-7-

2.1K 86 20
                                    

Son anda vazgeçip babama açıklamayı kendim yapmıştım.Babam arayanı herhangi bir Kerem olarak bilmeliydi Kerem Sayer olarak değil.

Riski tamamen atlatmış değildim.Babam telefonumdaki herşeyi incelemişti ama gizli şeyleri kısa süre önce temizlediğimden problem çıkmamıştı.

Melis ve Aksel okulun düzenlediği yaz kampına gitmek için başvuru yapmıştı bana da gelmem için ısrar ediyorlardı.

Kerem'i yazın görebileceğimden emin değildim.Sitede doğru düzgün karşılaşmıyorduk.Okul çıkışında ve okula giderken sadece.

Yazın onu nasıl özleyeceğimin stresine girmiştim şimdiden.

İnternetten yaz okulunun fotoğraflarına baktım.Fena bir yer değildi.

Evde kös kös oturmaktan daha iyi bir fikirdi en azından.

Pazartesi okula gittiğimde bir sürü kişi müdürün odasının önünde toplanmıştı.Kerem de uzaktan onları seyrediyordu.

"Bir problem mi var"dedim yanına yaklaşıp

"Okulun belalı çetesi.Olay çıkarttı"

Her zaman olay çıkartırlardı.Liderleri Alper üç kez sınf değiştirmişti.Okuldan atılmadığına göre torpilli falandı.

"Şimdiye okuldan atılmaları gerekiyordu"

"Sen bunları boşver.Hadi gel sınıfına götüreyim seni.Olay çıkabilir her an"

"Kendim gidebilirim"

"Beraber gidelim bende sınıfa gidiyordum zaten"

"Alper çok tehlikeli bir çocuk.Sorun çıkartan o değil mi"diye sordum.Alper'i sevmiyordu ve bu yüzden hemen suratını asmıştı.

"Evet Zeynep ona bulaşma sakın"

"Sana da bulaşmam gerektiğini söylemişlerdi"

"Çünkü canını yakıcaktım.Yaptım da zaten"

Evet canımı yakmıştı.Bide utanmadan söylüyordu bunu.Boşuna sövmüyorum geri zekalıya.

Sınıfa girecekken kolumu birini tuttuğunu hissetim.Bu Melis'ti.

"Yaz kampı için şon sansın"dedi.

Evet dersem tek Kerem için gitmiş olucaktım ama onu orada gördükçede içim acıyacaktı.Belki orada kendine bir yaz aşkı bile bulurdu.Melis ve Aksel de aşk tazelemekten yüzüme bakmazdı.

Sonuç olarak gitmemeliydim.

"Ben sanırım gitmiyorum"

"Bence kesinlikle gitmelisin"dedi Kerem

Gideyim de seni her gün görüp hiç tat alamayayım anca seni keseyim yanlız kalayım.Dimi Kerem?

"Sen gidiyor musun"

"Tabikide"

Sen git orada kendine yaz aşkı bul bende evde sap sap oturayım.Hıh?

"İyi.Size iyi eğlenceler.Ben gitmiyorum"

"Peki Zeynep.Sana ısrar etmekten yoruldum"dedi Melis ve sınıfına gitti.

Kerem bana dün babama yaptığım açıklamayı sordu .Sonra ikimiz de sınıfa girdik.

Sınıfa girdiğimde herkes Alper'den bahsediyordu.Sabah çıkan olaylardan filan.Hiçbiri benim umrumda değildi.

Camın kenarına oturup dışarıyı seyretmeye başladım.Bazı servisler yeni geliyordu.

Hocanın sesini duyunca ayağa kalktım.Hoca yanında Alper'le gelmişti.

"Arkadaşlar.Alper yeni sınıf arkadaşınız.Belki tanıyorsunuz yan sınıftan geldi..."

Alper üçüncü kez sınıf değiştirmişti.Bizim sınıfa gelmesi en son isteyeceğim şeydi.Olaylı sınıfları sevmiyordum.

"Alper.Otur çocuğum"dedi hoca.Sınıfa bakındığımda tek boş yerin yanımdaki sıra olduğunu gördüm.

Belaya bulaşmak en son isteyeceğim şeydi.Ona dirseğim çarpmamalıydı.Yazı yazarken sıra sallanmamalıydı.Çünkü bunlar bile Alper için kavga sebebiydi.

"Nereye hocam"

Sanırım o da benimle oturmak istemiyordu.

"Neresi boşsa oraya"dedi hoca bağırarak

Alper yanıma geçip eşyalarını çıkardı.Siyah bir çantası siyah bir defteri ve kalem kutusu vardı.Eşyaları bile karanlık adam imajı veriyordu.

"Bu sınıfta kalıcı değilim"dedi bana bakıp.Yakından daha yakışıklıydı.

Ne diyeceğimi biraz düşünüp "belli olmaz"dedim.

"Üç kere sınıf değiştirdim.Bir dahakine okuldan atarlar herhalde"dediğinde cevap vermedim.

"Biraz uyumsuz bir tipim"

En azından bunu kabul ediyordu ama bilmediği şey biraz değil aşırı uyumsuz olduğuydu.

"Biraz mı"

Bu dediğimi söylememiş olmayı dilerdim. Çenemi tutmalıydım.

"Haklısın.Fazla uyumsuzum.Herkesle kavgalıyım ama sende pek sevilen bir tip değilsin.Etkisiz elemansın.Varlığın ve yokluğun eş değer"

Bana matematik dilinde küfretmiş olsa da onu sevmiştim.Haklıydı sevilen biri değildim.

"Sevilmeyenler olarak birbirimizi sevebiliriz"dediğimde gülümsedi.

Onu ilk kez gülümserken görüyordum.Okulun asi çocuğunu gülümsetmiştim.

Hocanın "Sessiz olun"uyarısından sonra hiç konuşmadık.Ders bittiğinde sıramdan kalkacakken Alper kolumu tuttu.

"Arkadaşlarımla aram kötü.Yanlız başıma takılamam.Sende takılamazsın.Beraber kantine inebiliriz"dedi

Alper'i dahi yumuşatırken Kerem de hiç bir etki gösteremem şaşırtıcıydı.Kerem'in hayatında etkisiz eleman olabilirdim ama beni önemseyen insanlar vardı.Melis gibi Alper gibi...

"Aslında ben Melis'le de inebilirim yani yanlız değilim."

"Arkadaşım var demeye getiriyorsun"derken ikinci kez gülmüştü.

"Yani aslında onu demeye getirdim"deyip kıkırdadım.

"Beni kırma Zeynep.Beraber inelim?"

"Tamam"dedim ve çantamdan cüzdanımı çıkardık.Şaşkın bakışların arasından geçip kantine girdik.Şaşkın bakanlardan biri de Kerem'di.

Kerem'in hemen önünden geçmiştik.Bakışlarında kıskançlığa benzer birşey vardı yada bana öyle gelmişti.

Kantine indiğimizde Alper jeton sırasına girdi.Alper jeton alırken bir köşede onu bekliyordum.Kerem beni kolumdan tutup beni sürükledi ve duvara sıkıştırdı.

Filmlerde görüp özendiğim yaşamak istediğim bir sahneydi bu.

"Okuldayız Kerem"dedim

"Alper'den uzak dur"

"Beni senden daha çok umursuyor"

"Onu tanımıyorsun bile"ses tonu beni korkutmuştu

"Hayır tanıyorum.Asıl seni tanımıyorum.Bunca zamandır tanıyamadım.Tutarsızsın.Kıskanıyorsun ama beni öpmüyo..."

Dudaklarımda bir ağırlık hissettim.Kerem'in dudaklarını.

Her şey mükemel olabilirdi tabi okulda olmasaydık.

"Zeynep!?"

Bu güzel öpüşme sahnesi kalın bir erkek sesiyle bölünmüştü.

****

Yine kısa oldu biliyorum ama burada kesmek için bitirdim.Devamı yarın gelecek zaten .

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 20, 2014 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Tatlı KomşumHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin