Konu: Clint ve Bucky, Nick Fury'ye ne olduğunu araştırmaya koyulmuşken, Cull Obsidian New York'a saldırıyordur. Öteki yandan Black Order'ın lideri Ebony Maw, Sanctum Sanctorium'a saldırarak Doktor Strange'deki Zaman Taşı'nı almaya çalışmaktadır. Yenilmezler stratejik bir planlama ile Zihin Taşı'nı taşıyan Vision'ı Wanda ile karargahta bırakmaya karar vermişlerdir ama bu Thanos'un taşı almasına engel olabilecek midir?
***Dikkat bu bölüm Marvel's Avengers Infinity War filminden spoilerlar içermektedir.***
Yazar Notu: Bölüm içerisindeki olaylar Marvel's Avengers Infinity War filmiyle paralellik içermekte olsa bile pek çok yerde işleniş, ve olayların gelişmesi -ve sonuçları- bölümde farklıdır. Filmi izlerken zevkinizin kaçmaması için bölümü okumadan önce filmi izlemeniz tavsiye edilir.
Bölüm:
Clint ve Bucky, Fury ile ilgili bulmak için en iyi başlangıcın S.H.I.E.L.D. ekibiyle yapılacağını düşünmüşlerdi bu yüzden Phil Coulson ile iletişime geçmiş ve Zephyr One'da onunla buluşmuşlardı.
"Bizi buraya çağırdığına göre bir şeyler biliyor olmalı." dedi Clint, Bucky'ye, ona ayrılan koltuğa oturmasını işaret ederek.
"Gökyüzünden düşen o şeyleri gördün, değil mi?" diye sordu Bucky, yerinde duramayarak. "Biz buradayken onlar kendilerini tehlikeye atacaklar ve Nat-"
Clint gülümsedi. "Natasha'nın kendine bakabileceğini biliyorsun, değil mi?" dedi.
"Bazen onu beladan uzak tutmak imkansız gibi görünüyor."
"Tahmin bile edemezsin," dedi Clint, ne dediğini düşünmeksizin. Verdiği açığı fark ettiğinde, Bucky çoktan ensesinde bitmişti.
"Bir geçmişiniz olduğunu biliyorum, Barton," dedi. "Ama detaylarını bilmek istediğimi sanmıyorum."
Phil Coulson odaya girdiğinde Bucky yerine oturmuştu ama Clint'e ters ters bakmaktan kendini alıkoyamıyordu. Phil "Sanırım Fury'ye ne olduğunu öğrenmek istiyordunuz."
"Sanırım buraya geliş nedenimizi daha önce görüşmüştük."
Bu sefer Phil, Bucky'ye ters ters bakmıştı. Derin bir nefes aldı ve hafifçe gülümsedi. "Size Nick Fury'nin nasıl öldüğünü anlatmamın zamanı gelmiş, demek ki."
Haziran 2017, Hydra'nın Son Karargahı, New York
"Phil, sen ve ekibin çıkışları güvende tutun," diye emir verdi Fury, odanın ortasında havada süzülen Ruh Taşı'na yaklaşırken. "Sonsuzluk Taşları'yla ilgili çok fazla bir bilgimiz yok, o yüzden dikkatli olmalıyız."
Phil, Fury'ye yaklaşarak "Bir kez öldüm, efendim," dedi. "Dünya'yı korumak için tekrar ölmeye hazırım. S.H.I.E.L.D.'ın size-"
"Bana değil," dedi Fury, adamın omzunu tutarak. "Onların sana ihtiyacı var." Tek tek odadaki ekibe baktı ve gülümsedi. "Görevi tamamlayalım artık."
Fury, Taş'a yaklaşırken, Phil, May ile bir girişi kolluyordu. Mack ve Yoyo başka bir kapıdaydılar. Daisy ise hangar gibi olan odanın ikinci katında, etrafı kolaçan ediyordu. Fury şimdi Taş'tan bir adım uzaktaydı ama bir şeyler ters gitmiş olmalıydı.
Yer sarsılmaya başladığında Phil, Daisy'ye güçlerini kullanmasını emretti ama kız ne kadar denerse denesin depremi durduramıyordu. Ruh taşı etrafa ışıklar saçmaya başladığında herkes Fury'ye geri çekilmesini bağırıyordu ama Fury kararlıydı, bu görev bugün tamamlanacaktı.
"Ruh Taşı'nı almak istiyorsan, bana sevdiğin birinin ruhunun vermelisin." dedi bir ses, Fury'nin zihninde. Etrafında olan biten her şey durmuş, odadaki herkes adeta donmuştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Masters of Infinity (Stony)
FanfictionOdin dünyada kim olduğunu hatırlamadan yaşarken, Thor, Loki ile dünyaya dönmüş, Doctor Strange'in de yardımıyla babasını aramaya koyulmuştur. Öte yandan Tony tüm arkadaşlarını geri kazanmak için bir plan yapmıştır bile. Kabul etmese de kazanmaya çal...