ALIN YAZIM!

Part11

O konuşmadan sonra cannın bana ne kadar değer verdiğini gördüm. Artık ona daha iyi davrancağıma söz veriyorum o beni kaç yıldır bu mert denen pislikten korudu. Kendi kendime düşündüm eğer karşıma daha önceden çıksaydı zorla beni evlendirmeden onu tanımak isterdim çünkü kendisi çok iyi biri arada tabi korumacı davransada.
Aslında Can meğersem hep etrafımdaymış, ama ben mertten başka kimseyi görmemişim gözüm ondan başkasını bakmamış, artık kafamı ne kadar bozduysam mert ile.
Kendimden nefret ediyorum ya mert beni ayakta uyutmuş.
Karşımdaki can'a baktım ve gülümsedim, iyiki benden vazgeçmedi, cannın elisini tutum ve 'iyi ki beni bırakmadın, senin beni sevdiğin kadar seni sevmeye çalışıcağım'.
'Yanımda olman beni mutlu ediyor' diye cevap verdi.

Su an tum grup deniz kenarında oturup sohbet ediyoruz. 'Lan doğruluk cesaretlik oynayalım mı' diye ortaya attan muratı herkes onayladı.

şişeyi elime aldım ve ilk ben çevirdim. Şişe berke de durdu, 'doğruluk mı cesaret mi' diye sordum.
'Tabiki cesaret' diye cevap verdi. Aklıma gelen ilk şeyi söyledim. 'Melisi öp'.
'Seve seve' diyip kalktı ve melisin yanağısından öptü.
Ben daha başka hayal etmiştim, 'bana neresinden öpeceğini söylemediğin için bu kolay oldu'. Dedi

Sıra berke'deydi o şişeyi çevirdi ve mira da durdu. 'Doğruluk mı cesaret mi' dedi berke
'Doğruluk yok ya cesaret olsun uff ya bilemedim ki tamam ya cesaret' mira kendi kendine savaşırken sonunda cesaretti seçti.
'Şu birayı 5 dk da bittir' dedi berke.
Mira birayı açtı ve 2-3 dk sonra birası bittiydi. 'Berke bu kolaydı senden daha zor birşey bekliyordum' dedi ve güldü. 'Nasıl ya 3 dk da bittirdin 1 şişe birayı'.
'Biz acıların adamıyız beh bu birada ne su gibi aktı boğazımdan '.
Tamam mira iyice damara bağladı mirayı kaybettik.
Mira şişeyi aldı ve alev de durdu 'bizim alev sevdiği adamına kavuştu sonunda, hadi söyle doğruluk mi cesaret mi'.
Alev şöyle bi baktı miraya 'cesaret olsun beh gülüm'.
Mira sinsice gülüp 'denize gir'. Demesiyle şok içinde ona baktım, alev desem hiç düşünmeden denize girdi. Sıra alevdeydi o şişeyi çevirdi ve muratta durdu 'doğruluk mi cesaret mi'.
'Bende bi cesaret alayım lütfen' dedi.
'Mirayı dudağısından öp' Dedi
Murat kalktı ve miranın dudağısından öptü mira şoku atlattı ve muratta karşılık vermeye başladı. Biz bunların öpüşmesini şok içinde seyrettik.
Sonunda kendilerine geldiler.
Murat miranın yanına oturdu ve yerine geçmedi.
Murat şişeyi çevirdi ve bende durdu.
'Doğruluk mi cesaret mi'
'Bende cesaret diyicem'
'Pekala git bana ordaki marketten çikolata al gel' dedi
'Bu kadar kolay olcağını düşünmedim'. Dedim ve ayağı kalktım 'sen öyle san' diye ban cevap verdi Murat.
Markette girdiğimde kimse yoktu herkese çikolata aldım ve kasada buranın sahibini bekledim. Karşıma çok tatlı bir yaşlı amca çıktı, 'buyrun kızım kime bakmıştın',
'amca ben çikolata aldım da parasını ödüyecem buyrun' dedim parayı uzattım.
'Yavrum sonunda biri bana kötü bakış atmadı, dalga geçmedi' dedi.
'Neden böyle birşey yapayım ki'.
'İşte boyumdan ve yaşımdan dolayı benim buranın sahibi olduğumu düşünmüyorlar' dedi
'Bende yaşlı adama bakıp boşver amca onların ne dediklerine takma insanlar insanların kalbinin bu kadar çabuk kırılıcağını anlamıyorlar bir kelime yeter bu kalbi kırmaya, sen takma bunları hayata daima gülümsemeye çalış hayat'a sana gülümser' dedim.
Amca mutlu oldu bu konuşmama.
'Yavrum senin gibi insanların hayla olması beni mutlu ediyor ne zaman istersen gelip benimle konuşa bilirsin, ha bu arada çikolata benden olsun' dedi
Yaşlı amcaya sarılıp yanından ayrıldım.

Herkes bana meraklı bi şekilde bakıyordu, Yanlarına gittim ve herkese çikolatasını verdim.
'Ya niye böyle bakıyorsunuz'.
'Amca sana bağırmadı mı' dedi can.
'Hayır hiçte bile hatta çok iyi davrandı bu çikolataları bedava verdi' dedim.
'Ama bana çok kızmıştı arkamdan sopa ile koşup benimle dalga mi geçiyorsun dedi halbuki ben buranın sahibini sormuştum'.
'İşte sorunda bu ona buranın sahibi kim diye sorman onu sanki küçük görüyormuşsun gibi geliyormuş anlatı bana'.