-3-

395 16 0
                                        

Lavabonun kapısının öne geldiğimizde Jimin beni elimden tuttu ve beraber içeriye girdikten sonra kapıyı kitleyip beni duvara sıkıştırdı. Belimden kavrayıp kendine bastırdı ve nefesini üfleyerek boynuma konuştu.

"Ahh...kedicik. Beni inanılmaz derecede tahrik ediyorsun."
Bu sözü benim kendimden geçmemi sağlarken dudaklarını boynuma sürttü ve emmeye başladı. Tüylerim diken diken olurken ağzımdan çıkan hafif inlemelerimle onu daha da tahrik etmiş olmalıydım. Çünkü kızlığıma bastırdığı sertleşmiş aleti hareket ediyordu.

"Mmmh Jimin-ah"

Ağzımdan çıkan son inleme ile sıcak ve dolgun dudaklarını benimkilerle buluşturup öpmeye başladı. Bir yandan da iki parmağı ile kızlığımı okşuyordu. Zevkten kudururken öpüşmemizin ortasında soluklu bir şekilde konuşmaya başladı.

"Kaldırdığın şeyi indirmen gerek kedicik."

Jimin son cümlesinin ardından pantolonunu indirdi. Daha şimdiden kocaman olmuş aleti boxerinin altından görünüyordu.
Hiç vakit kaybetmeden dizlerimin üstüne eğildim ve boxerini indirdirecekken bir anda kapı tıklatıldı.

Ne yapacağımızı bilemeden sessizce birbirimize bakıyorduk.

"Abya çişim geydi benimmm!"

Bu So-Min'di! İçime gelen rahatlama ile gözlerimi devirdim.

"So-Min, odana geç geliyorum."

"Çamam."

Ayağa kalkıp üstümü düzeltirken Jimin kolumu tuttu.

"Hey! Devam etmeyecek miyiz?"

"Babacık So-Min'in bana ihtiyacı var." Dedikten sonra üstüme yavaş adımlarla geldi ve kollarıyla yine beni duvar arasına aldı.

"Ama babacığının kediciğine daha çok!" Dedi ve dudaklarıma ufak bir öpücük kondurdu. Ellerimi gömleğinin altındaki kaslarının üstüne götürüp onları hissettim. Bir süre daha öpüştükten sonra son kez sıcak ve uzun bir öpücük kondurup geri çekildim.

"Lütfen! Gitmem gerek babacık ."

"Şu anlık izin veriyorum. Ama altımda inlerken daha fazlası için yalvaracaksın kedicik."
⋯⋯⋯⋯⋯⋯⋯⋯⋯⋯⋯⋯⋯⋯⋯
Üstümüzü düzelttikten sonra ilk Jimin çıktı ve hızlıca aşağıya indi. Arkasından bende So-Min'i geri lavaboya getirip çişini yaptırdım.

Lavabodan çıktığımızda onu kucağıma aldım ve odasına götürdüm.

"Abya?"

"Efendim meleğim?"

"Abya içeydeki abi niye öyye bağıyıyoydu? Çok koyktum."

So-Min'in söylediği şey ile utancımdan kızarmıştım.

"So-Min! Sen bizi mi dinliyorsun?"

"Yooo."

Gülerek başını öptüm ve onu  yatağına yatırdım.

"Sadece elini incitmişti bende ona yardım ederken canı acıdı. Bu kadar."

Dedim konuyu geçiştirerek.

"Hmmm çamam abya." Dedi ve gözlerini sıkıca kapatıp uykuya daldı. Bende odadan çıkıp hemen aşağıya indim.

So-Min'e sinir olduğunuzu duyar gibiyim. ;) kssjsjsı
Oylamayı unutmayın!!!

I love u Daddy Park JiminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin