Ahh!! Nerde bu etek!!
"Anne!! Eteğim nerde?!?!"
Annem elinde etekle koşarak geldi ve bana ütülediğini söyledi.
Hemen üstüme eteği geçirdim.
"Her neyse babam nerde? Geç kalıyorum!!"
Babam hızla bahçeye çıktı.
"Geldim Jandi geldim!!"
Hemen kuru temizleme aracına bindim.
Tanrı aşkına!! Ben fakir bir kızım!!
......
Ahh bu okul!! Hiç cana yakın bir arkadaş bulunmaz mı yaa??
Keşke Ga Eul burda olsaydı.
Koridordan hemen yemekhaneye çıktım. Tabii ki bu iğrenç yemeklere paramı vermezdim.
Çantamdan beslenme kabını çıkarıp yemeye başladım.
Lapayı ağzıma tıkıp hunharca yerken bir grup kokoş kız geldi.
"Iıııyyy!! Bu koku da ne böyle!! Bir saniye burdan geliyor sanırım. Sisi!! Burdan uzaklaşalım yoksa zehirlenicem."
Benim göz devirmem ve o aptal üç kızın uzaklaşması.
Tam yemeğe devam ederken tepemde bir kişi hissettim.
"Merhaba. Acaba ben de sana katılabilir miyim??"
Çok tatlı ve Sindy bebeklere benzeyen kıza gülümseyerek başımı salladım.
Önümden bir kaşık lapa alıp yedi ve lezzetli olduğunu söyledi.
Yemeği yedikten sonra sohbet ettik ve arkadaş olduk.
Birer dondurma aldık ve bahçede koşarak eğlenirken onun ayağı kaydı ve yere düştü.
Önünde dört çocuktan oluşan bir grup vardı ve en öndeki kıvırcık saçlı bir çocuğun ayakkabısına dondurmayı yapıştırmıştı.
"Sen ne yapıyorsun!! Ayakkabımı mahvettin!!"
Benim kaşlarım çatılırken kıvırcık devam etti.
"Bu ayakkabı dünyada bulunan tek çiftti ve özel yapım ayakkabıydı!!"
"Özür dilerim efendim. Hemen size yeni bir çift alırım."
"Alamazsın!! Buna senin yıllık harçlığın bile yetmez!!"
"Üzgünüm efendim. Kendimi nasıl affettirebilirim."
"Kendini affettirmek mi istiyorsun?"
"Evet."
"Yala."
"Ne??"
"Eğer kendini affettirmek istiyorsan eğil ve yala."
Duyduklarımla kalbim buz keserken arkadaşım devam etti.
"Ama efendim."
"Kes ve Yala!!"
Ben neden burda böyle dikiliyordum ki.
Hızla önüne geçtim.
"Neden bunu yapacakmış. O birşey yapmayacak!!"
"Sen karışmasana. Başkalarının işine burnunu sokmayı bırakmalısın."
"O başkası değil. Benim arkadaşım. Tabi sen ne anlarsın arkadaşlıktan. Senin bildiğin tek şey PARA!!"
"Öyle mi?? Hadi o zaman görelim şu güçlü arkadaşlığı. Yala."
Gözlerim büyürken tekrar konuştu.
"Eğer gerçekten arkadaşınsa. Yala."
Gözleriyle ayakkabısını işaret ederken kafamı salladım ve eğilmeye başladım.
Tam eğilmiştim ki hızla kalkıp elimdeki dondurmayı suratına yapıştırdım.
O refleksle geriye yalpalanıp yere düşerken cebimden tüm paramı çıkardım.
"Al sana para!! Bu parayla ayakkabını temizletirsin. Parayı buranın fiyatlarına göte hesapladım. Yine de çıkaramazlarsa bize getir."
Tam arkamı dönüp gidiyordum ki birşey farkettim.
Diğer üç kişinin içinde biri vardı. Diğerleri gibi o da gülüyor ama çok güzel gülüyordu.
Hızla dönüp suratında dondurmayla bana bakan çocuğun alnına kuru temizleme kartımı yapıştırdım.
Arkamı döndüm ve uzaklaşmaya başladım.
O sarışın çocuk kimdi ve neden benim bu kadar dikkatimi çekmişti...
Medyadaki o gülen Ç4 üyesi sarışın çocuk.
Sizce diğer bölümü Goo Jun Pyo mu anlatmalı? Yorumlara yazın PLEASE.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Çiçek Dörtlüsü
Genç KurguSinirle kaşlarını çattı. "Kimsin sen?!" Bilmiyordu ki o Ç4'tü. Bilmiyordu ki o belaydı. Bilmiyordu ki o aşktı. "Ben senin başlangıcın ve sonunum." "Hayır!!! Sen okulun züppe çocuklarından bir aptalsın!! Senden nefret ediyorum!!" Hırsla onun kolunu s...