Geride Kalanlar

830 73 7
                                    

GERİDE KALANLAR

Anın ve olayların verdiği şokun altından kalktığımda, hala yerimde duruyordum. Gereğinden uzun bir süredir Claymore'un cesedine bakıyordum. Nedenini bilmesem de gözlerimi ondan almam uzun zaman aldı.

Bıçağı karnında bırakıp bana ait olan bütün baltaları topladım. Arenadan kendi silahıyla çıkmak isteyeceğini düşünmüştüm; nasıl olsa oyunlardaki en iyi arkadaşı oydu. Ardından arkamı dönüp gittiğim yolu geri dönmeye başladım. Daha fazla ortalıkta dolaşmam iyi olmayabilirdi. Hoş, artık arenada korkmam gereken biri de kalmamıştı.

Helikopter seslerinin duyulmasıyla gerçek dünyaya döndüm. Az önce yaptıklarım bir bir gözlerimin önünden geçti. En riskli rakibim ölmüştü. Onu ben öldürmüştüm, hak etmediği kadar basit bir son vermiştim hayatına. Ardından o olmuş, onun için üzülmüştüm. İçimde nedenini bilmediğim bir burukluk oluşmuştu. Ama kendimi toplamayı başarabilmiştim. Oyunlar devam ediyordu ve dört kişi kalmıştık.

Sponsorlarımın üç kariyerin ölümüne sebep olmama rağmen bana hiçbir şey göndermemiş olması da ilginçti. Görünüşe göre herkes ölmemi istiyordu; kimse eğitimler ve röportajlarda gördükleri cılız kıza para yatırmamıştı. Galip olursam, çoğu sponsor parasını kaybedecekti.

İçinde olduğumuz duruma final diyebilirdik. Dört kişiydik. Bu saatten sonra Capitol bize ya hiç dokunmaz, ya da hayatı bize zindan ederdi. Seyircilerin istediği heyecanı biz yaratmazsak, onlar yaratmasını bilirdi. Hava açıktı. Akşam üzeri olmalıydı, ya da öğlen. Bilemiyordum. Ama eğer hayatta kalırsam, buradan bir iki geceye çıkardım. Sığınağın yolunu tutarken, oranın ne kadar uzakta olduğunu fark ettim. Ayrıca her zaman izlediğim yolda değildim, oraya ulaşması daha zor olacaktı. Ayaklarımı sığınağa doğru adeta sürürken, aklıma bir fikir geldi.

Madem sadece bir iki geceliğine buradaydım, sığınakta kalmak zorunda değildim. Ayrıca neredeyse oyunların başından beri oradaydım, orayı ev edinmiştim. Oyunların sonlarına doğru bir yeri ev edinmek tehlikeliydi; rakipler sonunda orayı keşfedip sizi uykunuzda öldürebilirdi. Ayrıca orayı bırakırsam seyirci az da olsa heyecanlanırdı. Böylece Capitol bana az bir süre daha dokunmazdı.

Öte yandan orası harika bir sığınaktı. Oyunlar boyunca yanmamış, deforme olmamış, saldırıya veya baskına uğramamıştı. Lily harika bir iş çıkarmıştı; öyle ki orayı kendi çıkarlarım için terk edeceğimi düşününce suçluluk duyuyor, Lily'nin anısına hakaret ettiğimi düşünüyordum. En azından veda edebilirdim...

Düşüncelerimin saçma olduğunu fark ettim. Sığınağa veda etmek aptallık olurdu. O noktada ayrılmam en iyisiydi. Her şeyin orada olduğundan emin olsam da, çantamı kontrol ettim. Ardından etrafta kimsenin olmadığından emin olup kararımı izleyicilere açıkladım.

''Sığınağımı terk ediyorum.'' dedim gökyüzüne dönerek. ''Oraya bir daha geri dönmeyeceğim.''

Ben arkamı dönüp aksi yöne ilerlerken, helikopter sesleri tekrar yükseldi. Claymore'un cesedini alıyor olmalıydılar. Ona bakmak için arkamı dönmedim. Kendime yeni bir kural koymuştum: Asla geride kalanlarla zaman harcama. Böylece acı çekmekten kurtulursun.

Durma gereği duymadan yeni bir sığınak aramaya koyuldum.

Johanna Mason beklemektedir. Az sonra ailesi gelecek ve Capitol'e götürülmeden önce onlarla son bir kez konuşacaktır. Onlara ne diyeceği konusunda en ufak bir fikri yoktur. Konuşmak konusunda asla çok iyi olmamıştır, şimdi bir de onları yatıştırması gerekmektedir. Üstelik ölüme doğru yol alan kendisiyken. Bir an için ailesine öfke duyar fakat sonra düşüncelerinin gereksiz olduğunu kavrar ve ne söyleyeceğini düşünmekten vazgeçer. Kafasına geleni söylemesi her iki taraf için de daha iyi olacaktır.

71. Açlık OyunlarıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin