Bölüm-2

59 20 17
                                    

Rüzgar'ın azından:

Meriç geldikten sonra biraz oturduk yorgun gibi gözüküyordu. Meriç'e" uykun geldi galiba e tabi uzun yoldan geldin. İstersen sen git yat kardeşim"dedim o da "evet biraz uykum var. Uyusam iyi olur" dedi ve odasına gitti. 

Eren' baktım ve gülerek"a. abi yaaa hahaha yüzün mosmor hahaha Tıpkı. tıpkı hahaha pandaya benzemişsin hahaha "deyip gülmekten karnımı tutarken eren" sen geç dalganı ama işin düşer. "dedi tehdit eden bi bakışla. Öyle dediği gibi kulaklarıma kadar uzanan azım yavaş yavaş eski halini aldı. Eren" n'olduuu yüzün soluverdi birden hahaha"dedi ve kahkaha atmaya başladı. Bende tebessüm ettim. Sonra"abi a Nazlı niye gelmedi hala"diye bir soru attı ortaya bende"ya abi gelir şimdi o kadar yol... "dedim. İçine su serpilmiş gibiydi.

Yarım saat sonra:

        Nazlı kapının önünde ayakkabılarının kemerini çözmeye çalışıyordu. Hafif makyaj yapmıştı. Normalde makyaj yapmazdı. Makyajsız da güzel olduğunu söyler övünürdü. Aslında gerçektende öyle. Bi süzdükten sonra"hoşgeldin'' diyerek önünden çekilip içeri girmesi için yol açtım.

Nazlı' nın giydikleri

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Nazlı' nın giydikleri.

    O da "hoşbuldumm" dedi ve içeri girdi. Gözleri Eren'i arar gibiydi. O sormadan"eren az önce uyumaya gitti"dedim. Nazlı"yaaaa inanmıyorum oysa benim ne planlarım vardı" deyip somurttu. Sonra Eren' in odasına doğru gitti ben peşinden gitmedim. Yaani sevgililer sonuçta neden gideyimki. 

Böyle düşünürken oturma odasında koltuklardan bir tanesine oturup bi kanalı açtım. En fazla on dakika sonra Eren'in sesini duydum aaaa! Diye bağırıyodu. Hemen yanına gittim. Kapıdan içeri daldığımda içerde kahkahalara boğulmuş bi Nazlı ile karşılaştım. Kafamı biraz daha çevirdim ve Eren'i sular içerisinde gördüm. Onların haline gülmemek mümkün değildi. Ne olduğu apaçık ortadaydı.

Nazlı'nın azından:

     "asrııın! Hadi ama bak ben hazırlandım bile sen hala nasıl uyuyabiliyosun. Bi kalksana şuradannnn" diye bağırmama rağmen kılını bile kıpırdatmaması benim çok sinirimi bozmaya başlamıştı. Kalkmayacağını anladığımda yataktan olabildiğimce uzaklaşıp koşmaya başladım ve asrın'ın üzerine atladım. Biliyorum çok caniyimmm. Asrın'ın kafası yorganın altında kaldığından dolayı sesi boğuk çıkıyordu. Dediklerini anlayamıyordum ama sinirlendiği belliydi. Yavaşça üstünden kalktım ve olabildiğince hızlı bi şekilde ondan uzaklaştım. Bana sövüyordu. E haklıydıda.

 Bana aynı hareket yapılsa cinnet geçirirdim heralde. Asrın'a "neyse canım yaa zaten senin uykun kaçmıştır. Ben çıkıyorum" dedim ve cevabını beklemeden evden kaçtım. Taksi çağırmayı unuttuğum için yürüyerek gitmeye karar verdim zaten gideceğim yere yürüyerek en fazla 25 dakikada giderdim. Dün akşam Asrın ile bu gün için bi karar almıştık. Eren'imin evine gidip" hadi gezelim hem hepimiz için değişiklik olur" Dicektim.

Yeni OkulumHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin