Mevsimin Çocukları

Temaşâ'yı görüyorlar

Rüzgar;
Oğlum Güneş bizi böyle nereye götürüyon bacaklarım kırılacak yoruldum kızı görmeye gitmiycekmiydik markete
Güneş;
Bugun izin günü onun sürekli bulunduğu ormana gidicez
Ateş;
Çok yoruldum sen bu kızı hiç üşenmeden buralara kadar takip mi ediyordun
Güneş;
Oğlum kız icatcı kendine bir araba yapmış görmeniz lazım
Karahan;
Bu kız kaç yaşında
Güneş;
Bizimle aynı yaşta 13, işte geldik arabası bu
Soğukan;
Ver şu dürbünü bide yakından bakıyım, vay canına araba müthiş aha kız geldi elinde tüfek var
Güneş;
Tavşan avlıyor ve burada hiç kimse onu duymuyor
Rüzgar;
Bu hayatını bir tek biz mi biliyoruz yani
Güneş;
Evet ama sizden önce ben biliyordum.
Soğukan ve Ateş kızdan gözlerini alamıyorlar dı baldırına kadar gelen kıvırcık kabarık saçları dolgulu dudakları kıpkırmızı gözleri ile dikkat çekiyordu
Rüzgar;
Allahım ağzından kan geliyor
Güneş;
Ağzından değil dudaklarından, en ufak soğukta dudakları çatlıyor onun o tatlı dudaklarından oluk oluk kan geliyor
Soğukan;
Sen bu kızı ne kadar tanıyorsun
Güneş;
Çok iyi tanıyorum ve o bizi görüyor burada olduğumuzu biliyor
Karahan;
Ben korkmaya başladım gidiyorum
Güneş;
Korkarsan yanarsın sus otur
Soğukan;
Bu kızdan korkulurmu şu tatlılığa bak
Yarabbim çok tatlı
Karahan;
Tatlımı gitsem yanına beni yiyecekmiş gibi hissederim
Güneş;
Siz bunun gerçek yüzünü görüyorsunuz ortamlarda saygılı güler yüzlü gül gibi resmen ama...
Ateş;
Oğlum kız yok kız nerede!!!!
Temaşâ;
Ama Temaşâ normalde sert ve diktatördür dimi Güneş
Güneş;
Şey evet efendim, özür dilerim ama
Temaşâ;
Geldiğini söylemen gerekirdi, evet getirdinmi
Güneş;
Evet efendim rüyanızda gördüğünüz soğukan ile Ateş bunlar işte. Soğukan sinirlenerek
Soğukan;
Güneş Sen bizi satıyor musun
Güneş;
Ya yalnış anladınız korkarsınız diye söylemedim gerçekleri ama bu kızın size anlatacakları var
Ateş;
Temaşâ bizi öldürecekmisin tuhaf olduğumuz için
Temaşâ;
Elimdeki tüfeğe aldırma. Deyip Ateşin başını göğsüne dayar
Sizi öldürmelerine izin veremem kendi canımı veririm
Güneş;
Ve çok şefkatlidir. Ateş başını kızın göğsünden çekmek hiç istemedi huzurlu hissetti kendini
Temaşâ;
Hadi size evimi göstereyim, bide şu kara çocuğun salyasını silin miğdem kaldırmıyor. Güneş cebinden peçete çıkartıp Karahan'ın ağzını siler kulağına eğilir ve
Güneş;
Ağzına sıçıyım. Karahan Güneşe bakıp sırıtarak
Karahan;
Güneş O insanmıydı melekmiydi
Güneş;
Boktu Karahan Boktu şimdi sinirlendirme beni düş önüme rezil etme beni
Karahan;
Tamam ya üff. Temaşâ çocukları büyük bir çınar ağacının önüne getirdi.
Temaşâ;
Geldik
Ateş;
Ben ev göremiyorum
Temaşâ;
Bende burdan bakınca sende beyin göremiyorum ama kafanı yarsak beyin çıkacak dimi umarım anlamışsındır hadi gel sen kapıyı aç
Ateş;
Imm bu ağacın içinde mi
Temaşâ;
İnsanın beyni olması, düşünmesi ne kadar da güzel. Ateş utanarak ağacın kavuğunu itekler ve aşağı doğru merdivenden inmeye başlar
Temaşâ;
Güneş sustun hiç konuşmuyorsun
Güneş;
Ne diyebilirim cevaplarınızdan korkuyorum
Temaşâ;
Korkma savaşmasını bil Güneş inan bana daha güçlü olursun
Soğukan ;
Şeyy sen bizi neden yanına çağırdın
Temaşâ;
Geleceğinizi biliyordum geleceğinizi rüyamda gördüm Güneş'i aradım oda bilmiyordu kendisini tanıdığımı ama ben onu çok iyi tanıyordum neyse, aradım işte şaşırdı olanları anlattım ne iş falan dedim öyle işte sizde alışırsınız zamanla bana
Rüzgar;
Alıştım bile
Temaşâ;
Nasıl evim
Soğukan;
Herşey havada duruyor nasıl oluyor bu
Temaşâ;
Zeka Soğukan zeka, yer çekimini kullandım heryer mıknatıs
Rüzgar;
Yatak bile havada
Temaşâ;
Şimdi size anlatacaklarımı iyi dinleyin, ben bu ormana bırakıldım küçükken, ailem cinler tarafından öldürüldü annemin çocuğu olmuyordu çocuk sahibi olmak için cinlerden yardım istedi cinler şart koştu bebek doğar doğmaz bize vereceksiniz 2 yasında çocuğu geri verecem dediler, annem ilk başta kabul etti ama doğduktan sonra beni bırakmadı kuralı çiğnedi, beni saklamaya karar verdi cinler, kuralı çiğnedi ği an annemi öldürdüler çünkü benim annem tam annem değildi büyü biraz şey oldu
Karahan;
Ne oldu
Temaşâ;
Cin babamın kılığına girip annemle birlikte oldu lakin annemin rahminde ise büyü sebebi ile kadın cin vardı yani benim beni sadece karnında taşıdı
Ateş;
İnanılmaz, peki senin hakkında konuşulan ya ne biliyim yani çok hanım hanımcık olduğunu söylüyorlar
Güneş;
Niye Temaşâ hanım hanımcık olamazmı
Ateş;
Öyle demek istemedim özür dilerim
Temaşâ;
Ben anladım, demek istediği neden bukadar iyi ve saf olduğum
Ateş,
Evet öyle
Temaşâ;
İnsan annemin bir huyunu kapmışım bide tuhaf olan beni bütün insanların görmesi
Rüzgar ;
Peki bizim hakkımızda ne diyeceksin
Temaşâ;
Sizin tuhaf olma sebebiniz de benimkine biraz benziyor
Rüzgar;
merak ettim şimdi
Temaşâ;
Rüzgar, Ateş, Soğukan sizin anneniz üç çatallı köyde doğdular orada büyü yapanlar çok oldu hepsi kendi çıkarları için büyü yaptılar sonra sözlerini tutamadıkları için o köyü cinler tarafından istila edildi sonra orada her doğan çocuk özürlü doğmaya başladı
Ateş;
Şimdi bu bizim doğal üstü gücümüz nereden geliyor ben bunu anlayamadım
Temaşâ;
Aslında sizler özürlüsünüz
Soğukan;
Ne özürlüsü biz cok zekiyiz yakışıklıyız her yerimiz gayet güzel sınıfta hiçbir zaman geri kalmadım konuyu anlatır anlatmaz anlarım ne özürlüsü
Temaşâ;
İşte sorunda orada, o köyde doğan çocukların bazıları üç gözlü bazıları ise yılan derisine sahiptir üç gözlü olanlara hep özürlü dendi lakin o alnındaki bir gözü kullandıklarında cinleri görebiliyorlardı onlarla konuşabiliyorlardı cinler sürekli "lanet aileni öldürücem" diyordu çocuklar da "sizi öldürecekler" dediklerinde aileler deli ve lanetli olarak görmeye başladılar öyle doğan çocukları öldürdüler tabi cinler daha çok sinirlendi köydeki herkesi öldürmeye karar verdi öldürmek demeyelim musallat oldu ama sonuç ölüm
Rüzgar;
Konu bize nasıl bağlanacak çok merak ediyorum
Temaşâ;
Sizin konunuz şu anneannen kızına koruyucu muskalar yapmaya başladı muskanın içinde "Allahım kışın gücünün altında kızımı ve torunlarımı koru Allahım yazın sıcaklığı altında kızım ve torunlarımı koru Allahım yaz bitip kış gelene kadar, kış bitip yaz gelene kadar kızım ve torunlarımı koru" gibi bir muska, annen boynundan hiç çıkartamamış onu ama cinler illa musallat olacak
Rüzgar ;
Ama olmadılar
Temaşâ;
Dinle,
Karahan;
Soğukan'ın gücünü biliyorum da Ateşin gücü ateşlemi ilgili
Ateş;
Evet, susta şu olayı dinleyelim
Temaşâ;
Anneannen bir şey atladı sonbahar ve ilkbaharı unuttu ilkbaharda ve sonbaharda musallat olmaya başladılar Rüzgar senin anneannen ardından şöyle bir muska yazdı "ilkbaharın sıcak serin güneşinden sonbaharın soğuk serin rüzgarından bizi koru" bu muskalar dörtlü bir bağ oluştu
Karahan;
Benim uykum geldi
Temaşâ;
Sen uyu sana sıra gelince uyandırırım
Karahan;
Benimde mi olayım var
Temaşâ;
Evet şimdi sus ve dinle gelicem sanada bekle
Karahan;
Merak ettim şimdi bende
Temaşâ;
Neyse, ne diyordum bu muskalar dörtlü bağ oluşturdu birbirinize yakın olduğunuz için muskalar birbirini tamamlayıp koruma tılsımı oluşturdu
Güneş;
Peki ben ben neyim
Temaşâ;
Senin anneannen lübbey köyünden kaçıp üç çatallı köye gelmişti rüzgarın anneannesiyle karşılaştı aynı dertten muzdaripti rüzgarın anneanneside kızındaki muskanın birisini alıp Güneş'in anneannesine verdi oda kendi kızına taktı ve şunları dedi "Allah kızımı ve torunlarımı korusun"
Dedi ardından istanbula geldi ardından sizin anneannenizde istanbula geldi istanbula geldiklerinde herzaman yakındılar ama çok yakın değildiler işte kızlarını evlendirdiler anneannemleriniz kızları hamile kalınca hakkın rahmetine kavuştular çünkü şöyle bir muska kendilerinde vardı "kızım çocuk sahibi olana kadar beni koru"
Amaçları çocuklarını okutup büyütmekti ve yaptılar
Soğukan;
Vay Bee eee muskalar yok ve bizim gücümüz nereden geliyor
Temaşâ;
Anlatıcam anlatıcam, anneleriniz muskaları yuttu.
