~Rüya! / 7. bölüm ~

7K 243 27
                                    

Ne zamandır bir türlü bölüm atamıyordum. Telafi olarak bu bölümü atıyorum. Umarım beğenirsiniz. Bölüm hakkında düşüncelerinizi ve kısa bölümler mi atıyorum ne düşünüyorsanız bölümün sonuna yazın lütfen. Iyi okumalar:)

********************

Deniz'den:

Koridorda boş boş yürüyordum. Bir ihtimal Rüya'yı görürüm ümidi ile onların katında dolaşıyordum. Ulan Rüya neler yaptiriyorsun bana böyle. Tam odasının önünden geçicekken kapının açılması ve birinin kolumdan tutup beni içeri çekmesi bir oldu.

Ben daha ne olduğu tam idrak edememişken karşımda Rüya'yı görmemle ağzım 5 metre açıldı. Onu süzerken onun bana attığı sexy bakışlar kalbimde atların koşturup eşeklerin tepişmesini sağlıyordu. Midem kasılıyor, sanki orangutanlar savaş çıkarmış gibi hissediyordum. Resmen vücudumda hayvanat bahçesi kurdu zalımın kızı.

Üzerinde kırmızı bol dekolteli bir gecelik vardı. Onun bu görüntüsü beni havalara uçurdu resmen. Birden bana yaklaşmaya başladı. Nefes alış verişlerim düzensizleşmeye başlamıştı. Dibime kadar girdi.

''Na-napıyorsun sen?'' Diye sordum zorlukla. Sesim bir yerlerime kaçmıştı resmen. Sırıtınca ortaya çıkan gamzesi beni benden aldı. Kulağıma doğru yaklaştı. Nefesini boynuma üfleyince irkildim. Titrek nefesler alıyordum. Üzerimdeki etkisi gözle görülür derecede büyüktü.

''Beni sürekli izleyen, takip eden sensin.'' Dedi. Şu an önünde diz çökebilirdim. Ayaklarımın Üzerinde zor duruyordum. Ne yani hissetmiş miydi onu takip ettiğimi? Halbuki çok çabalamıştım anlamaması için.

''B-ben sadece...'' birden dudaklarını boynumda hissetmem ile nefesim kesildi.

''Şşh!, Sessiz ol. Anı bozma.'' Dedi tahrik edici bir sesle. Kalbim şaha kalkmış gibiydi. Napıcağımı bilmiyordum. Boynuma küçük küçük ve sulu öpücükler bırakıyordu. Ki bu delirmem için yeterli bir nedendi.

Burnunu boynuma gömüp derin bir nefes aldı. ''Çok güzel korkuyorsun!'' Dedi birden. Bu kadarı da fazla. Bendeki de can lan. Eli belimi okşamaya başladı. Titriyordum resmen. Ne engel olabiliyor nede karşılık verebiliyordum. Beynimi kalbimi herşeyimi o yönetiyordu.

Eli yavaşça aşağılara doğru inince artık tepki vermem gerektiğini anladım. Hızla çevik bir hareket ile yerlerimizi değiştirip onu kapı ile arama aldım. Eli hala belimi okşuyordu. Yutkundum. Yüzündeki sırıtış genişledi.

''Senden böyle bir atak beklemiyordum.'' Dedi. Hala gözlerimi gözlerinden çekememiştim.

''Sen.. n-ne istiyorsun?'' Diye sordum. Dik durmaya çalışıyordum ama nafile. Ellerini boynuma doladı. Reflex ile elim beline gitti. Dudağıma bakarak

''Seni..!'' Diyip dudaklarını benimkilerle buluşturdu. Tepki veremiyordum. Kanım çekilmiş gibiydi. Alt dudağımı ısırmasıyla inledim. Bundan zevk almış olucak ki daha sert öpmeye başladı. Ne olduğunu anlamadan kendimi karşılık verirken buldum.

Belindeki ellerim sıkılaştı. O saçımı okşarken ben kendimi kaybetmiş durumdaydım. Kendini bana bastırmasıyla ağzına boğukça inledim. Dudaklarim hep öpmek istediğim gamzelerine gitti. Üst üste bir kaç kere öptüm. Ardından boynuna yöneldim. Oraya sayısız öpücük bırakıp emmeye başladım.

O inledikçe ben kendimi daha da kaybediyordum. Birden beni geri itti. Şaşkınlıkla ona bakarken o hala gülümsüyordu. Kulağıma dolan sesle gözlerimi açtım. Bir kaç kez gözlerimi kırpıştırdım. Etrafa bakındığımda odamda olduğumu anladım. Yatağımdan doğruldum. Hepsi rüya mıydı yani?

Sıkıntıyla ofladim. Alarmı kapattım. Uyanmasam nolurdu ki sanki. Rüyamı hatırlayınca yüzümde tebessüm oluşmasına engel olamadım. Utanınca hafif yanaklarım kızardı. Başımı iki yana salladım. Kendine gelmelisin Deniz sen bu değilsin. Ona sakın kapılma sakın!..

Önce lavaboya gidip elimi yüzümü yıkadım. Yanaklarım gerçekten kızarmıştı. Ahh bu huyumdan nefret ediyorum. Odaya geri döndüm. Önce bana biraz uzun ve bol gelen beyaz bir sweatshirt giydim. Bol şeyler giymeyi seviyorum. Altına da siyah bir dar pantolon giydim. Converse koleksiyonumdan siyah kısa olanını da alıp giydim. Saate baktığımda 8'i 5 geçtiğini gördüm. Kahvaltı saati 8 deydi, ve ben ilk defa geç kalıyordum. Rüya beni bozuyor.

Odadan çıkıp yemekhaneye doğru yürüdüm. Sonunda vardığımda bir çok kişi şaşkınca bakıyordu bana. Gözlerin üzerimde olması her zaman rahatsız etmiştir beni. Bir kişi dikkatimi çekti, Rüya... O da bana bakıyordu. Gördüğüm rüyanın sahneleri aklıma bir bir gelirken sıcak basmaya başladı. Hemen bakışlarımı ondan çektim.

Burda daha fazla duramıcağımı anlayıp hemen hızlı adımlarla ordan çıkıp lavaboya gittim. Yanaklarım alev alıyordu, vücudum gibi. Hızla musluğu açıp soğuk suyu yüzümle buruşturdum. Ferahlamıştım resmen. Tekrar aynaya baktığımda hala kızarık olduğunu gördüm. Arkamı dönüp tezgaha yaslandım.

Hala yüzümde bir tebessüm vardı. Noluyor bana böyle. Gözlerimi kapatıp derin nefesler almaya başladım. Bir tıkırtı sesi geldi ama umursamadim. Hala gözlerim kapalıyken burnuma dolan o muhteşem kokuyla mırıldandım

''Rüya!..''

***********
Düşünce ve sorularınız varsa bu kısma yazın lütfen...

Hikaye çok mu hızlı ilerliyor?

Yatılı Kız Lisesi (Girl×Girl)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin