(Masal'ın giydiği kıyafet çanta hariç siyah sırt çantası olduğunu düşünün)
Masal'dan
Gözlerimi alarmın sesiyle açtım ve direk saate baktım. 10:07'ydi LAN görüşmeye geç kaldım! O anki telaşla yataktan düştüm. 'Ayağımı bulunnn!' hemen yerden kalkıp elime ne geçtiyse giydim ve olmazsa olmaz kırmızı ruj ve mavi gözlerimi ortaya çıkaran bir makyaj yaptım aşağı inip beyaz spor ayakkabımı ve çantamı alıp dışarı çıktım. Arabam tamirde olduğu için taksiyle gitmem gerekiyordu hemen bir taksi bulmak umuduyla caddeye fırladım. Gelen arabayı farketmediğim için araba bana ufak bir şekilde çarptı. Ben yere yapıştım. İçimden saydıracağım küfürleri hazırladım.
-'Lan burası yarış pisti mi piç kurusu!?'
-'Sussana kızım kulağımı siktin bilsem senini gibi çingenenin çıkacağını bugün araba bile sürmezdim!' Homurdanarak,
-'Hem çarpıyor hemde küfür ediyor.' Gözlerini devirerek,
-'İyi misin?'
-'Ölüyordum bee!'
-'Ayağını burkmuşsundur en kötü abartma!'
-'Ya ölseydim ya ayağım arabanın altında kalıp da kesilmek zorunda kalsaydı?' Gözlerini devirerek bacağıma dokundu.
-'Lan dokunma bacağıma.'
-'Farkında mısın çarpıp gidebilirdim ama ben iyi bir insan olarak gelip buraya senin iyi olup olmadığını soruyorum!'
-'Bir zahmet!'
-'Bak burada ayağın burkulmuş bir şekilde bırakırım, göt gibi kalırsın yolun ortasında!'
-'Terbiyesiz.'
-'Hadi toplantım var akşama kadar bekleyemem seni.'
Azıcık ağlarsam yada çok konuşursam beni eve bırakmasını sağlayabilirdim eee bu halimle de iş görüşmesine gidecek halim yok ya! Hem tecavüzcüye benzer bi halide yoktu.
Fazla acımasa da arabanın kalmış gibi yüz ifadesi yerleştirdim yüzüme.
-'Canım yanıyor! Ayağa kalkamıyorum.' Ben oyuncu falan mı olsaydım acaba ya? sıkıntılı bir şekilde,
-'Bütün manyaklar beni mi bulur?' diye yakındı.
-'Bak baştan söylüyorum eğer orama burama dokunursan taciz ediyorlar diye bağırırım valla.' Gözleri ne kadar güzeldi öyle yaa zeytin gözlü
-'Dokunmadan seni nasıl kucağıma alıcam?!' Ona en korkunç bakışımı attım bu ona komik gelmiş olmalı ki güldü, bir kolunu kalçamın altına diğer kolunu kol altımdan geçirerek beni kucağına aldı.
-'Hala dokunuyorsun!' Diye tısladım.
-'İnan bana dokunmak isteyeceğim son kız bile değilsin.'
-'İstesen bile dokunamazsın zaten.' dedim.
-'Seni şu an öpebilirim. O yüzden kes sesini.' Korkarak dudaklarımı birbirine bastırdım. İlk öpücüğümü böyle bir adama kaptırmaya niyetim yoktu! Beni ön sürücünün yanındaki koltuğa oturttu kendisi de arabanın etrafından dönüp sürücü koltuğuna oturdu. Canım yanıyormuş gibi ses çıkardım. Tabi acıyordu canım ama şu an çıkarttığım sesler kadar yanmıyordu.'
-'Mızmızlanma.'
-'Demesi kolay bide sen bu ağrıyı yaşa.' Beni umursamadan arabayı çalıştırdı. Bende bakışlarımı dışarıya çektim. Birden hız yapınca bakışlarımı hızla zeytin gözlü kaba adama doğru çevirdim.
-'Yavaşlar mısın biraz?' diye mırıldandım. Gülerek,
-'Ne o korktun mu?' Ne kadar güzel gülüyordu öyle gülerken kısılan gözleri kendime gelmek için öksürdüğümde oda, kendine gelip önüne geldi,
-'Yavaşla benim gibi başkasını da uçuracaksın!'
-'Merak etme senden başka kimse yola fırlamaz.'
-'Mirik etme sindin bişkisi yili firlimiz Mal!' Gülerek önünde döndü Allah'ım bu adamın hiç kusuru yok muydu!
-'Bir zengine göre bayaa zekisin.'
-'Zengin olduğumu kim dedi?'
-'Kıyafetlerin, araban?'
-'Patronumun arabası olamaz mı?'
-'Valla mı?' Sırıtarak,
-'Hayır.' 2+1 taş zengin+zeki 24 yıllık hayatımda gördüğüm en yakışıklı erkekti. Ben bunları düşünürken hastaneye gelmiştik. Burası benim iş görüşmesine geleceğim hastane değil miydi?
Bu sırada Alper benim olduğum kısmın kapısını açıp beni kucağına aldı anahtarı da güvenliğe fırlattı. Gören bütün doktorlar, hemşireler selam verdi. Ben bunlara şaşırırken o beni doktorun odasına götürmüştü. Doktor,
-'Merhaba Alper bey.'
-'Merhaba.' derken beni oradaki muayene yatağına oturtmuştu.
-'Merhaba.' dedim. Doktor geldi ve bacağıma dokundu.
-'Ahh!'
-'Küçük bir burkulma sadece sana krem yazıcam akşam yatarken bu kremi sürersen 1 haftaya ağrı falan kalmaz.' Alper ben dedim dermişim gibi baktı.
-'Peki, teşekkürler.'
-'Rica ederim, geçmiş olsun.' Alper beni kucağına alıp arabaya kadar taşıdı tekrar. Kendisi de sürücü koltuğuna oturup motoru çalıştırdı.
-'Neden oradaki herkes sana selam verdi?'
-'Hastane benim olduğu için olabilir mi?'
-'Ciddi misin?'
-'Evet.'
-'Bende bu sabah o hastaneye iş görüşmesi için geliyordum.'
-'Ne? Sen Masal Kayahan mısın?'
-'Evet de neden bu kadar şaşırdın?'
-'Senin gibi birisinin beyin cerrahı olma ihtimali beni şaşırttı.'
-'Mal.' Duymazdan gelerek
-'Cv'ni inceledim Amerika'da staj yapmışsın.'
-'Evet.'
-'İşe alındın.'
-'Ne?'
-'Basbaya alındın. Haftaya iyileş be gelip çalışmaya başla.' Bu sırada eczaneye gelmiştik Alper reçeteyi alıp eczaneye girdi. Kremi alıp geri döndü.
-'Teşekkürler, bekle sana parasını vereyim.'
-'Gerek yok, ben çarptım sana sonuçta.'
-'Gerçekten...' sözümü keserek
-'Gerek yok!
-'Peki, sen bilirsin.'
-'Adresini ver.'
-'Ne yapacaksın adresimi?'
-'Evine götürücem.'
-'Heee doğru, Ben sana sağ sol yapıcam merak etme sen.'
-'Tövbeee.'
-'Şurdan sağa gir.' Böyle diye diye eve geldik.
-'Teşekkürler.'
-'Yardım edeyim.'
-'Gerek yok.' Umursamadan kapımı açarak beni kucağına aldı ece girince,
-'Eeee bi kahve yaparsın artık?'
-'Çok beklersin!' diyerek kapıyı suratına kapattım ve seke seke odama girip kendimi uykunun kollarına bıraktım.
Bölümü voteleyip yorum yaparsanız sevinirim unutmayın sizin fikirleriniz benim için çok değerli.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
3 arkadaş
RomantizmBu Bizim Hikayemiz, Bu Bizim Hayal Dünyamız Bizim masalımız çok karışık ama biz en bastan başlayalım. Benim Asaf'ım Asaf'ın Hira'sı, Masal'ın Alper'i, Alper'in Masal'ı, Zehra'nın Mert'i, Mert'in Zehra'sı BU ARKADAŞIN HİKÂYESİ