♛ 4. Bölüm: "KRAL AREN"

2.2K 153 36
                                    

4

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

4

"Dışarı çıkıp arka taraftan bahçeye geç ve siyah lalelerin yanında beni bekle. Dikkat çekme. Geleceğim."

Kulağıma dolan fısıltı halindeki birkaç cümlenin baştan çıkarıcılığına inanamıyordum. Doğruyu söylemek gerekirse mantıklı konuşmamıştı bile , çünkü salondaki nefes alan her canlının bakışlarını üzerimde zaten hissedebiliyordum. Prenses Desiae ve Reina birbirlerine bir şeyler söyleyip gülüşürlerken başımı utançla öne eğdim. Beni izlediklerinden bahsetmeme gerek yoktu sanırım?

Kraliçeyse neyseki içerideki herkes gibi bana kesinkes seçilmiş gözüyle bakmayıp hala muhtemel gelin adaylarını taramakla meşguldü. Aren'inkiyle aynı renkte gibi görünen koyu yeşil zümrütler yavaş yavaş kızları izliyor ve sessizce düşünmeye devam ediyor, belki de bir şeyleri zihninde tartıp kızları birer birer eliyordu. Başımı iki yana doğru salladım, bana neydi ki?

Vera üzerime atlayınca zaten kraliçenin ne düşündüğüne kafa yoracak akıl fikir de kalmamıştı neyseki.

"Abla!" diye bağırdı, sanki ondan başkası sırtıma yapışıp kollarını bir ahtapot gibi üzerime dolayabilirmiş gibi.

"Vera," deyip arkamı döndüm gülerek. "Efendim? Ne oldu?"

Başını yana eğdi ve onu hem suçlu hem de masum ama inanılmaz sevilesi gösteren ifadesini takındı. "Bir şey soracağım ama kızmak yok."

"Sor baş belası," deyip iç geçirdim ve elindeki bardağa gözlerimi kısarak baktıktan sonra alıp içindekinin tadına baktım.

"Tabi ki yanlış bir şey içmedim." dedi dudaklarını büzerek.

"Ahududu mu? Güzelmiş. Sadece susamıştım." deyip geri uzattım bardağını ama tabi ki numaramı yememişti.

"Bir şey soracaktın sen?" dedim tekrar.

"Burada olmaz." deyip elimi tutunca kalabalığı aşıp kısmen daha sessiz hissettiren bir köşe bulup oturduk.

"Elbiseleri sana kral mı verdi, abla?"

"Hayır tabi ki. Nereden düşünürsün böyle şeyleri?"

"Kızın biri anlattı, kraliçe seni çağırmış, sadece ikiniz konuşmuşsunuz. Doğru mu?.."

Camı andıran parlak gözlerine sevecenlikle baktım. "Sadece ikimiz değildik. Prensesler, bir kraliyet ulağı ve birkaç düzine gardiyan da vardı. Kütüphanede sabahladığım gece için kızmışlar bana. Işıklar açık kalmıştı falan hani. Casus girdi sanmışlar."

"Casus niye ışığı açık bıraksın ki?"

"Bilmiyorum, Üç aşkına, bilmiyorum Vera." dedim en az benim kadar kafası karışan kardeşime.

"Kıyafetler?" dedi talepkâr bir tavırla.

"Prenses Nhyme verdi. Orman kaçkını gibi gezmem kadını rahatsız etmiş olmalı." Aslında ilk bakışta onu rahatsız ettiğim gerçeği yüzde yüz doğruydu.

Diyarlar Ötesi: Seçim ♛Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin