-Kurt-
Hazır olduğuna emin olduğunda hançerini kınıma yerleştirdi. Siyah taytı ve gri kazağı ile Nordenya halkına göre ilginçti. Buranın kadınları elbise ve eteklerden yanaydı. Tayt giyen çok nadir kadın vardı ve onlardan biride Arven idi. Rahatlığı seviyordu, aptal kurallar var diyede kendinden ödün verecek bir kadın değildi. Fakat olağanüstü bir şekilde bu haliyle bile ülkenin bütün kadınlarından güzeldi, annesi hariç.
Üzerine siyah yelesini alıp şapkasını başına geçirdi ve oklarının bulunduğu kılıfı sırtına astı. Soğuk odasından çıkıp muhafızlarıyla beraber büyük şatosunu terkettiğinde bütün yardımcıların gözü üzerindeydi ama bu pekte umrunda değildi. Şuan tanrıdan tek dileği ailesine bir şey olmamasıydı. Aksi takdirde yapacaklarından kendisi bile korkuyordu.
Bir atın tepesine çıktığında muhafızları kurt kimliğine dönüşerek yanında koşmayı tercih etmişlerdi. 30 kişilik bir gruptular şuan ve tüm hızlarıyla Kılıç ormanını terk ediyorlardı. Nordenya şatosuna yaklaşmaya başladıklarımda etrafdan duyulan çığlıklar içinde bir ateşin kıvılcımlarını başlatmıştı.
Benim halkıma saldırıyorlar. Diye geçirdi içinden,
Benim halkıma! Diyetek tekrar etti.
Aniden önüne çıkan iğrenç cheon yaratığına elindeki hançeri hızla geçirmiş ve kellesini bedeninden acımasızca ayırmıştı. Aynı şekilde muhafızlarda yaratıkların üzerine atlayarak onları parçalıyordu. Kalbine ve başına isabet edilen her atışta yaratıklar ölümün kaçınılmaz sonuyla yok oluyorlardı.
Atının kişneme sesini duyan kurtlar önündeki yaratıkları öldürüp ona döndüler ve itaat edercesine baş kaldırdılar. Bütün kurtlar Arven'i görüp uluduğunda hepsine selam vererek Şatonun avlusuna giriş yapmıştı. Avlu ,ölü cheonların kanlarıyla gölete çevrilmişti. Yüzünü buruşturmamak adına ifadesizlik maskesini takınarak atından indi. Önüne çıkan yaratıkları tek hamlede indiriyordu, hançerinin yetmediği yerlerde dövüşüyor onların kafalarını böcek gibi ezmekten çekinmiyordu.
Ta ki içeri girdiğinde karşısına çıkan görüntüye kadar. Nefesini tutarak bu görüntüye baktı ve zihninin derinliklerinde saret bulmuş benliği şaha kalktı.
Annesi yerde neredeyse baygınca yatıyor ve odağını kaybetmiş gözleriyle abisine ulaşmaya çalışıyordu. Abisi ise kanlar içinde avlunun eşiğinde uzanıyordu ve babası...
Kurt halinde yerde uluyarak feryat ediyor, ancak savaşmaktan bir saniye dahi olsa çekinmiyordu. Cheon yaratıklarından bir tanesi üzerinde yer edinmiş hınçla babasına saldırıyordu. Babasının siyah saçları kanın yapışkan saydamlığıyla koyu kırmızılığa bulanmış, yüzü gözü kan içinde kalmıştı.
İçerisi binlerce yaratıkla doluydu. Kurt halkı yaratıklarla mücadeledeydi ama ailesi yediği darbelerden dolayı berbat haldeydi.
İçinde büyük bir şeylerin nüksettiğini ve taşmak için sabırsızlandığını hissetti. Boğazından hırıltı tarzında nefes döküldüğünde herkes sessizliğe büründü, Arven hırıltının sessiz olacağını tahmin etmişti ama sanki içinde başka bir şey varmışta onun hırıltısı dışarı fırlamış gibiydi.
Zaten içinde başka bir şey vardı.
Bir kurt.
Güçlü bir kurt.
Babası soluk soluğa insan haline dönüştü ve kanlı bedeniyle kızına baktı, gözleri olacakların fragmanıymışçasına dehşetle açıldı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
A R V E N 💧(Alfa)
FantasiaTehlikeli güzelliğinin ardında saklı kurt tarafı onu daha da mükemmel kılıyordu. Aynı zamanda tehlikeli. Noryenda ülkesinin sert prensesi babası gibi bir kurttu. Kurt olmasının yanı sıra annesinden aldığı güzelliği bir tanrıçayı andırıyordu ve bu ik...