Ateş;
Ozaman annelerimiz ölürse bizde ölürüz
Temaşâ;
Hayır, bu şekilde muska size geçti ve siz birer muskasınız Soğukan kışın gücü Rüzgar sonbaharın sert rüzgarı Güneş ilkbaharın sıcak serinliği Ateş yazın kavrulan ateşi muska sizlersiniz. Bunu duyan mevsimin çocukları şaşkınlıklarını gizleyemediler
Rüzgar;
Bir muska bize neler yaptı görüyormusunuz
Ateş;
Ben şoktayım halâ şaka gibi ya bu
Soğukan;
Alışsak iyi olur
Güneş;
Üzülsem mi sevinsem mi anlamadım
Temaşâ;
İyiliğe kullan hedefimiz çocuklar, bazı yerlerde maalesef masum çocuklar öldürülüyor belki de sadece müslüman oldukları için
Soğukan;
Sana söz veriyorum Temaşâ çocuklara zarar gelmeyecek gücümüzü iyiye kullanıcaz
Karahan;
Ne ilginç hikayeniz varmış sizin
Temaşâ;
Senin daha ilginç hikayen var
Karahan;
Ciddimisin gerçekten yaa gerçekten varmı
Güneş;
Senin anca böyle bir hikayen olur anan baban seni yapmadan önce korunurken prezervatif in yırtılmasıyla sen oldun ananda mecbur doğuracak ne yapsın garibim. Temaşâ hafif bir tebessümle
Temaşâ;
Güneş evet biraz öyle ama o olay farklı neyse Karahan senin annen
Ateş;
Senin annen bir melekti yavrum. Temaşâ Kendini tutamayıp sesli güldü
Ateş;
Allahım ne güzel gülüyor
Temaşâ;
Konuyu lütfen dağıtmayın! Bakın cinler her varlığın kılığına girerler senin annen ormanda babanla kamp yaptı yeni evlilerdi tabi o orman yasak bölge, o orman sahipli çünkü, çadırın içinde bir örümcek vardı o örümcek aslında bir cin idi
Karahan;
Umarım dükkandaki örümcekle bir bağlantısı yoktur
Temaşâ;
Susun ve dinleyin, annen baban ilişki sırasında çadırın tepesinden düşen örümcek babanın aletine tam ucuna düşüyor, bunu anlatmaya cok utanıyorum
Soğukan ;
Allahım yanakları al al
Temaşâ;
Öhö öhö neyse, örümcek ısırır maalesef
Güneş;
Ben dedim prezervatif delindi dimi
Temaşâ;
Evet delindi, ve o orümcek annenin rahmine girdi sen oldun ve o örümcekte rahminde büyüdü avuç kadar oldu Karahan doğduğunda örümcek göbeğin üst kısmına yapışmıştı annen ne olduğunu anlayamadı hastaneye götürmeye karar verdi ama vazgeçti çünkü gün geçtikçe göbeğin kuruyor örümcek meydana çıkıyordu iki gün sonra çıkmıştı göbeğindeki o kalan deri kuruyup gitti annen o örümceği sakladı canlı değildi ama büyüyordu ve o senin oyuncağın oldu ve cin beni yaşat beni yaşat diyor ama sen duymuyorsun olanları biliyorum çünkü bana söylüyor lar
Karahan;
Peki nasıl yaşatıcam
Temaşâ;
O olsaydı ben nasıl yapacağını sana söylerdim ve ben yardım ederdim tek başına yapamazsın
Karahan;
Benim mekanıma gidelim, orada yaparsın çok merak ediyorum nasıl olacak ben güçlenicekmiyim
Temaşâ;
Evet güçleniceksin
Karahan;
Peki annem bunu nasıl öğrendi
Temaşâ;
Rüyasına girdiler, sana anlatamadı böyle olman güçlü olmandan daha iyi diye düşündü zamanı gelince söylerdi şimdi eşyalarımı alayım. Diyerek duvardaki şifreyi çözdü duvar ikiye ayrıldı içinde ise şırınga bir sür doktor aletleri küçük tüplerde renk renk ilaçlar vardı ne olduğunu tam olarak kimse anlamadı ve içerisi buz gibiydi kapalı kutular vardı o kutuların içerisinde bir takım organlar bulunmaktaydı, eline çanta aldı çantanın içine şırınga bir kaç tüp ilaç aldı, Karahan'ın mekanına yol aldılar