İnsan zorla evlendirilir mi ?
Hele ki sevdiğin birine daha duygularını anlatamadığın halde.
Peki ailesi neden kızı zorla evlendiriyor yoksa tehdit mi etiler, yada maddi durumları mı kötü?
Peki kız bu durumda ne yapıcak.
Sizi bu hikayemi okumaya...
'Mert! Hayır ne olur gitme bırakma beni, lütfen Mert!!.
Uyandığımda etrafa bakındım kabus görmüşüm,ter içinde kalmışım gene. Dışardan sesler geliyordu kesin ev halkı ayağı kalktı beni arıyordur malum yaklaşık 1-2 saat yoktum ortalıkta. Artık burdan çıkma vakti geldi. Üzerimi onardım ve kapının oraya geldim. 'Gidin Sibeli arayın evin her deliğine bakın, bakmadık yer bırakmayın!' dedi artık kime bağırıyorsa okuz. Canın gitmesini bekledim malum burayı öğrenmesini istemiyordum. Can gitti ve ardından 5dk sonra bende çıktım üst kata. İçeri girdim ve herkes bana baktı şaşırmış bi şekilde. Birden can sıkı sıkı kolumdan tutup beni misafir odasına soktu ve kapıyı kitledi. 'Sen nerelerdeydin, kaç saattir seni arıyorum' canın içinden bir aslan çıktı o nasıl kükreme öyle. 'Evdeydim uyuyordum ve ben sana dedim gelmek istemediğimi'. 'Öylemi Pekala bunu sen istedin' dedi ve beni omzuna alıp aşağı indirdi ve arabaya fırlatı. 'İla kaba davranmamı istiyorsun'.
Ve beni bir gelinlik mağazanın önüne getirdi 'in arabadan', ikiletmeden arabadan indim Ve mağazaya girdim. 'Buyrun neye bakmıştınız', '1 ekmek ve 1 litre süt alabilir miyim, tabi ne için gelmiş olucam gelinlik bakmaya geldim' dedim. Kıza biraz kaba davrandım ama gerçekten sinirliyim. 'Sözlüme bakmayın siz biraz gergin, elinizde olan en güzel gelinlikleri getirin'. Kız eline doldurmuş geliyordu zaten ilk denediğimi alıp çıkıcam boşuna bu kadar masraf. Can gelinliklere baktı ve 'bunu dene' dedi elime gelinliği aldım ve denemek için kabine gittim. Gelinliği giydiğimde kendimi şöyle bi baktım tepeden aşaya güzel olmuştu. Kabinden çıktım ve canın olduğu tarafa gittim oda kendine kostüme bakıyordu herhalde . Onun yanına vardım ve baktığımda kravatıyla meşguldu, yanına yaklaştım ve elinden kravatını aldım kafasını kaldırdı ve beni görünce şaşırdı hiç bozmadan kravatını bağladım ve çekildim. Can belimden tutup alnını alnıma dayadı ve 'sağol güzelim' deyip elimden tutup ve beni döndürdü. 'Çok güzel olmuşsun' 'Biliyorum' diyip tekrar kabine gittim ne yanı sağol mi diyecektim bide. Diğer işleride halledip eve gittik. Eve vardığımızda ben odama girecekken sırtıma biri hayvanca atladı, 'Özledim seni yaa'. Kuzenlerim gelmiş ya, hemen ayşeye sarıldım 'bende özlemişim siz bu yaz gelmiyordunuz turkiyeye ne oldu da geldiniz' diye sordum. 'Biricik kuzenim evleniyor ve ben Belçikada durucam asla hemen buraya gelen ilk uçağa bındık tüm aile geldik'. 'Gelmenize sevindim, ben yoruldum odama gidiyorum kusura bakma' deyip yanasından öptüm ve odama girdim. Aaa Odamın kapısı yapılmış iyi ya kapımı kitleye bilirim. 'Sibel odandan çık gel buraya' odamdan puflayarak annemin yanına gittim. 'Hadi git içeri oraya massa kurdum kuzenilerinle yemeğini ye'. Kuzenlerimin yanına gittim ve iki yer boştu canın ve Kuzenim Mete'nin yani ben de tabiki Mete'nin yanına gittim ve oturdum, canda tabiki karşımda oturuyor tek kaşını kaldırarak 'yanıma niye oturmuyorsun güzelim'. 'Kuzenimi özledim yanına oturmak istedim canım' diyip kuzenime sarıldım. Beni kıskanıyordu biliyordum. 'Sibel yarın mert geliyor'. Aman tanrım hayır gelmesin. 'Ah ne güzel onu özlemiştim'.
