilir..Keyifli okumalar..

//Can'dan//

Zeynep'lerin evinin önüne geldiğimde arabayı durdurup, kemerimi çözüyorum. Sabahın köründe, gerçekten köründe burada ne işim varsa?! Ben nereye koydum o simitleri? Hah, arkada.. Simitleri almak için arka koltuğa doğru eğildiğimde, ayağım nasıl oluyorsa koltuğun altındaki can simidi ve kolluklara takılıyor. Bende yaklaşık iki kez ters takla atıp kıçımın üstüne, arka koltuğa düşüyorum.. Ne demişler kediler dört ayaklarının, Can'da kıçının üzerine düşer.

Öyle bişey dememişler ama siz demiş gibi farzedin.

Laaağn!

Koltuktan kalktığımda kıçımın üzerine değil de yeni aldığım aypedin üzerine düştüğümü ve camını kırdığımı görüyorum. Mal Can! Aypedi -nasıl yazıldığını bilmiyom- neden ön koltuğa koymazsın ki? Hadi ben koymadım, sen neden uyarmadın Şaziye?! Şaziye benim arabamın ismi. Ne? Onların Kara Şimşeği varsa, benimde nur topu gibi Şaziye'm var.. Kara Şimşek gibi konuşmuyor ama idare eder.. Hem ben yalnızlıktan depresyona girmişken o bana destek oldu.. Hep arkamda durdu diyicem ama, doğruyu söylemek gerekirse hep altımda durdu. Araba sonuçta. Hehehehe..

FOREVER ŞAZİYE!

Şu, ters takla atmama sebep olan kolluk ve can simidi konusuna gelirsek bugün bizimkilerle havuza gideceğiz de.. Benim değiller yani.. Hazal'ın hepsi. Gerizekalı yüzmeyi bilmiyor bizimle havuza geliyor.. Bu kadınlar cidden enteresan varlıklar.. Neyse..Ben de hem Zeynep Hanım'ın taşımacılığını hem de Demet Teyze'nin gönlünü almak için sabahın yedisinde burada bulunmaktayım.

Aiy birde Demet Teyze Vakası vardı değil mi? Plan nedir Rıza Komiserim?! Anlıyorum efendim. Neyse alırım ben onun gönlünü yaaeeğ... Yaniiğ, sanırım.

Kapının önüne gelip, zile bastıktan bir 5 saniye sonra karşımda Cihan amca beliriyor. Adamın 19 yaşında bir kızı var ve bu kadar genç gösteriyor. Acaip... ''Günaydın Cihan amca..''

''Oooo Can Bey.. Günaydın'' deyip beni içeri aldıktan sonra kapıyı kapatıyor..

''Nerede bizim Demet Sultan?''

''Mutfakta..''

Cihan amca salona geçerken, ben de mutfağa doğru yürümeye başlıyorum. Kapıya yaslanıp Demet Teyze'yi sessizce izlemeye başlıyorum. Demet Teyze arkasını dönüp beni görünce yerinde sıçrıyor. Sıçrayıverdi çekirgeee! Vıdı,vıdı,vıdı. İçimde ki Oğuz Yılmaz'a sesleniyorum. Çekirge'nin sırası değil. Başka zaman.

''İlahi Can!'' deyip elini kalbine koyuyor ve gözlerini kapatıp tekrar açıyor. ''Ödümü kopardın oğlum! Ne öyle yaramazlık yapmış çocuklar gibi sessiz sessiz duruyorsun. Desene ben geldim diye''

''Yaramazlık mı? Yapmadım mı sence?'' diyorum tek kaşımı kaldırıp aynı anda da dudağımı büzerken. Gönül öyle alınmaz, böyle alınır. Kural 1 : Kesinlikle hatanı bilmeli ve masum rolünü oynamalısın ki kesinlikle bu benim işim.. Hatta bi ara Zeynep'le ergenlik dönemlerimizde, Zeynep benim oyunculuğumdan yararlanmak istemiş, Beyoğlu sokaklarının kaldırımlarından birine oturtup dilenci rolü yaptırmıştı. Ne ergenmişiz beeeğ! Tabii sonra birkaç Beyoğlu serserisi tarafından korkutulmuş, ayaklarım götüme değecek şekilde koşarak oradan uzaklaşmıştım.