Arka bahçedeki bankların birine kurulmuş, marketten aldığım hazır yiyecekleri yemek ile meşguldüm. O sırada sen geldin Jin. Gözlerim korkuyla senin gözlerine kenetlenmişken, ellerin cebinde tam karşımda durmuştun. Eskiden rahat hissettiğim senin yanında, korkudan tir tir titriyordu bedenim. Başımı kaldırıp, tek kelime etmeden senin her kıvrımını ezberlediğim yüzüne bakarken bakışlarını başka bir yöne çevirmiştin.
İkimizin de sessiz sakin durması sinirlerimi daha da bozmuştu. Fazlasıyla kasılmıştım ve kıpırdayamıyordum bile. Aniden kendime gelen güven ile açtım ağzımı;
"Döveceksen hemen döv, uzun süren acılardan hoşlanmam."
Kızaran gözlerini bu sefer sen benim gözlerim ile buluştururken gülümsediğini farketmiştim.
"Seni dövmeyeceğim."
Oldukça şaşıran ben, bedenimi dans etmemesi için zor tutuyordum. Şuan kahkaha atıp, ya da içki içip rahatlamak istiyordum. Ve bunlar daha önce yapmadığım şeyler olduğu için ne kadar mutlu olduğumu anlayın işte.
Arkasını dönüp gideceğin zaman sadece gülümsemiştim. Hiçbir cevap vermeden. Ya da konu açmadan. Seni zorlamak istemiyordum. Eğer beni istemiyorsan isteme. Bir insanı korktuğu halde suya iter miydiniz? Saçma değil mi? O zaman neden seni zorlayan bendim ki? Bundan sonra kendi içimde umutlar beslemeyecektim. Sen başka bir yerde, ben başka bir yerdeydim ki her şeyi elinde tutan da büyük ihtimalle sendin zaten.
Ben olmadan sen ayakta durabilirdin ama sen olmadan ben duramazdım. Bu yüzden güçlü olan sendin. Yine de cesaretli olan bendim. Ne olursa olsun umudunu kaybetmeyen bendim.
Ama sadece bu seferlik, artık pes edebilir miyim?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÜÇSÜZ ♤taejin
Fanfiction"benimle uğraşanların yanında seni de görmem, bende büyük bir travma etkisi yarattı. "