Yemeğimiz bitti ve hep birlikte sofrayı toparladık hepimiz tekrar oturma odasında otururken annem tepsi ile içeri girdi ardından tüm aile geldi. 'Kızım hadı gel yüzüklerinizi takalım' dedi cannın annesi. Ayağı kalktım ve canın yanına geçtim can aldığı yüzüğu parmağıma taktı.'bekleyin öyle fotoğrafınızı çekicem' dedi ayşe. Yüzükleri takarken fotoğraflarımızı çekti, tabi bide aile fotoğraflarını unutmayalım. O olmazsa olmaz dimi. 'Artık bittiyse ben odama gidiyorum'. Diyip çıktım. Yatağıma uzandım ve takılan yüzüğe dikkatli şekilde baktım, çok güzel bi yüzüktü.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Sabah kalktığımda banyoya girdim ve kısa bi duş alıp banyodan çıktım, iç çamaşırımı giyip dolabımın karşısına geçtim, ve bugün ki giyiceğim kıyafetlerimi seçtim.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Odamdan çıktım direkt mutfağa girdim, allahtan bugun can ve ailesi yoktu, istediğim yer'e oturabilirim. Masaya oturdum ve sessizce kahvaltımı yapıyorum. 'Kızım bugün mert geliyor can ile onu almaya gidiceniz tamam mi' dedi babam. Sofradaki sessizliği bozarak. 'Tamam baba'. Diyip fazlada uzatmadım.
Kahvaltım bitti ve saat 14:00 gelmek üzereydi. 'Sibel can geldi seni aşağıda bekliyor hadi' dedi Annem. Aşağı indim ve arabaya bindim 'merhaba güzelik, selam öpücüğü yok mi'. Bu ne diyor gene suratına baktım ve hiç cevap vermedim. Havaalanına geldiğimizde mert'i beklemeye başladık. Mert'i ileride görmem ile üzerine koştum ve sarıldım. 'Hey selam' dedim mert'e 'Elini çek sibelden çabuk'! Uff geldi bizim maço okuz. 'Tamam dostum çektim elimi, selam güzelim naber'? Biz böyle konuşarak arabaya doğru gidiyoruz tabi arkamızdaki can'ı unutmayalım. 'Evleneceğin adam bu mi' dedi mert 'Sana evde herşeyi anlatacağım'. Şimdi yol yorgunu mert yormak istemem. Ben arabanın arka kısmına oturmak için kapıya yönelirken can bir anda 'sibel öne sen'.dedi okuz olduğunu söylemiştim dimi. Hiç bi tepki vermeden öne oturdum. Sesiz bir yolculuğun ardından eve geldik.can'a 'sağol' deyip arabadan indim. Oda arabasından indi ve arabasını kitledi. 'Sen nereye can'. 'Annen akşam yemeği için davet eti güzelim'. Uff şu son bekar haftalarımda bile rahat yok. Eve girdik ve mert'e misafir odasını gösterdim. 'Burası odan mert, benim odamda yanındaki eğer birşeye ihtiyacın olursa kapıyı tıklaman yeterli'. Diyip gülümsedim. 'Hadi sen şimdi dinlen yol yorgunusun'. Dedim ve odadan çıktım. Odama girdim ve kapıyı örtüm. Yatağıma uzanırken kapım tıklandı. 'Girebilirsin'. 'Kızım konuşa bilirmeyiz' Dedi annem. 'Tabi anne gel otur' dedim Yanıma geldi ve oturdu 'kızım seni seviyoruz bunu biliyorsun dimi' dedi. 'Anne artık sizin sevginizde şüphe duyuyorum insan öz kızını zorla evlendirir mi'. 'Kızım anlıyorum seni ama lütfen can'a da bi şans ver o sana çok aşık hemde deliler gibi fazla birşey anlatmak istemiyorum kendisi gelicek zamanlarda anlatır sana'. 'İşte anne sorunda bu ben aşık değilim ben aşık olduğum adam ile evlenmek istiyorum aşık olduğum kişi ile yaşlanmak istiyorum aşk tek taraflı birşey değil'. 'Kızım bi şans ver can'a. 'Anne anlamıyorsun, benim hayallerim var ben evlenip ev kadını olmak istemiyorum mesleğim üzerine bi dükkan açıp sevdiğim adam ile işletmek istiyorum'. Annem bana baktı ve ayağı kalkıp odamdan çıktı. 'Kimse beni anlamıyor !!' Ağlamaya bağırmaya başladım, sinir krizi geçiriyordum. 'Ya beni anlamak bu kadar zor mu!' 'Anlamıyorsunuz beni anlamıyorsunuz'! Elime gelen herşeyi fırlatım çok sinirliydim herkeze. Kapım açıldı ve can içeriye koşarak geldi ve bana sarıldı. Şu an gerçekten buna ihtiyacım vardı. 'Tamam sakinleş sibel ben burdayım'. 'Zaten sorunda bu sen burdasın diye oldu senin şu evlenmeye merakın yüzünden oldu' diye hem ağladım hem canın göğsüne göğsüne vurdum. İçeriye mert girdi uykudan yeni kalkmış olmalı şaşkın şaşkın bakıyor etrafa. 'Sibel ne oldu iyi misin' diyip sarılmaya geldiydi tabi can öyle bi baktı kı mert biraz duraksadı. 'Mert' dedim ve kolarımı ona doğru açtım ve sarıldık. 'Mert lütfen götür beni buralardan lütfen artık dayanamıyorum' Dedim. can o sırada hiç bi tepki vermeden odadan çıkıp gitti.
